62.bölüm

28 10 101
                                    

Yazar'dan: İkili eve vardığında Ela yine etrafa  neşe saçmaktaydı . Olup bitenleri evdekilere anlattıktan son hep birlikte sabırsızlıkla Onur beyden  gelecek olan haberi beklemeye başlamışlardı . Bu bekleyiş biraz uzun sürmüş olsada beklediklerine değmişdi . Akşam yemek masanına geçmezden hemen önce aramıştı Onur bey . Yavuzla konuşup ortaklarının da onay verdiğini söyleyen Onur  bey onları yarın öğlen beklediklerini söylemişti .

Onur :" Bu gün sizden hemen sonra ilk bulduğum fırsatta ortaklarımla konuşa  bildim Yavuz  bey . Başta bu teklifi pek olumlu karşılamasalarda bir şekilde  onları ikna etmeyi başardım . Nasıl ikna ettiğim bana kalsın . Siz yarın 75 bin tl ile karşımda olun yeter  . Geri kalan 100 bin tl'yi ise ameliyattan sonra alacağız sizden . Her şeyi bana  bırakın ve bana güvenin  sizden  istediğim tek şey  bu Yavuz  bey . Yarın  öğlen saat 2 gibi sizi bekleyeceğim . Şimdilik diyeceklerim bu kadar"

Bu haber herkesi gerçekten çok mutlu etmişdi . Ela elbette olup bitenleri çok fazla  anlamıyordu çünkü , evde hiçkimse ona olup bitenlerle  ilgili tek bir kelime bile etmiyordu . Fakat bu haberden sonra  her şey değişecekti olup bitenleri üstüörtülü bir şekilde Ela'ya anlatmalı ve  onu ameliyyat için  hazırlamaları gerekiyordu . Hiç şüphesiz bunu yaparken profosyonel bir yardım alacaklardı.

Saatler gece 1i gösterdiğin de herkes bir kaç saat önce aldığı güzel haberin ardından artık huzurlu bir şekilde  yatağına yatmış uyuyordu . Bir  kişi hariç , o kişi Yavuzdu . Sabahtan beri kafasının içinde  dönüp duran o fikirler uyumasınada izin vermiyordu .

Erkenden yatağına geçse de asla uyuyamamıştı genç adam . Bir türlü kafasındaki şeylerden kurtulamamıştı . Herkes uyuyunca ise aşağı inip bahçeye  geçmişti . Hava  soğuk ve karlı olsa da Yavuz bunu pek umursamıyor gibiydi .

Bahçeye çıkıp karların üzerinde yürürken biranlık ...sadece  biranlık zihnindeki  tüm düşüncülerin yok olmasını dilemişti . Fakat bu hiç de mümkünmüş gibi görünmüyordu . Genç adam en son kendini kendikendine  konuşurken bulmuşdu .

"Ne temiz hava ne de  başka bir şey  kafanı toparlamaya  yetmeyecek Yavuz . En iyisi yatağına  geri dönüp kendini uyumaya zorlaman. Başka türlü bu işin sonunda  yine kendini çıkmaz bir sokakta  bulacaksın . "

Ne yapsa düşüncelerinden kopamayan Yavuz odasına geri döndüğünde gözü komodinin üzerinde duran çerçivedeki fotoğrafa  takılmışdı . Fotoğrafdakiler Dila ve  Hayalden başkası değildi .Aslında bu resmi hergün görüyordu ama galiba bu gece  onlara her şeyden daha  çok  ihtiyacı vardı  . Çerçiveyi eline alıp fotoğrafı çerçiveden çıkaran Yavuz daha sonra  onu dudakların  götürüp öpmüşdü . O an ister istemez gözleri kapanmış  ve ikilinin silueti gözlerinin önünde canlanmışdı . Dila'nin her zamanki o güzel kahkahaları , Hayalin güzel yüzü ve gülümsemesi...  O kadar eşsiz bir görüntüydü ki bu Yavuz kendini tutamamış ve " Lütfen bana yol gösterin" demişdi . Sesinden çaresizlik hiss ediliyordu .

Yatağına geri dönen Yavuz için bu sefer uyumak biraz daha  kolay olmuşdu sanki Dila ve Hayal ona huzur getirmişti . Çerçiveden çıkardığı resmi göğsünün üzerine koyup eşinin ve kızının ona yardım edeceğine inanarak gözlerini kapamışdı. Ve umduğu gibi de olmuşdu kısa bir süre sonra uykunun kollarına teslim olmuştu Yavuz ...

Aradan bir kaç saat  geçtikten sonra Yavuz kendini garip hissetmeye başlamıştı . Birden kalbi hızlıca atmaya  ve  nabzı yükselmeye başlamıştı . Bir yandan da  yatakta huzursuzca  hadaket ediyordu ve alınından terler akmaya başlamıştı .

Aslında  uymuştu ama sanki başka  bir dünyada idi  .Gözünün önünde gölgeler  beliriyor ve sonra yok oluyordu. Önce bir rüyada  olduğunu ve kabus gördüğünü zann edip uyanmaya çalışsa da  bunu başaramamıştı . Bir iki deneme  derken  pes etmişti . Sanki bir şeyler yada  birileri uyanmasına  engel oluyordu . Uyanmak için mücadele ederken birden kulağına  bir ses   dolmuştu . O ses aynen böyle diyordu " Uyanmaya çalışma sakın, bu bir rüya değil çünkü!" . Duyduğu ses Yavuza çok tanıdık gelmişti ve birden sesin sahibini tanımıştı " Dila! Sen misin kızım?" demişti seviç ve heyacan dolu bir sesle .

Kurtarıcım ( Hantol ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin