Benim Kaderim ↭ Texting

4.2

Selamün aleyküm 🌹❤️

Yazım hatalarına bir işaret lütfen :)))

Keyifli okumalar.

❆

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

❆

Hamileliğimi öğrendikten sonra Ensar kaza geçirdiği için bir türlü kontrole gidememiştim. Ensar'ın iyileşmesini beklemiştim. İzin alıp, Ensar'ın yanından hiç ayrılmamıştım.

Ensar hamile olduğum için bana hiçbir işi yaptırmak istemese de ben yapmıştım. Hamile kaldık diye elden ayaktan kesilmedik ya.

Şimdi ise bebeğimizin kontrolüne gelmiştik. İşin garibi Ensar benden daha heyecanlıydı.
Bir şey deyip hevesinin de kırılmasını istemiyordum.

Ekranda adım yandığındada Ensar benden önce ayağa kalktı ve kapıya doğru ilerledi. Doktor ultrasona Ensar'ı alacaktı sanki. Çantamı alıp, hızlıca kalkıp peşine gittim. Kapıyı tıklatım ve içeriye girdim.

"Merhana doktor hanım," dediğimde Hüma gülümsedi.

"Hoşgeldin Neva. Bende sen ne zaman geleceksin diye bekliyordum."

"Birkaç sorun vardı. Ancak vakit bulabildim."

"Hayrolsun inşallah. Şimdi bi sıkıntı yok ya," dedi merakla.

"Yok yok. İyiyiz elhamdülillah," dedim gülümseyerek.

"Çok şükür. Gel şu bebeğinize artık bir bakalım. Bebeğimizin babası çok heyecanlı duruyor. Bekletmeyelim onu," dediğimde göz ucuyla Ensar'a baktım. Bu adamla benim gerçekten işim vardı.

Ultrason için  önce feracemi çıkardım. Çantamla beraber Ensar'a uzattım. Ensar elimden aldı. Sedyeye yatıp kazağımı yukarıya doğru çekiştirdim. Hüma tekerlekli taburesine oturduğunda önce karnıma jeli döktü. Ultrason cihazının başlığını sadece hafif çıkıntılı karnıma bastırdı. Ensar başımda dikilmiş karşısındaki ultrason cihazına bakıyordu. Anlıyormuş gibi bakıyordu. Bilmiyorum belki anlıyor olabilir.

"7 haftalık bir gebeliğimiz var," dediğinde bende başımı çevirip ekrana baktım. Küçük bir karaltı görüyordum orada ama tam seçemiyordum.

"Ve size küçük bir sürprizimiz var," dediğinde kaşlarım çatıldı.

"Ne gibi?"

"Sanki burada bir değil de, iki tanebebek var," dediğinde şaşkınlıkla konuştum.

"İkiz mi?"

"Öyle valla. Çift yumurta ikizi bunlar," dediğinde bakışlarım Ensar'a döndü.

Bir değil. İki bebek.

Maşallah.

Ensar mırıldandı.

"İkiz üçüz beşiz falan derken vallahi şaka yapmıştım Neva. Amacım bir taneydi."

Ne güzel şaka ama.

"Kalp atış seslerini duyalım birde," diyen Hüma'ya karşılık olarak başımı salladım. Ensar elimi sıkı sıkıya tuttu. O an iki farklı kalp atış sesi odayı doldurdu. Ensar gülümseyerek gözlerime baktı.

Hayatım boyunca kulaklarımdan silinmeyen bir sesti. Nasıl Ensar'ın kalp atış sesleri beni sakinleştiriyorsa bu seste beni sakinleştiriyordu.

En sonunda hastneden çıkarken, bebeklerimizin birkaç ultrason fotoğraflarını aldık. Ensar ekrandan daha net görülen iki embriyoya mutlulukla baktı.