•8• Doğum ve Kehanet Tanrıçası

592 64 101
                                    

Selamlar<3
Bölüme geçmeden önce şunu söylemek istiyorum James henüz aşık değil. Sadece kafası karışık ve bildiği gerçekler yüzünden istemsizce Carmenta'ya çekiliyor...

İyi günler ve iyi okumalar dilerimmm, mantık ya da yazım hatası görürseniz uyarırsanız sevinirim  ♡

1977, kasım

Carmenta ertesi sabah profesör Dumbledore ile dersliğe gittiğinde oldukça şaşırtıcı bir manzara ile karşılaşmıştı. Profesör Dumbledore bugün işleyecekleri savunma büyüsünü anlattıktan sonra sıralara dizilmelerini istemişti. Buraya kadar her şey olağan akışındaydı, tek sorun son sınıf Gryffindor öğrencilerinin neredeyse hepsinin sıranın Carmenta için ayrılmış kısmına geçmiş olmasıydı. Dünkü ilgili ders yaklaşımı yüzünden bu sonucun er ya da geç olacağını tahmin etmişti elbette ama itiraf etmesi gerekiyorsa bu kadar hızlı bir sonuç beklememişti. Dumbledore ona ima ile gülümüştü, yaşlı profesör nedense bu işin altından Çapulcuların çıkacağını seziyordu... Ve hatta yine nedense bu kişinin James Potter olduğuna emindi.
Nedense.

Carmenta'nın bakışları Sirius'u buldu. Fakat Sirius ben yapmadım dercesine elini havaya kaldırdığında Carmenta karşısındaki öğrencilerle ilgilenmeye döndü. Sürekli gülüyor, yaşıtlarıyla tanışıyordu. Bazen ona fazla kişisel ve saygısız soru soruyorlardı, Carmenta istemsizce onları terslemek istiyordu ama bunu yapmamak için çaba gösteriyordu. Karşısındaki insanlar düşmanı değildi, onlar sadece öğrenciydi. Carmenta insan ilişkileri hakkında çalışmalı veya daha fazla kişiyle iletişimde bulunmalıydı, biliyordu ama daha bir hafta bile olmadığı için bocalıyordu. Dumbledore ona bu ay sonuna kadar alışacağını söylemişti. Carmenta ona güveniyordu. Güvenmekten başka şansı da yoktu zaten. Ona kapılarını açan bu okula ihanet etmeyecekti.

Carmenta, Çapulculara büyüyü gösterdikten sonra başkalarıyla ilgilenmeye başladı. Bunu fırsat bilen James ilgiyle kardeşini izleyen arkadaşına döndü. Remus ve Peter onun Sirius ile konuşacağını biliyordu ama konu hakkında fikirleri yoktu. James ise cesaretini toparlamakla uğraşıyordu, ne diyecekti? Şey, Sirius, bir kehanet var ben kardeşinle çocuk yapacağım mı diyecekti?  Bir an için kasıklarına tekme yemiş gibi hisssetti fakat hemen toparlandı. Sirius onunla arasını bozmadı herhalde, onun bir suçu yoktu.

James gözlerini yumdu, şu an konuşmazsa sonsuza kadar susacağını biliyordu. Carmenta okula geldiği gün onu tanımamıştı. Aslında onun varlığından bile haberi yoktu... Fakat Carmenta'nın ilk dersinden önce Dumbledore onu kahvaltıda köşeye çekmişti. Bahanesi Bina başkanı olmasıydı ama konuştukları konunun binayla ve hatta okulla alakası bile yoktu.

Konuştukları şey kehanetti. Carmenta'nın kehaneti.

Onunla çocukları olacaktı.

James bu bilgiyi iki günde ancak sindirebilmişti ve şu an kesinlikle olmayan çocuğunun dayısına bir açıklama borçluydu.

Dumbledore bunu ona neden demişti James bilmiyordu, Voldemort bunu biliyor muydu... James Potter bunu da bilmiyordu. Tek bildiği şey kendi bebeğinin babasını Carmenta'nın bilmediğiydi. Birde bu bilgiyi öğrendiğinde James'e ondan sakladığı için öfkeli olacağı vardı tabii... Ancak James'in şu an için önceliği potansiyel çocuğunun annesi değil kardeşim dediği dostuydu. Dumbledore bunu yaparak ne amaçlamıştı bilmiyordu James, belki Carmenta'ya arkadaş gözüyle bakmamasını hedeflemişti, belki de sadece Voldemort düşünülmüştü. Fakat James için bunlar da oldukça önemsiz bir detaydı. Konuyu hemen açmalıydı. Açmazsa vazgeçerdi.

"Sirius." Dedi gergince. Sirius dikkatini kardeşinden çekti ve arkadaşına baktı. Bir an için lakabını kullanmaması tuhaf gelsede odaklanmadı.

"James?" Diyerek yanıtladı Sirius. Ses tonunda merak vardı. "Bir sorun mu var dostum?" Nadiren onu gergin görürdü, genelde ciddi olayları dalgaya vuran kişi James olurdu.

Orenda - James Potter Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin