8. Bölüm

25.3K 2K 970
                                    

O: ''Takılırdık.''

Ben: ''Açıklaman pek açıklayıcı olmadı.''

O: ''Onunla bir ara takılırdık.''

Ben: ''Sevgili gibi mi?''

O: ''Sevgili değildik, sadece sevgililerin yaptığı şeyleri yapardık. Sevgililerle bizi ayıran tek şey özgür olmamızdı.''

Ben: ''Kelsey'i nereden tanıyorsun?''

O: ''Eskiden burada yaşardı.''

Ben: ''Bana odandan hiç çıkmadığını söylemiştin, insanlardan korktuğunu. Kelsey ile neden konuştun?''

O: ''Bak, o en yakın olduğum insandı. Şurada çıldırmamamın bir sebebi varsa o da arada bir Kelsey ile konuşuyor olmam.''

Ben: ''Sana neler oldu, Kyle?''

O: ''Hiçbir şey.''

Ben: ''Seni odana zincirleyecek kadar ne yaşadın?''

O: ''Bunu söylemek zorunda değilim.''

Ben: ''Neden?''

O: ''Canım istemiyor.''

Her şeyi yavaş yavaş öğrenmeye başlıyordum. Şimdi üstelemek istemiyordum, elbet onu da öğrenecektim.

Ben: ''Tamam.''

O: ''Gidiyorum.''

Ben: ''Yine mi Kelsey?''

O: ''Onun orada olması gerek.''

Ben: ''Demek döndü.''

O: ''İşemem gerek.''

Ben: ''İğrençsin.''

O: "Evet, sen de tatlısın."

Ben: "Gidip işe."

O: "Dönmem."

Ben: "Pekâlâ."

Ani bir sıkılmayla bütün moralim sarsıldı. Odamdan çıkmadığım zamanlar Kyle'la konuşuyordum, o gittiğindeyse sıkılmaya başlıyordum. Eğer evden çıkmamamı istiyorsa benimle sürekli konuşmak durumundaydı. Dışarıda olduğumu öğrenemezdi. Botlarımı ve ceketimi giyip dışarıya çıktım. Uzun süredir yakınlarından bile geçmediğim yer olan sinemaya gidecektim.

Bir aşk filmine gitmiştim. Benim dışımda tek takılan yoktu. Sonuçta bir aşk filmiydi ve normal olarak çiftler vardı. Bir korku filmine falan gitmeliydim. Aslında orada da fırsatçılar olurdu. Demek istediğim, sevgilisine yakın olmak için korku filmini seçen erkekler. Onların düşünceleri, kız filmden korkacaktı ve ani bir refleksle erkeğe sarılacaktı. Ne eski bir numara.

Telefonumdan gelen melodi sesi ile düşüncelerimden sıyrıldım. Arayan annemdi.

"Efendim?" diyerek yanıtladım.

"Merhaba tatlım."

"Merhaba."

"Neler yaptığını merak ettim." Sesi garip bir şekilde neşeli çıkıyordu.

"Evde oturup ölümümü beklemiyorum. Dışarıdayım."

"Buna sevindim. Ben bugün gelemeyeceğim..."

"Ve?" Devam etmesi için sordum.

"...ve babanla konuştuk. Bunu sana telefonda söylememem gerekirdi, biliyorum ama sevinmeni istiyorum."

"Boşandınız mı yoksa? Bu beni sevindiriyor mu sanıyorsun?"

"Konuştuk ve aramızı düzeltmeyi başardık. Boşanmayı şimdilik erteledik ve bir kez daha deneyeceğiz." Sesindeki mutluluk ve bu sevindirici haber gülümsememe sebep olmuştu.

WhatsApp SaviorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin