"Gülümsemenin sonu ağlamadır. Vuslatın sonu hicran... Yazın sonu hazan... İkbalin sonu zeval... Hayatın sonu ölüm!"
Ömer Seyfettin (Terakki)
Bölüm Müziği; Grup Abdal - Bebeğin beşiği çamdan
Keyifli okumalar..
YAZAR;
Kader; 5 harften oluşuyordu ve insanlığın bir ömrünü belirliyordu.
Mihriban ve Alpay birbirlerine kaderle bağlanmışlardı ama kader birbirlerine bağlı kalmalarına yardım etmeyecekti.
Kader seni uçuruma kadar getirirdi, atlayıp atlamamak senin elinde olandı. Bazen böyle olmuyordu, sen farkında olmadan birileri hayatına müdahale ediyordu, senin hikayeni kendileri planlıyorlardı..
Peki bu da kader miydi?..
Mihriban kendisinin bile olmayan bebeğin annesi olduğu hikayenin baş karakterleriydi.
Bazen sevgi yetmiyordu..
Alpay bu hikayenin acı dolu tarafını yaşatan kişiydi. Yakacaktı, korkacaktı.
Mihriban kül olacaktı , Anka kuşu gibi küllerinden yeniden doğacaktı.
Mihriban bu hikayenin en güçlüsüydü. Kaderin ona sürpriz bir konuğu vardı, ya da iki..
Bu da kaderin onlara bir cilvesiydi..
Yaşayıp, göreceğiz..
MİHRİBAN DİNÇ;
Mutlu günlerimiz hiç bitmez sanıyordum. Sevdiğim adam yanımda, bebeğim karnımda benden mutlusu yok diyordum. "Bebeğimiz sağlıkla doğsun o zaman daha çok mutlu olacağız" diyordu Alpay sürekli...
Yavaştan kendime geliyordum, çok susamıştım, dilim damağım birbirine yapışmıştı. Derin nefes çektim, hastanenin meşhur soğuk ve ilaç kokusu doldu içime, gözlerimi aralayamadan aklıma bebeğim geldi.
Bugünü böyle hayal etmemiştim ki, yavrum kucağımda olacak, ben göremediğim pamuk yüzünü seyredip ona doyarken bebeğim ilk defa annesiyle tanışacak, küçük bir kuş gibi mememi emecekti, karnı doyacaktı. Göğsüm sızladı.
Daha bebeğimi doyuramamıştım ki, göğsüm boş mu kalmıştı?
Özenle yıkayıp ütülediğim kıyafetlerini giydirmişler miydi? Annesinden uzaktı, üşüyor muydu? Anne kucağından daha korunaklı neresi vardı?"Bir günde yaşlandım."deyimini bugün sonuna kadar yaşıyordum. Bir bilinmezlikte sürükleniyorduk sanki.
Bebeğim kucağımda değildi, ellerim buz gibiydi, yüreğimdeki yangın bile beni ısıtamıyordu,titrediğimi hissettim.
Merak ediyordum. Gözleri, saçları hangi renkti? Kilosu, boyu iyi miydi? Şu anda durumu nasıldı? Düşündükçe daha kötü hissettim. Elimde değildi ben anne olmuştum, bebeğimi yanımda istiyordum.
Etraf çok sessizdi, gözlerimi açmadan anladım, odaya alınmıştım ve hasta yatağında uzanıyordum.
Yavaşça yaklaşan adım seslerini işittim, ardından serum takılı elimin üzerine bir ağırlık çöktü, Alpay'ın ferah ve erkeksi kokusu burnuma doldu, elimin üzerine önce dudaklarını bastırdı ardından alnını yasladı ve çok geçmeden peş peşe ıslaklık hissettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gönül Uğrusu
Teen FictionTesadüf diye bir kavram yoktu benim için, sadece kader vardı. Yaşadığımız her şey kaderdendi. Herkes, kendi kaderinin başrol oyuncusuydu. Bizim için yazılan ne varsa onu oynuyorduk. Bu filmin sonunda ne olacağını bilmeden yaşıyorduk. Ben de kendi s...