Hwang Felix mi? - Hyunlix

16.

-yazar-

"Hey ne yapıyorsun? Bırak elimi acıyor."

Felix kızın kulağına doğru yaklaştı. Kızın gözleri büyürken korkuyla bakıyordu felixe. Felix bileğini sıkmaya devam ederken fısıldadı kulağına.

"Bir daha sevgilimin yakınlarına yaklaştığını gördüğüm an bundan daha fazlasıyla karşılaşacağına emin olmalısın Linda."

Sırıtarak bıraktı bileğini. Kız bileğini ovuşturarak uzaklaştı ordan. Hyunjin felixin Linda'nın kulağına ne dediğini merak ederken. Felix arkasını dönüp hyunjin'e gülümsemişti.

"Felix..."

Hyunjin felixin yüzünü elleri alına alıp inceledi.

"Sen cidden benim tanıdığım Felix misin? "

Felix kahkaha attığında hyunjin hala inanmıyordu.

"İki kişiliğin vardı ve ben ikincisiyle az önce tanıştım. Başka bir açıklaması olamaz."

"Senin için hangisi daha iyi?"

"İnan ikiside beni en derinden etkiliyor."

Felix hyunjinin gözlerinin içine baktı. Bu bakış ikisi açısından da anlam yüklüydü. İkiside birbirlerine arkadaş olarak bakmıyordu ama bunu dile getirmeye şuan cesaretleri yoktu.

Felix bakışlarını kaçırıp yere odaklandı. Hyunjinde kafasını sallayıp kendine geldi ve ellerini felixin yüzünden çekti.

Felix tekrar koltuğa oturduğunda hyunjin de derin bir nefes verdi ve oda felixin yanındaki yerini aldı.

"Teşekkür ederim. Yardım ettiğin için."

"Rica ederim."

"Nereden biliyordun bana takıntılı olduğunu?"

Felix masadaki bardağını alıp dikti son kez.

"Buralara önceden geldiğimi söylemiştim. Sizde o zaman bile az da olsa popülerdiniz. Bir sürü söylenti vardı. Öyleymişte."

Hyunjin şaşkın bir şekilde bakıyordu felixe. Felix gülümseyip omuzuna vurdu.

"Bu kadar şaşıracak bir şey yok hyun."

"İnanılmaz."

Felix tekrar gülümseyip garsona el salladı. Hyunjine dönüp bir tane daha isteyip istemediğini sordu. Kesinlikle istiyordu. Olur dedi. Garsona iki tane daha  bardak istediğini işaret etti. Adam kafa sallayıp bardakları tepsiye yerleştirdi ve masaya bıraktı. Felix teşekkür etti.

"Ona ne söyledin?"

Felix bardağa uzanırken durdu. Bilmesine gerek yoktu. Yani felixe göre. Bardağı alıp tekrar yudumladı.

"Bu da benim sırrım olsun."

Hyunjin ne kadar merak etsede daha fazla ısrar etmemişti.

"Seni çözmek çok zor Felix."

"Evet karışık biriyim."

"Öylesin ama nedensizce bu hoşuma gidiyor."

Ortamı yine derin bir sessizlik kaplamıştı. İkiside kendi içinde çırpınıyorlardı.

Hyunjin de bardağını yudumlarken aklına gelen şeyle gözleri sonuna kadar açılmıştı.

Felix Linda gelmeden önce sarhoş değil miydi?

-------------

Felix sadece içmiş ara sıra bir şeyler sayıklamıştı. Şuan cidden sarhoştu. Hyunjin ise onun bu sevimli halini hayranlıkla izliyordu.