Second Marriage with the Alliance Marshal (BL) Novel

Bölüm 3

İlk Karşılaşma

Garson dört kişiyi restoranın ikinci katındaki küçük bir locaya götürdü.

Locanın üst ve doğu tarafı kurşun geçirmez özel camdan yapılmıştı. Yukarıdan bakıldığında parlak gökyüzü ve yıldızlar, doğudan bakıldığında ise şehirdeki binlerce evin ışıkları görülebiliyordu.

Cam tek yönlüdür ve dışarıdaki insanlar içeride neler olup bittiğini göremez.

"Xinghe, şu anda bir konuşma yapabilir misin?" Cheryl locanın içinde bir eliyle çenesini tutarken diğer eliyle kadehi sallıyordu.

Xu Xinghe bir parça kereviti zarifçe ağzına attı ve diğer üçünün bakışları altında yavaşça konuştu: "Bu kerevit benim yaptığım kadar lezzetli değil. Çıtır çıtır ve yumuşak olmasına rağmen mersin balığı havyarı ve siyah trüf peyniriyle biraz yağlı olmuş. Bir dahaki sefere denemeniz için yeşil elma jöleli kerevit yapacağım."

Cheryl: "..."

Çaresizce Xu Xinghe'ye baktı. "Bunu kastetmediğimi biliyorsun."

"Oh, boşanmaktan bahsediyorsun." Xu Xinghe tembel küçük bir leopar gibi vücudunu gerdi. "Rahatlamaktan başka bir şey hissetmiyorum. Sonunda özgürlüğüme kavuşmuş gibi hissediyorum."

Daha önceki "Bayan General" unvanı yaşamına ve seyahatlerine pek çok kısıtlama getirmişti. Başkalarının galaksi boyunca seyahat etmek için yalnızca internet üzerinden bir form doldurması gerekirken, o evrak ve onay katmanlarından geçmek zorundaydı; prosedürler o kadar zahmetliydi ki vazgeçti. Artık bu kimlik ortadan kalktığına göre, bu kısıtlamalar da doğal olarak ortadan kalkmış oluyordu.

Vincent: "O zaman bu hafta sonu için planların nedir? Dinlenmek için bir yer bulalım mı?"

Xu Xinghe: "Herhangi bir planım yok ama Cheryl ikinci seviye mecha mühendisliği sertifikasını almayacak mı? Şu anda meşgul olmalı. Ve bu adam-" Yanında yemek yiyen Lin Qi'yi işaret etti. "Birkaç gün önce öğretmeninin verdiği ağır görevlerden şikâyetçi değil miydin? Hafta sonu vaktin var mı?"

Lin Qi onun bu sözleri karşısında yanaklarını şişirerek "Tamam" işareti yaptı ve belli belirsiz bir şekilde "Benim için sorun değil."

Xu Xinghe gülümsedi: "Grupta anne ve babanın yardımı için ağlayan sen değil miydin? Baban senin için birkaç sayfa kod yazmak zorunda kalmadı mı? Şimdi her şey yolunda mı?"

İki saniye sonra tembel tembel konuştu: "Ben iyiyim, gerçekten. Sen önce kendi işini yap. Bırak da bu hafta sonu eve gidip huzur içinde uyuyayım."

Lin Qi elindeki yemeği bıraktı ve ağzını sildi. "Peki, evde uyumak yerine neden okul laboratuvarına gelip bana yardım etmiyorsun?"

Xu Xinghe: "Git buradan!"

"Her neyse, evde tek başına kalma. Sıkılmazsan ve bir şeyler yaparsan daha iyi olur2."

Xu Xinghe garip bir şekilde: "Neden bir şeyler yapacağımı düşünüyorsun?" dedi.

Lin Qi ona baktı ve çekingen bir tavırla, " Öfkeli değil misin?" diye sordu.

Kafası karışan Xu Xinghe: "Ne öfkesi? Henüz boşanmaya sevinecek zamanım olmadı."

"Sorun ben değilim... İnternetteki o berbat haberler yüzünden öfkeli değil misin?"

"Ha?" Xu Xinghe ne yapacağını şaşırmıştı. "Ne haberi? Benim hakkımda mı?"