Hold Me Tight /Taekook

8 {Hem yakın hem uzak bi' his gibisin}

"Sen bugün gerçekten benimle kavga etmeye çalışıyorsun Jeongguk"

"Ne alakası var sen her şeye sinirleniyorsun."

"Takılalım dedin takıldık, montunu verdin aldım, evime gel dedin geldim, pijamaları giy dedin giydim. Ulan parmağında oyuncak gibi oynattığın yetmiyor birde yatağa atacağım seni diyorsun."

Jeongguk karşısında sinirden deliye dönmüş esmer oğlana bakarken çok keyifliydi. Üstelik pijamalar ona çok yakışmıştı. İzlemesi güzel bir manzaraydı.

"Taehyung şaka yaptım dedim ya."

"Şakanı da seni de sikeceğim şimdi."

"Nasıl ya, ben hep tam tersini hayal ettim ama"

"Jeongguk!!" Taehyung'un dişlerini sıkarak yaptığı uyarıyla sustu ve yattığı yerden kalktı Jeongguk.

"Tamam gel sen yatakta yat. Misafirsin sonuçta koltukta ben yatarım."

"Cehennemin dibinde yat."

Jeongguk ona daha önce cehennemin dibine git dediği için öyle demişti. Bilerek söylemişti, Kim Taehyung kinciydi.

Hem normalde reddedeceği yatakta yatma fikrini sırf oğlana uyuz olduğu için kabul etmişti. Jeongguk odanın ışıklarını kapatıp koltuğa yerleşirken Taehyung da onun yatağına yattı. Jeongguk'un o gelmeden önce tepiklediği yorganı sessizce üzerine çekti. Bakışları tavanı bulurken Jimin'den bir arama ya da mesaj gelmemesine sevinmişti. Bu herhangi bir sorun çıkmadığı anlamına gelirdi. Aksi halde söylediği yalanı toparlayamazdı ve babasıyla arası olduğundan daha kötüye gidebilirdi. Düşüncelerinin arasında bu akşam oldukça sık duyduğu o sesi duydu.

"Taehyung, uyudun mu?"

"Seslenmezsen uyuyacağım."

"Böyle gevezelik etmemin tek nedeni her şeye rağmen senin yanında kendimi iyi hissetmem."

Jeongguk'un yumuşak sesi karanlık odada yankılandığında Taehyung herhangi bir cevap veremedi. Böyle anlarda ne diyeceğini, ne yapacağını kestiremiyordu. Jeongguk ona hep yabancı olduğu duyguları hissettiriyordu.

Jeongguk tarafındaysa denizler dalgalıydı. Bugünü böylesine hayal edilemez geçireceğini tahmin bile edemezdi. Taehyung her zaman zordu. Onunla iletişim kurmak, doğru düzgün konuşabilmek, onun seni görmezden gelmemesi gerçekten zordu. Esmer oğlanın şu anda kendi yatağında yatıyor olması bile Jeongguk için inanması güçtü. Birlikte de yatabilirdik diye düşünüyordu. Birlikte yatağa girerdik ve Taehyung yanıma yatardı. Kollarımı o güzel beline sarardım. Saçlarından öper gün doğana kadar onu ne kadar çok sevdiğimi anlatırdım diye düşündü. Düşüncelerini ise cevap vereceğini zannetmediği Taehyung'un sesi böldü.

"Böyle zamanlarda çok katlanılmaz oluyorum değil mi?"

"Sana dair olan bir şey nasıl olur da katlanılmaz olur Taehyung?"

Ve yine cevap alamadı Jeongguk. Taehyung'un ona hiçbir zaman cevap vermeyeceğini biliyordu. Biliyordu da kendine engel olamıyordu. O gece birbirlerine karşı hislerinin altına kaybolan iki genç de uykuya daldıktan sonra mışıl mışıl uyudular.

Sabah olduğunda Taehyung'dan önce kalkıp onun uykulu halini izleme planları yapan Jeongguk'un planlarını bozan kişi Yoongi olmuştu. Odaya geldiğinde ikisi de hala uyuyordu. İkisini de uyandırdıktan sonra hızlı bir kahvaltı faslı geçirdiler. Yoongi kardeşini ve sevdiği çocuğu okula bıraktıktan sonra dersine gitti.

Arabadan indikleri sırada Taehyung'un dün akşamdan beri hiç düşünmediği ihtimaller beynine akın etti. Jeongguk'la aynı arabadan indiğini görürlerse ne derler diye öyle bir dalmıştı ki yürüyüşünün hızlandığını ve Jeongguk'un ona seslendiğini fark edememişti.