karar vermek

418 70 53
                                    

༺♡༻

༺♡༻

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


༺♡༻

Sessizlik.

Loş sarı ışığın parladığı küçük odayı kaplayan bu sessizlik, Jimin'in ruhunun biraz daha sancılanmasına sebebiyet vermişti. Eğer yağmurun cama vuran sesini ya da oğlunun küçük nefes seslerini duymasaydı, bir boşluğun içinde sürüklenip gittiklerini düşünmeye başlayacaktı. Fakat tabii ki durum böyle değildi. Jimin için keşke şu anda gerçekten bir boşlukta olsalardı, tüm içtenliğiyle bunu istiyordu.

Ama unuttuğu bir şey vardı. Jimin'in istediği şeyler asla olmazdı.

Özellikle tam da şu an Yoongi'nin asla kendisini bir şey sormasını istemiyordu. Zaten anın şokuyla Yoongi'yi eve alma gafletinde bulunmuşken ona bir şeyler sormasını hiç istemiyordu. Korkup kaçmalıydı Jimin. Yoongi'nin yüzüne kapıyı kapatıp, oğlunu kucaklayıp buradan kaçmalıydı. Fakat yapamamıştı. Belki duyduğu özlemdi ona engel olan, belki de bir anlığına arkasında beliren oğlunun sesiydi. Onu orada put gibi bekleten ve arkadaşını içeri almasını sağlayan hissin ne olduğunu adlandıramamıştı.

Yoongi boğazını temizlemek için hafifçe öksürdü. Jimin düşüncelerinden uzaklaştı ve Yoongi'ye baktı. Arkadaşı asla kendisine bakmıyor, yanında oturmuş elindeki oyuncağını inceleyen Sujin'e bakıyordu. Jimin anında buz kesti. Yoongi bakışlarını Jimin'e çevirdi. Sanki arkadaşının şu an ne hissettiğini anlıyormuş gibiydi.

''Doğurdun, ha?'' Yoongi fısıldadı. Ne kadar Jimin'e bakarsa baksın, hala göz ucuyla Sujin'i incelemeye devam ediyordu.

''Evet,'' Jimin iç geçirdi. ''Doğdu.''

Yoongi dakikalardır kendini tutuyormuş gibi, Jimin'in ağzından çıkan cümleyle birlikte yüzü şaşkınlıktan bomboş oldu. ''Sana inanamıyorum.''

''Başka çarem yoktu Yoongi. Beni anlayamazsın.'' Jimin çaresizlik içinde başını iki yana salladı. Tüm gücünü kaybetmiş gibiydi.

Yoongi Jimin'e dik dik baktı. Sanki Jimin'in sözleri onu kızdırmış gibiydi. ''Ha? Tek çaren bizi arkanda bir hiçmiş gibi bırakıp tek başına çocuk büyütmek miydi?'' Diye sordu hiddetle.

Jimin arkadaşının gözlerindeki kızgınlığı görebiliyordu. Kaşlarını olabildiğince çatmıştı Yoongi. Bu surat ifadesini Jimin ilk defa görmüştü.

Yaptığı bencilliği unutacağı tek bir an olacak mıydı?

''Hayır,'' dedi Jimin. ''Yoongi, başka çarem yoktu inan bana. Jeongguk cadılarla görüşeceğini söylediği an bu kararı vermek zorunda kaldım. Eğer kurtlar ve cadılar bunu öğrenseydi işler daha da kötü olacaktı. Lütfen anla beni.''

Yoongi'nin gözlerindeki kızgınlık yavaş yavaş kayboldu fakat kaşları hala çatıktı. ''Şu an sanki cadılar bilmiyormuş gibi konuşma.'' dedi.

you don't need to run | jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin