hayat yüzüme gülmüyor

6.Bölüm

Piste az kişi vardı. Yeşillikte 6 Kişilik bir grup ve 4 kişilik bir grup oturuyordu. Piste ise 3 kişilik bir grup vardı. Yeşilliğin; Klasik, herzaman oturduğum kısmına gidip oturdum. Telefonumu elime alıp hareketlerin videolarını izlemeye başladım. Aslında hareket basitti. Kaykayın üzerinde ilerlerken hava da 2 tam tur döndürmem ve üzerinde ilerlemeye devam etmem gerekiyordu. Videoyu birkaç kez daha izledikten sonra denemek için piste indim.

Kaykayımı yere koyup üzerine çıktım. Yavaştan sürmeye başladıktan sonra ilk olarak 1 tam tur çevirdim. Çok zorlamamıştı. Bir kaç defa daha 1 tam tur çevirdikten sonra 2 tam tur çevirmeye çalıştım. İlk deneme de 2. Turu tamamlayamayıp kaykayın üzerinde kaydım. Böyle nerden baksan 8-9 defa denedim. Her defasında da kaykay 2.turu atamadığı içindi. Ben bu hareketi yapmadan asla eve gitmem.

- - -
Artık sırt üstü düşmekten omurgalarım çok pis ağrıyordu. İnadım inat işte. Kaykayımı elime alıp yeşilliğe oturdum. Biraz dinlensem iyi olacaktı.

Telefonu mu elime aldığımda yabancı bir hesaptan video ve mesaj gelmişti. Video hareketi yapmaya çalışırken çekilmişti. Mesajda ise 'Kaykayı daha hızlı çevir ve biraz daha yükseğe zıplamalısın' yazıyordu. Çok saçma. Yardım edeceksen gel söyle ne aksiyon ekliyorsun.

Telefonu kapatıp son kez denemek için piste gittim. Bu sefer daha yükseğe zıplayacağım ama hızlı çevirmeme gerek yok. Kaykayı sürmeye başladım. Zıplayıp 2 tam tur döndükten sonra ayağımı kaykayın üzerine koyduğumda birden kaykayın üzerinde olduğum için birden kaydı. Düşmekten kılpayı kurtuldum. Yaptım ya şimdi eve gidebilirim. İnadım inat işte. Kaykayı alıp pisten çıktım. Tabi Asya geldiğinden beri onu pür dikkat izleyen gruptan habersizdi...

Saat 22.40'dı. Evde birşey hazırlamaya üşendiğim için yolun üzerindeki markete girdim. Ne alacağımı düşünürken reyonların arasında gidiyordum. Diğer reyona girdiğimde pizza gördüm. Görmez olaydım. Hemen o reyondan çıkıp hazır yemeklerin olduğu farklı bir reyona girdim. İlk gördüğüm paketli bir şekilde olan hazır sarmayı aldım. Kasaya gidip parasını verdikten sonra marketin yanındaki fırına gidip birer tane kıymalı ve ıspanaklı börek aldım. Şimdi eve gidebilirim.

Eve geldiğimde mutfağa gidip aldıklarımı yemiştim. Şimdi ise odamda yaklaşık 1 saattir ders çalışıyordum. Şu başarılı olma işleri felan içindi. Ceza felan çekmek istemiyorum da diyebiliriz. Saate baktığımda saat 02:29'du. Bence bu kadar yeterli. Zaten yarın erken kalkmam gerekiyordu. Ayağa kalkıp gardolabımın önüne gittim. Pijamalarımdan birini alıp giydim. Çıkardığım kıyafetleri gardolabımın bir köşesine atmıştım. Hiç sepete atamam valla. Telefonu alıp şarja taktıktan sonra yatağıma girip yattım.

- - -
Alarmın sesi ile uyanmıştım. Ben neden geç yatıyorsam. Ne haddime yani. Saate baktığımda saat 05:37'di. Kalkıp banyoya girdim klasik yüz yıkama, diş fırçalama işlerimi hızlı bir şekilde halledip gardolabımın önünde durdum. Hızlıca üzerime gri arkalı-önlü baskılı tişörtümü giydim. Altımda grunge tarzı -Y2K geniş bacak- siyah kot tarzı pantolonumu giydim. Üzerime de siyah hırkamı aldım. Çantamı hazırlayıp aşağıya indim.

Mutfağa girip kendime yiyecek birşeyler hazırladım. Klasik sandviç yapmıştım. Sandviçimi yerken telefondan gelen mesajları okuyordum. Çoğunluk sınıf grubundandı. Klasik bir drumdu. Onu es geçip diğer bildirimlere baktım. İşşiz gibi sabah sabah 1.978 mesajı okuyamazdım. Saate baktığımda saat 06:03'du. Mutfaktaki çöplerimi felan toplamaya başladım.

Çantamı da alıp evden çıktım. Evden çıktığım da canım şöför abim kapıdaydı. Ben bunun da gittiğini sanıyordum. Yanına gittim şoför abi gülümseyip arabaya bindi. Bende arkasından arabaya bindim. Yolda giderken şoför abi "Asya bugün okul çıkışı biyoloji, fizik ve kimyadan dersin varmış." Onaylar şekilde kafamı salladım "Ha bu arada Semih Bey hepsine girmek zorunda olduğunu söyledi." dedi. Valla mı bak ben bilmiyordum abi. Onaylar şekilde kafamı salladım. Telefonumdan müzik açıp uykuya kollarımı açtım. Zaten adam akıllı uyuyamadım.

Kolumun dürtülmesiyle gözlerimi açtım. Şöför abi dürtmüştü. Ona anlamaz gözlerle bakıyorken gözleri ile camdan okulu gösterdi. Ha biz en son okula gidiyorduk dimi. Kafamı 'teşekkür ederim' anlamında salladım. Çantamı da alıp 2.derse girmek için okula girdim. Tabikide ilk dersin bitmesini beklicektim. Zaten yok yazılmıştım. Girdiğim
halde yok görüneceksem neden gireyim. Bahçedeki banklardan birine oturdum. Telefonu elime alıp ML:BB (Mobile legends: Bang bang) açıp oynamaya başladım. Oyundayken bizim takımdaki 2 kişi bok gibi oynadığı için ve 1 kişide savaştayken çıktığı için 2 kişi 5 kişi ye karşıydık. Kazanmamız çok zordu zaten şu 2 kişi bir adam akıllı oynasa varya. Hayır isimleride bir garip birinin ismi 'Habeş maymunu 🐒' diğerinin ismide 'Habeş kaplumbağası 🐢'. Bunlar net arkadaştılar.

Al işte kaybettik. İkisininde ayağı kayıp biri yüz üstü düşsün diğeride sırt üstü düşerken kafasını bir yere vursun... Ben beddualarıma devam edecekken zil çaldı. Telefonu kapatıp sınıfa çıktım. Sınıfa girip çantamı sırama koydum. Şimdiki ders bedendi. Çantamdan okumak için kitap alıcakken kitabımın olmadığını gördüm. Hay ben böyle işin. Evde unutmuştum. Okuldaki dolabıma gidip baktığımda oradada okumak için kitap olmadığını gördüm. Artık mecbur hoca ne derse onu yapacaktım. Genelde hoca kitap okuyanları ya da test çözenleri ayırıyordu onlar çoğunlukla banklarda felan test çözer kitap okurlardı. Zil çalınca aşağı indim. Hava güzel diye dışarda yapacaktık ne yapacaksak.

Hoca geldiğinde herkes hazır ola geçti. Hoca ilk olarak test çözen ve kitap okuyanları gönderdikten sonra. Voleybol oynayacak grubu ve basketbol oynayacak grubu hazırladı. Basketbol ve futbol 2 hafta da bir değişiyordu. Hoca voleybolda her iki taraftada 6 kişi olacak şekilde ayarladı. Erkek kız karışık olduğu için hoca ayırdığında Erkekler 4 , kızlar 8 kişiydi. Hoca ilk grubu ful kız yapınca ben ve selin tek kaldık bizide erkeklerin yanına gönderdi. Ama ben hoca fark etmeden ece'yle yer değiştirmeyi başarmıştım. Böylelikle Ece erkeklerin olduğu tarafa geçti. Onunda işine gelmişti tabi sevdiği çocukla aynı takımdaydı. Yedeklerde de 2 kişi vardı. Aslı güzel oynuyordu ama geç geldiği için yedeklerdeydi. Sevinde aynı şekilde geç geldiği için yedeklerdeydi. 2-3 tur oynardım sonra Aslı ya da şevin geçerdi.

Sahayı biz seçtiğimiz için onlar başlıyordu. Selin saha dışından servisi kullandı. Ayşe servisi karşıladıktan sonra Nisa Tuana'ya pas kaldırdı ve Tuana'da çok iyi bir şekilde smaç vurdu. Karşı takımdan da Ahmet topu kurtardı Ece'de selin'e pas kaldırdı ve selin çok sert bir şekilde vurdu bu sefer topu ben kurtardım sonra Eslem bana kaldırdı. Lan neden bana kaldırıyorsun. Hızlı bir şekilde smaç vurmaya çalıştım ama vuramadım. Karşı takıma ters köşe yapmıştım. Bilmeden... Sayı bizdeydi.

Böyle 4-5 tur daha oynadıktan sonra skor 3-2'di. Biz öndeydik. Aslı'ya bakış attığımda oda bana bakıyordu. Kaş göz işaret ederek 'yer değişelim mi' dedim. 'evet' anlamında kafasını salladı. Koşarak benim yerime geçti bende hocaya yakalanmaycak şekilde sınıfa çıktım. Sınıfa girdiğimde maydonoz ve ekibi de sınıftaydı. Sırama geçip oturduğumda maydonoz konuşmaya başladı "Asya yarın akşam piste gelecek misin?" dedi. Neden ki lan. "Neden?"dedim. Arkadaşlarından biri "Hani yarışma olacaktı ya." dedi. Ha şu yarışma. "Belli olmaz, belki gelirim belki gelmem." dedim. Maydonoz "Gelirsen iyi olur." dedi. Cevap vermedim. Kafamı sıraya koyup uyudum.

Beğenmeniz dileği ile ~?