Sera
Sığınakta çok güzel 1 hafta geçirmiştik. En azından güvende olduğumuz sayılı bir haftaydı.
Ceren ile birbirimizi tanıma yolunu bitirmiştik. Ve birbirimize çok güveniyorduk. Ceren'i anlıyordum.
Babam onu bizden saklamıştı ve o hep yalnız kalmıştı. 1 hafta boyunca onunla herşeyimizi paylaşmıştık.
Ben ona çok alışmıştım ve ondan ayrılmak istemiyordum. Bir tık aynı olsakta ayırt edilebilirdik. Kimse bu konu hakkında savunma yapamazdı.
Sığınağın kapısı açıldığında içeriden çıktık.
"Ceren evin haline baksana, birileri yerimizi bulmuş."
"Evet maalesef görüyorum. Bak Sera burdan hemen gidelim. Daha güvenli bir yere. Sende bende avukatım. Bir büro açalım ve yeni hayatımıza devam edelim." Gülümsedi.
"Evet yeni hayatımıza. İyi ki varsın Ceren!" Koşarak sarıldım.
Kalan eşyalarımızı toplayıp evden çıktık.
"Sera, senin şu Asır ile küslüğün ne zaman biticek?"
"Hiçbir zaman Ceren. Hem senin onu öptüğün gerçeği hala var." Gözümü devirdim.
"Kızım plandı hepsi. Bişey hissederek yapmadım!" Kıkırdadım.
"Peki Ceren hanım öyle olsun."
"Öyle zaten!"
"Off... Bugün acayip işlerim var halletmem gereken."
"Boşverrr Sera. Takma bu kadar. Beraberiz sonuç olarak. Artık hep yanındayım." Bir daha sarıldım. Ve yola koyulduk.
1 ay sonra...
"Ceren! Kahvaltı hazırr!"
"Geliyoruumm. Bekle biraz." Ofladım. Bu kız kahvaltıya gelmemek için her türlü bahaneyi uyduruyordu.
"Bak Ceren 2 dk içinde burda olmazsan seni keserim!"
Merdivenden ses gelince onu gördüm. Zorla yatağından kalktığı için mutsuzdu.
"Günaydın süpürge." Kıkırdadım.
"Sera sus! Ben bu saatte güzellik uykumdan uyandım."
"Hadi gel..."
Beraber kahvaltı ettikten sonra hazırlandık ve şirkete doğru yola koyulduk. Şirketimiz Londra'nın merkezindeydi. Ve 1 ayda onlarca davaya girmiştik.
Maddi durumumuz da oldukça iyiydi. Sıkıntı yaşamadan geçim sürdürmek gerçekten şükredilicek bir yaşam.
Aklım haftalar öncesindeki Eylül'ün mezuniyet konuşmasına gitti. Benim orada olduğumu bilmiyordu.
Mezuniyet Gecesi
Eylül sahneye çıkıp kürsünün önüne geçti.
"Merhaba herkese. Ben Eylül. Bugün mezun oluyorum, mutlu muyum? Hayır. En sevdiğim kardeşim dediğim dostuma ulaşamıyorum ve bana veda etti. Onu suçlayamam ama affedememde çünkü ben böyle bir veda haketmedim. Onu çok özlüyorum ve çok seviyorum. Bunları size anlatma sebebim şimdi yanınızda olan herkese sımsıkı sarılın. Gittiklerinde pişman olmayın... teşekkür ediyorum..." Kürsüden indiğinde gözyaşlarım akmaya başladı. Ve tuvalete gittim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İhanetin Kızları
Romanceİhanet sonucu oluşan ve saklanan gerçekler, Sera'nın ailesinin ölümü üzerine İzmir'e gelmesi ardından bir bir ortaya çıkar. Ve yıllar sonra öğrendiği haberle sarsılır. Bu macerada bize eşlik etmek ister misiniz?