Hwang Felix mi? - Hyunlix

32.

"Söylemiştim sana iz kalacak diye."

"Hadi hadi geç kalacağız."

"Hala hadi diyor. İntikamını aldın mı bari hyunjin? Bunu yaptığına inanmıyorum ya ."

Hyunjin banyoda boynunu kapatıcıyla kapatmaya çalışan felixin yanına gitti ve kolundan tutup duvara sıkıştırdı.

"Bebeğim bu bana yetmedi bile. Eğer geç kalmamız sorun olmuyorsa devam edebilirim."

Felix gözlerini sonuna kadar açtı ve hyunjini göğsünden ittirip kendisinden uzaklaştırdı.

"Pislik."

Kapatıcı dolaba koyup çıktı banyodan. Hyunjinde sırıtarak peşinden gitti. Felixe yetişerek elini tuttu ve dudaklarına götürüp öptü. Felixte göz devirerek gülümsedi.

----------

"Alo Chan biz geldikte sen neredesin?"

"Ben sizi görüyorum şuan. Çaprazına bak."

Felix hızlıca etrafında döndü. Elini havaya kaldırmış ve iki yana sallayan chanı görünce gülümsedi ve ona doğru el sallayarak koşmaya başladı.

Hyunjinde kafasını iki yana sallayarak gülümsedi ve felixin peşinden ilerlemeye başladı. Felix önden gitmiş ve chanın boynuna atlamıştı.

"Hey, hey sakin ol!"

Chan gülerek sarılmasına karşılık verdi. Felix geri ayrılınca gülümsedi.

"Offf hayır yaa. Gidiyor musun şimdi?"

"Yok öylesine havalimanında buluşmak istedim sizinle."

Felix göz devirerek chanın omuzuna vurdu. Chan gülümsedi ve hyunjin'e döndü. Aralarında geçen kısa bir bakışmanın ardından hyunjin erken davranıp chana sarıldı.

Bu felixi şaşırtırken aynı etkiyi chanda yaşıyordu. İkiside donmuş kalmıştı.

Hyunjin kısa bir süre içinde ayrıldı.

"Özür dilerim."

"Ne."

Chan ve Felix aynı anda tepkilerini dile dökünce hyunjin ikisinede şaşkın bir şekilde baktı.

"Ne ne. Özür dilerim işte."

Felix hala şoktayken Chan gülümsedi. Hyunjin elini chana uzattı.

"Kendimi tekrar tanıtmak isterim. Ben hyunjin. "

Chan uzatılan eli tuttu ve sıktı. Gülümseyerek karşılık verdi hyunjin'e.

"Bende Chan. Tanıştığıma memnun oldum."

İkiside kahkaha attı ve birbirlerine sarıldılar. Felix ikisini hala şokla izlerken dolan gözlerini fark etti. Sevgilisi nefret ettiği kişiyle barışmış en yakın arkadaşı ise gidiyordu.

Arkasını döndü ve kafasını havaya kaldırıp ellerini gözlerinin önünde salladı. Kurumasını sağlıyordu bu hareket. Derin nefesler alıp verirken tek istediği şuan ağlamak istemediğiydi.

Hyunjin ve Chan birbirlerinden ayrılınca felixe döndüler. İkiside kaşlarını çatmış ve gülerek göz devirmistiler. Chan felixin omuzuna dokununca Felix biraz irkilmişti ama hemen ardından son kez gözlerini silmiş ve onlara dönmüştü.

"Hey! Ağlamıyorsun değil mi?"

Chanin sordugu soruyla Felix hızlıca kafasını iki yana salladı.

"Ne ağlaması ya."

Chan felixin saçlarını karıştırdı ve tekrar gülümsedi.

"Ziyarete geleceğim Felix. Hem ara sıra sende hyunjinin kolundan tutup gelirsin hm? Sonuçta bildiğin yerler. Hem merak etme aramızı falan da açmayacağız."