''Üzgünüm!'' diye bağırdım kapatmasına engel olmak için. ''Aptalın tekiyim, üzgünüm.''Pes edercesine derin bir nefes verip kameraya baktı. ''Bana söz vermeni istiyorum.''
''Ne hakkında?''
''Bir daha kendine zarar vermeyeceksin.''
''Vermiyorum zaten.'' Göz devirdim.
''Onu kullandığın şeye söyle!'' Ani çıkışı karşısında afallayıp kendimi uzun süre toplayamadım.
Nihayet diyecek bir şeyler bulup, ''Sen de kullanıyorsun!'' diye üste çıkmaya çalıştım.
''Bir kere başladım bile, benim için hiç yolu yok ama sen yolun başında bile değilsin.''
Üzgünce ona bakmayı sürdürdüm. ''Ölecek gibi konuşma.''
''Kullanmayı kes. Gitmeliyim, görüşürüz.'' Ardından görüntüsünün yerini sadece siyahlık aldı. Henüz düşünmek için bile fırsat bulamamışken Kyle yeniden çevrimiçi olup bana görüntülü arama gönderdi. Muhtemelen acil bir durum olmalıydı. Heyecanla aramasını yanıtladım.
''Sana bir şey söyleyeceğim.'' Devam etmesi için beklenti içinde ona baktım. ''Saçların çok güzel olmuş.'' Gülümsedi, sonrasında kamerayı yüzüme kapattı.
Az önce aramızda gergin bir konuşma geçmişti. Neredeyse konuşmamız kötü bir şekilde sonlandığı için üzülmeye bile başlayacaktım. Hatta konuşma arkadaşlığımız bile bitecek noktaya gelmişti ama şu an yüzümde aptal bir sırıtma kalmıştı.
-
Nihayet söylediklerinin şokundan çıkıp yatağıma yatmıştım. Saat yine erken sayılırdı, yine yatağıma yatmıştım ve yine erken uyuyacaktım. Yarın hafta sonuydu. Genelde normal insanlar hafta sonlarını bir partilerde, barlarda ya da barda olan partilerde eğlenerek geçiriyor olurlardı. Bu kadar heyecana gelemeyecek olanlar ise yakın arkadaşlarını çağırıp bir pijama partisi verebilirlerdi. Beni bara sürükleyecek çılgın bir arkadaşım yoktu, pijama partisine çağırabileceğim bir arkadaşım da yoktu. Benim tek büyük eğlencem yatağımda uyuyup çılgın rüyalar görmekti. Bir de Kyle sayesinde arada kafayı bulup kendi kendime gülüyordum.
Yatağıma yattıktan bir süre sonra WhatsApp'a girdim. Uyuyacağımı söylüyordum ama merakım beni bitiriyordu. Hemen bir mesaj yazmaya başladım.
Ben: ''Niye yaptın?''
O: ''Neyi ;)''
Ben: ''Saçlarımı beğendiğini söyledin. Neden?''
O: ''Yani neden aniden kapattığımı sormak yerine bunu mu soruyorsun?''
Ben: ''Normal Kyle hareketleri işte. Ama beğendiğini söylemen... Onu söyleyen kesinlikle Kyle değildi.''
O: ''Arada ben de değişebiliyorum.''
Arada değişmiyordu. Her zaman, en beklemediğim bir zaman da değişiyordu ama buna hala alışamamıştım.
Ben: ''Tamam.''
O: ''Ee, ne yapıyorsun?''
Ben: ''Yatıyorum.''
O: ''Başka?''
Ben: ''Bir de parti veriyordum, söylemeyi unutmuşum.''
O: ''Daha önce sabaha kadar uyumayıp bir şeyler yaptığın oldu mu?''
Elimde olmadan gülümseyip sonrasında düşüncelerim yüzünden kendimi tokatladım.
Ben: ''Emily'nin ödevlerini yapmıştım.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WhatsApp Savior
Teen Fiction''Merhaba :)'' ''Kimsin?'' Hayatımı değiştiren, beni her geçen gün biraz daha ölüme sürükleyen tek bir mesaj.