Second Marriage with the Alliance Marshal (BL) Novel

Bölüm 75

Tartışma

Xu Xinghe, kendisini huzursuz ve tedirgin hissetmesine neden olan bir aurayı belli belirsiz kokladı.

Çoğu zaman. Ling Changfeng'in feromonları, güneşin altındaki sınırsız derin deniz gibi sakin ve uzlaşmacıdır ve yüzlerce nehri sonsuza kadar barındırabilir.

Ancak şu anda, sakin denizin altında bir dip akıntısı dalgalanıyordu. Rüzgâr ve yağmurun hızlanmasıyla birlikte yaklaşmakta olan bir tsunaminin ipuçları bile vardı.

Xu Xinghe rahatsız bir şekilde debeleniyordu ama o debelendikçe etrafındaki kollar daha da sıkılaşıyordu...

İç çekti ve mücadeleyi bırakarak kıpırdamadan Ling Changfeng'in kollarına yaslandı.

Etraftaki muhafızlar bu hafif belirsiz tabloyu izlememek için başlarını eğdiler ve ikisinin pencerenin dışındaki şiddetli yağmur, şimşek ve gök gürültüsünün sert ortamında sessizce kucaklaşmalarına izin verdiler.

Xu Xinghe bir an sessiz kaldı ve Ling Changfeng'in kulağına, "Diğer iki çocuğu nerede?" diye sordu.

Ling Changfeng doğruldu ve cevap verdi: "Küçük olan yan odada kestiriyor. Büyük olan burada değil, belki dışarı çıkmıştır; onu araması için birini gönderdim bile."

Xu Xinghe başını salladı ve tekrar sessizliğe gömüldü.

Ling Changfeng onun endişeli bakışlarını gördü ve inisiyatif alarak "Merak etme, ben onların işlerini ayarlarım. Yüzün şu anda çok kötü, önce git ve dinlen." dedi.

Xu Xinghe başını kaldırdı ve "Ne planlıyorsun?" diye sordu.

Küçük eşinin bu konunun peşini bırakmadığını gören Ling Changfeng, "Onlar için bir yer ayarlamak zor değil. Bu sana bağlı. Onları başkente geri getirmek istiyor musun?"

Xu Xinghe başını eğdi "Eğer yapabilirsem, yine de onları buradan götürmek istiyorum. Pelpa'daki koşullar Başkent Yıldızı'ndan çok daha kötü. Hastalığını ölene kadar sürdürmeyi ve onlara biraz para bırakmayı tercih ederdi... Bu onun son günü ve ben onu daha rahat hissettirmek istiyorum."

Ling Changfeng başını salladı ve ciddiyetle  "Bu kolay, ben ayarlarım. Sen..."

Xu Xinghe'nin yüzüne baktı ve "Endişelendiğin bir şey var mı?" diye sordu.

Xu Xinghe başını salladı: "Endişelenecek bir şey yok, sadece..." Başını kaldırdı ve Ling Changfeng'e baktı, "Sadece senin için çok fazla sorun olduğunu düşünüyorum."

Bundan önce Ling Changfeng'den hiçbir şey yapmasını istememişti. Karşı taraf ister İttifak'ın bir mareşali ister sıradan bir İttifak vatandaşı olsun, karşı taraftan bir talebi olmadığı sürece bu eşleştirme evliliği sırasında eşitlikçi bir ilişki sürdürebileceklerini düşünüyordu.

Şimdiye kadar, hâlâ bir şeyler istediğini fark etti.

Ruh hali inceden inceye değişti.

Bir yandan, bu meselenin düzenlenmesinde Ling Changfeng'in yardımına ihtiyacı olduğunu biliyordu. O olmadan, sadece gezegenler arası göçmenlik formalitelerini yerine getirmek için bile hatırı sayılır miktarda zaman, para ve enerji harcaması gerekecekti.

Öte yandan, Ling Changfeng'in kendisine yardım etmek gibi bir yükümlülüğü olmadığını da biliyordu. Dahası, daha yarım ay önce itirafını reddetmişti. Şimdi Ling Changfeng'den bu büyük pisliği temizlemesine yardım etmesini istemek Xu Xinghe'ye çok ileri gittiğini hissettirdi.