El Mi Yaman Bey Mi Yaman

354 21 5
                                    

VOTE ve YORUM bırakırsanız mutlu olurum iyi okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

VOTE ve YORUM bırakırsanız mutlu olurum iyi okumalar.
___________________________________________

Karşımdaki adamların üçü de söylediğim şeyden sonra saniyelerdir tip tip bakıyorlar bana. Ne mi söyledim? Hemen o ana dönelim.

Densiz herif odadan çıktıktan sonra söylediği şey aklıma geldi.
-istediğin yere bırakacaklar-

Benim fazla param yok şu anda. Bir süre urfada kalırım, bir iş bulurum, yeterli parayı toplayınca da hemen bir otobüs bileti alır istanbula giderim diye düşünmüştüm dün gece yürürken.

Yani bilet alacak param var elbette ama orada düzenimi oturtana dek kullanabileceğim kadar param yok.

Fırsat ayağıma geldi. Adamlar bana bakıyorken bir tanesi benimle konuştu.

"Where would you like us to drop you off?"
(Sizi nereye bırakmamızı istersiniz?)

Ve ben de büyük bir memnuniyetle cevap verdim:

"to İstanbul"
(İstanbula) dedim.

"What"        "sorry? ı dont understand"
(Ne)              (pardon? Anlayamadım)

Böyle mal gibi kalırsınız işte. Oh olsun. Onları hiç duymamış gibi yaptım.

"We also need to stop at the police station and a place where I can buy luggage along the way."
(Yol üstü karakola ve valiz alabileceğim bir yere de uğramamız gerekiyor.) dedim.

Tekrar adamlara baktım. Tuhafmışım gibi bakıyorlardı bana. Sizin yaptıklarınız çok mantıklıydı sanki. Benim ciddi olduğumu farkedince aralarında rusça konuşmaya başladılar.

Daha sonra bir tanesi odadan dışarı çıktı. Yaklaşık bir 15 dk kadar bekledik. Sonra içerideki 2 adamdan bir tanesinin telefonu çaldı. Telefonla konuştu. Ve nihayet bana döndü;

"we are going"
(gidiyoruz) dedi.

Gülümsedim.

Hikaye başlasın bakalım.

___________________________________________

Vote ve yorum rica ediyorum

SEN KİMSİN BE KARDEŞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin