~3~ Öpücük

1.2K 53 3
                                    


Eve geldiğimde, gece yarısını baya geçmişti. Babam, nerede olduğumu merak edip aradığında, hastanede olduğumu söylememiştim telaşlanmasın diye. Eve geldiğimde anlatırım diye düşünmüştüm. Neticede, öyle de olmuştu. Çünkü babam uyumamış, beni beklemişti. Ben de her şeyi doğruca anlatmıştım.

Babam benim bu huyumu çok severdi. Yalan söylemezdim hiç bir zaman. Eşcinsel olduğumu ilk anladığım zaman çok korkmuştum ve onu babama söylemiştim. O zaman bile bana bir şey dememişti. Çünkü ne kadar korktuğumu görmüştü.

Babamla konuştuktan sonra odama geçip yattım ve yatar yatmaz uyumuşum zaten. Uyandığımda, hemen telefonumu aldım yastığın altından. Saat onbir olmuştu! Geç kalmıştım. Benim dört saat önce dükkanı açmış olmam lazımdı. Yataktan hızla kalktım ve banyoya gidip ılık bir duş aldım. Duş, uykumu daha iyi açıyordu.

Banyodan çıktıktan sonra odamda giyinirken, evde derin bir sessizlik olduğunu farkettim. Abim çoktan işe gitmiştir ama babam bu saate kadar asla uyumazdı.

Mutfağa geçtiğimde, kahvaltı masası hazırdı. Babamla abim, kahvaltı etmişlerdi ve bir not vardı masada...

'Ben dükkanı açarım. Sen bugün dinlen. Kahvaltını etmeyi unutma.' yazıyordu. Notu okuyunca gülümsedim. Babam çoktan açmıştı dükkanı. Yeniden çay demledim ve güzel bir kahvaltı yaptım.

Ev işleri bitince, kendimi koltuğa bıraktım. Çok uykum vardı. Sanırım biraz uyuyabilirdim.

***

Evden çıkmış, dükkana doğru gidiyordum. Akşam olmuştu. Ne ara akşam olmuştu anlamamıştım bile. Dükkana doğru giderken, gözlerim Afşa'nın mekana takıldı. Yine dışarıda oturuyordu ve doğrudan bana bakıyordu. Birdenbire ayaklandı ve hızla bana doğru gelmeye başladı.

Kalbim hemen deli gibi atmaya başladı. İçimden, kendimi telkin ediyordum sakin kalmak için ama Afşa kendi isteğiyle bana doğru gelirken, bu çok mümkün olmuyordu.

Tamamen yanıma gelip karşımda durdu. Ben de yutkunarak baktım yüzüne. Beni kolumdan tutup, hemen yanımdaki ara sokağa çekti. Sesimi bile çıkaramadım heyecandan.

Zayıf bedenimi duvara yasladı ve gözlerime bakmaya başladı. Ben de, şaşkın bir şekilde ona bakıyordum. Kulaklarım uğulduyor, kalbim sanki ağzımda atıyordu. Eminim dışarıdan duyuluyordu.

Yutkunarak yüzüne baktığımda, gözlerinin dudaklarımda olduğunu farkettim. Tam bir şeyler diyebilmek umuduyla dudaklarımı aralamıştım ki, dudaklarını dudaklarımda hissettim.

Gözlerim, kocaman açılmış, beni öpen dudaklara karşılık bile veremiyordum. Yıllardır beklediğim an gelmişti ve ben put gibi kalmıştım. Birkaç saniye içinde dudaklarımdan ayrılıp yüzüme baktı.

"Seni seviyorum arsız." dedi ve yavaşça dudaklarıma bastırdı dudaklarını yine. Heyecandan bayılmak üzereyken, bir yerden düştüğümü hissederek gözlerimi açtım.

Etrafa baktığımda, salondaydım. Nasıl yani?! O müthiş anlar rüya mıydı? Koltuktan düşmemle uyanmıştım. Uyanan sadece ben değildim ama...

Ağlayacak gibiydim. Nasıl rüya olabilirdi ki? Çok gerçekti. Beni öpen dudaklar, seni seviyorum deyişi çok gerçekti.

İlk kez bu kadar gerçek bir rüya görmüştüm. Afşa'yı çok kez görmüştüm rüyamda ama böylesini ilk kez görüyordum. Rüyamda, kalbimin nasıl heyecanla attığını bile hissediyordum. O kadar gerçekti işte...

Sinirle kalktım ve banyoya adımladım. İşim vardı...

ARSIZ (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin