dangerous woman- ariana grande 🎶🎶
Keyifli okumalar...
"Siz salak mısınız? Adamları bildiğiniz içeri attınız. Size demedim mi ben kardeşim evdeyken bu bariyerlerden tek bir insanı bırak kuş bile geçmeyecek diye?"
"Gece tamam sakin ol, sonuçta halledildi. Ceylin iyi mi? Çok korkmuştur kesin"
"Tabii ki korktu. Neyse ki şuan da herhangi bir şeyi yok" dedikten sonra arkamı döndüm ve giderken son sözlerimi söyledim. "Burayı temizleyin daha çok işimiz var."
💗
Holding'e girdiğimde koşarak yanıma gelen Sema nefes nefese konuşmaya başladı. "Gece Hanım diğer anlaşma yaptığımız Ateş Holding toplantıyı kabul etti. Hatta yarım saate talep ettiler. Eğer sizde kabul eder-"
"Gelsinler bekliyorum." Sema'nın cevap vermesini beklemeden odama doğru yol aldım.
Odanın kapısını açtığım anda burnuma gelen annemin kokusuyla gözlerim doldu. Neredeyse 14 ay olmuştu fakat hala dün gibi hatırlıyordum o günü.
Her gün bu odayı girerken de annemin parfümünü sıkıyordum. Çıkarken de annemin parfümünü sıkıp kapısını kilitleyip çıkıyordum.
Görüşüm iyice bulanıklaştığında kendime gelmek için odamın kapısını tamamen açıp içeri geçtim, ardımdan kapıyı kapattım. Masaya oturup hızla bilgisayarımdan mailleri açtım ve gelen mailleri okuyup cevaplamaya başladım.
💗
Yaklaşık 10 maile yakın cevap verebilmiştim ki toplantı yapmayı kabul eden holding sahipleri geldiği söylendiğinde masamın üzerini toparlayıp -kesinlikle çok topluydu- içeri almalarını ve toplantı odasında beklediğimi asistanım Sema'ya ilettim.
Ellerimde projelerimle toplantı odasına geçtim ve beklemeye başladım. Beklediğim sırada boş durmayıp son kez projelerime bakıyordum.
Her şey kusursuz olmalıydı, bu holding bana babamdan ve annemden kalmıştı. Onların bana bıraktığı her şeyi elimden geldiğince mükemmel tutmaya çalışıyordum çünkü bunu onlar bana bırakmıştı. Zaten okuduğum mimarlık bölümüyle işim daha kolay olup Karalar Holding'in başına geçmiştim. Annemin ise kendine ait bir güzellik merkezi vardı. Hem holding hem güzellik merkezi hem de bir arsa benim üzerimeydi ama annem ve babam bunları bana bırakırken biliyorlardı ki daha 6 yaşında olan kardeşime bizzat kendi evimde prensesler gibi bir yaşam sağlıyordum ve bu böyle olmaya devam edecekti.
Eğer anne ve babamın katilleri onu da benden almazlarsa...
Kapının çalmasıyla bütün daldığım düşüncelerimden uzaklaşıp "gel" diyerek kapının açılmasını bekledim.
Beklediğim gibi kapı açıldığında içeri hafif beyazları çıkmış bir adam ardından biraz(!) yakışıklı bir adam girdi. Bende biraz daha doğrulup omuzlarımı dikleştirdiğimde kesinlikle ultra mega yakışıklı olmayan sadece birazcık yakışıklı olan adamın dikkatini çekmiş olmalıydım ki bana doğru dönüp baktı. Ardından ise bakışlarıyla bedenimi süzüp geçti.
Holding sahibi olarak konuşmaya başlama ihtiyacı hissetmem normal miydi bilmiyordum fakat her toplantımda böyle hissediyordum.
"Buyurun oturun, kahve yada herhangi bir içecek ister misiniz?" Kibarca ve gülümseyerek sorduğum sorunun ardından adını hala hatırlayamadığım o birazcık yakışıklı adamın gözleri gülümsememde biraz oyalandı ardından o da kibarca cevap verdi. "Ben kahve alıyım, az şekerli olursa çok memnum olurum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYAZ ÖZGÜRLÜK: ATEŞ VE KARALAR
FantasyAcımasızlıklar ve intikamlar vardı. Bunlarla başa çıkmak zor olsa dahi kimsenin beni yıkmasına izin vermedim. Annemin soyundan gelen Ruh evcilleştirme gücümle bir Ruhu evcilleştirmiştim. Nereden bile bilirdim bu yolda bu kadar aksiyon yaşayabileceğ...