EVLİLİK BELASI

ACI VE ZEVK

Yine ters köşe yapacak biçimde vurmadan önce yeniden arkama geçmişti. Az önceki makine... İşte yine başlıyordu. Bacaklarımın arasındaki makinenin ucunu bir kez daha amımın ağız kısmıyla buluşturup çalıştırdı. Şeytanın bile aklına gelmeyecek bu yöntemleri akletmek için ancak ve ancak psikopat olmak gerekirdi ki, karşımda bu tarifin canlı hali duruyordu.

" Sen insan olamazsın! "

" Bu bayılmanı önler ve ben de istediğimi alırım. Gerçekten alırım! "

Duyduğum zevkin, az sonra memelerimde hissedeceğim acıya karışacağı belliydi. Güven bir kez daha gözlerimi bağladı ve yanmaya başlayan göğüslerimi baştan savma bir şekilde yağladı. Kaldığı yerden devam edecek olan işkencenin odak noktası, kaçınılmaz olarak yine göğüslerim olacaktı.

" Şimdi bana o orospunun adresini vereceksin. "

" Bahane aramayı kes! Vuracaksan vur! "

" Henüz değil. Tadını çıkarmak istiyorum. "

Metal ağızlı iki aletin, göğüs uçlarıma temas ettiğini hissettiğimde, keskin ve hızlı bir nefes alıp tutmuştum. Muhtemelen iki penseyle sıkıştırdığı göğüs uçlarımı hafiften sıkarak yavaşça çekmeye başladı. Tuttuğum nefesin bir kısmını inleyerek serbest bıraktım ve dudaklarımı istemsizce ısırdım. Amımın ağzında titreşen makine, beni delirtecek derecede azdırmıştı ve Güven'in beni sikmesi için yalvarmak üzereydim. Bunun ne kadar hoşuna gideceğini bildiğim için olabildiği kadar dayanmaya çalışarak yeniden gözlerimi kapattım.

" Ona, sana yaptıklarımdan daha fazlasını yapacağım. Aklımdan öyle şeyler geçiyor ki... Bu planın bir parçası olman harika! "

Sadece inleyerek bağırıyordum. O ise kızıl izlerle dolu göğüslerimin uçlarını ezmeye devam ediyordu.

On dakika sonra, muhtemelen yaptığı her şeyden zevk alacak kadar azmış haldeydim ve bu durum beni çok öfkelendirmişti. Öyle ki, ısırdığım dudaklarımı soluyarak bıraktım. Güven ise tam zamanı diye düşünerek elindeki aletleri çekti.

" İşte şimdi kıvama geldin. Şu memeleri biraz daha hırpalamanın tam sırası! "

Bu kez kararlı ve keyifli bir şekilde eline aldığı saçaklı kırbaçla karşıma geçti. 50-60 santim uzunluğunda, siyah, deri bir kırbaçtı ve muhtemelen epey sert vuracaktı.

" Yasemin nerede Pınar? "

" Ebenin amında! "

Sinirle sıktığı dişlerini ve sert bakışlarını gördüğümde, eli de kırbaçla birlikte havaya kalkmıştı.

" Arsız kaltak! "