hyunjin
-
2 gün sonra
Dün gece Jeongin gelmedi. İlk kez.
Normalde hergün gelir ama o gece gelmedi. Kesin kötü bir şey oldu düşüncesine kapılarak onu sahilde beklemeye başladım. Dün geceden beri sahilde oturuyordum, gelir diye. Ama gelmedi.
Son konuştuğumuz gece sabaha kadar konuşmuştuk ve içmiştik.
Ona karşı hislerimin olduğunu o gece tam kesinleştirdim. Sadece bir hoşlantı veya merak değildi çok daha fazlasıydı.Hava kararıyor ben hala kayalıklarda oturmuş onun gelmesini bekliyordum. Gelecek gibi değildi. Bu gece de yoktu sanırım.
En son oturduğum kayalıktan kalkıp markete doğru ilerledim. Dün geceden beri hiçbirsey yiyip içmemiştim. Ona birşey oldu endişesinden unutmuştum.
Markete girip ufak atıştırmalıklar aldım ve çıktım. Tekrar sahile doğru yürürken gördüm. Onu gördüm. Orada oturuyordu. Oradaydı. Sonunda gelmişti.
İyi olduğu için mutlulukla ona doğru hızla ilerledim ama hayır iyi değildi. Birşey olmuştu. Ağlıyordu.
Yanına geçip oturdum. Yüzünü görmemle şok oldum. Yüzü yara içerisindeydi.İçimde anlatamayacağım çeşitli duygu ve düşünceler geçiyordu.
Hıçkırıklar arasında bana doğru yaklaştı. Ne yaptığını anlamadan kaşlarımı kaldırdım, kalbimi kontrol edemiyordum, hızlanıyordu.
Sarılmak mı istiyordu?
Kafasını omzuma kattı kollarını vücuduma sardı.
Ağlayacak bir omuza ihtiyaç duymuştu.
Canı yanar diye karşılık veremiyor, ona sarılamıyordum. En çok canımı acıtan buydu.
Bende tek elimi saçına attım sakinleşmesi için yavaşca okşamaya başladım.Ellerimi saçına attığım an hıçkırıkları daha da arttı. Bir yandan burnunu çekiyordu.
"Neden yaptı bunu sana?"
Dedim titreyen bir sesle.Ağlamayı bırakıp burnunu çekip yanıtladı kısık sesiyle.
"Sabaha karşı eve gittiğimde içtiğimi anladı. 'Birde ayyaş mı oldun başıma' dedi...
Hiç durmadan dövdü sonra dışarı attı 'bir daha gelme bu eve' dedi...
Dün gece gelemedim yürüyecek gücüm yoktu. Kapının önünde uyumuşum"Boğazım düğümlenmişti, diyecek birseyim yoktu bu yüzden Okşadığım saçına öpücüklerimi bırakmaya başlayarak cevabımı ilettim. Ben öpücüğümü bırakınca tekrar ağlamaya başladı.
Yavaşça onu kendimden ayırdım. Kafasını kaldırıp bana baktı.
Ellerimi yanaklarına yerleştirip Islanmış yanaklarını parmaklarımla sildim. Ve ayağa kalktımEğilip bir kolumu bacaklarının altından geçirip bir kolumu sırtına katarak kucağıma aldım.
İlk başta yüzünü buruşturup acıyla inlemişti.
Ben yürümeye başlayınca sordu
"Nereye?" diye."Evime." dedim.
Ses çıkartmadı. Kafasını omzuma yasladı.
Hava soğumuş üzeri incecikti ayrıca yaraları vardı. Eve götürmek en iyisiydi.Eve vardığımızda elimdeki anahtarla kapıyı açtım. Eve girip kapıyı kapattım ve yavaş adımlarla salona ilerledim. Onu yavaşça koltuğa bırakıp banyoya ilerledim.
İlk yardım çantasını alıp odama geçtim. Oradan da bir kaç kıyafet alıp salona döndüm.
Koltuğun karşısındaki sehpaya oturup yanımdaki çantadan pansuman malzemelerini çıkardım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
sakura, hyunin
Fanfiction[mini fic] I wanna be your lifeline but everybody can't be a millionaire I'll be in the night sky, shinin' like a light on always there ¹²¹⁰²³