rüya
aradan geçen bir hafta her şeyi daha da zorlaştırmıştı. yağmur ile itirafımızdan sonra sadece arkadaş gibiydik, ona adım atmak istiyordum ama erenle araları böyleyken ona adım atamazdım. o da bana adım atamıyordu, eren ikimizle de pek konuşmuyordu. sonunda hafta sonu geldiğinde biraz kafa dağıtacağımı düşündüm. ne kadar mümkünse tabii. babam ve talha, talha'nın futbol maçı için şehir dışındaydı, okulları il şampiyonu olduğunda şehir dışında yarışacaklardı bir hafta. abim de gece kuşu olup sabahladığından gündüz uyuyordu sadece. iştahım olmadığından sadece kendime kahve hazırlayarak ders çalışmaya masaya oturdum. aklım durmadan yağmur'da olduğundan ders çalışamıyordum, nasıl düzeltecektik bilmiyorum. eren için benden vazgeçerse ona kızamazdım, eren onun çocukluk arkadaşıydı benimle tanışması ise çok yeniydi. ona kızamazdım ama canım çok yanardı biliyorum, benden vazgeçmesinden çok korkuyorum.
okulda tamamen arkadaş gibi olmamız da canımı çok sıkıyordu, gerçekten arkadaş olduğumuz zamanlar daha yakındık. eren'i de suçlayamıyordum, sonuçta bir anda sırf biz mutlu olalım diye hoşlandığı birinden vazgeçmesini isteyemezdik. benden hoşlanması hala çok tuhaftı, bunu hiç beklemiyordum.
yağmur'u çok fazla özlemiştim, onunda beni özlediğini biliyordum ama sanki yakınlaşırsak eren'e zarar verirmişiz gibi hissediyorduk. eren'e şimdiye kadar ondan hoşlandığımı belli edecek bir hareket yapmamıştım bile, sadece kısa bir süre yalana uymuştum sonradan ondan hoşlanmadığımı söylemiştim. ona bu konuda umut vermemiştim ama hâla suçlu gibi hissediyorum. eğer yağmur'a hiç yazmasaydım o da şu an acı çekmezdi. tek başıma acı çekmek onu acı çekerken görmekten daha kolaydı.
abimin telefonu üst üste üç kez çaldığında artık salona giderek telefonunu elime aldım, başta babam ya da sevgilisi duygu abla arıyor sanmıştım. tanımadık numara olduğunu görünce abimi uyandırmak için odasına girdim, dün sabaha kadar çalıştığından çok derin uykudaydı. çok yorgun olduğundan telefonu ben açmaya karar verdim.
"iyi günler," dedim telefonu cevaplayarak. "ben tarık'ın kardeşiyim, kendisi yorgun olduğundan telefonu açamadı sizin yerinize ona iletebilirim."
"rüya?"
tanıdık gelen ses ile ayakta donakalmıştım, kalbim sıkıştığında nefes alamıyor gibi hissettim.
"anne?"
"rüya sonunda sana da ulaşabildim, tarık'a durmadan ulaşmaya çalıştım ama beni hep uzaklaştırmaya çalıştı."
"sen abimle konuşuyor muydun?"
"hep size ulaşmaya çalıştım, mektup yazdım defalarca ama dönmediniz."
"ne mektubu?"
"size ulaşmadı mı?"
"ben bilmiyorum."
"rüya buluşabilir miyiz?"
"ben, kapatmalıyım."
telefonu kekeleyerek kapattığımda ellerim titriyordu, olduğum yerde çökerek ağlamaya başladım, sesini duyduğumdan beri boğazımda duran hıçkırıkla ağlıyordum. sesini çok özlemiştim.
abime daha önce ulaşmıştı, ne mektubundan bahsediyordu? annem bize ulaşmaya çalışmıştı ama abim izin vermemişti, abim bunca zaman ona ne olduğunu biliyor muydu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
super shy, gxg ✔️
Literatura Femininaaşk her yaşta güzeldir ama her yaşta kolay mıdır? [22.09.2023-09.12.2023] [13.10.2023 - #2 girlxgirl] [16.10.2023 - #1 lezbiyen]