Selim
Sabahın kör karanlığında, daha kargaların kahvaltısını bile etmediği bir saatte, yine dükkan açmaya gidiyordum. Bugün uykumu alamamıştım. Dün gece gözüme uyku girmemişti nedense. Zar zor uyumuş, birkaç saatlik uykuyla kalkmıştım. Neyse ki, çok zorlanırsam babamı çağırabilirdim. O dükkana bakar, ben biraz uyurdum.Dükkana gelince, en büyük asma kilidi açtım ve çıkarıp demire taktım. Tam kepengi kaldıracakken, bir çift el, arkamdan kepenkin biraz yukarı kısmından demirleri tuttu. Ne olduğunu anlayamadan kepenki kaldırıp kenara bıraktı.
Arkama döndüğümde, bu kişinin Afşa olduğunu gördüm. Kepenki bırakıp bana baktı o da. Yüzümde anında gülümseme belirirken, o da gülümsedi.
"Günaydın yavrum." dedi ve önüme düşen saçımı geriye attı hafif bir el hareketiyle.
"Günaydın." dedim ve kapıya dönüp kilidi açtım. "Sabah sabah ne arıyorsun burada? Daha iki saat var dükkanı açmana." dedim ve cebimden bir tl çıkarıp içeri atıp, kapıyı tamamen açarak içeri girdim. Hemen kenardaki düğmeye basarak lambayı yaktım.
"Öyle. Ama ben seni özledim. İki haftadır çıkıyoruz ama adam akıllı baş başa kalamadık." dediğinde, yüzüne baktım. O kadar güzel bir ifadeyle bakıyordu ki, saatlerce ağlayabilirdim.
"Yaa ben de seni özledim." dedim ve ellerimi yüzüne yerleştirdim. "Seni o kadar seviyorum ki Afşa." dedim ve beline sardım kollarımı. O da anında bedenimi sardı.
"Ben de seni çok seviyorum küçüğüm." dedi, bir eli saçımı okşarken.
"Haftasonu babamdan izin alayım da bir yerlere gidelim olur mu? Hem hasret gideririz hem de dinlenmiş oluruz." dedim. Saçlarımın arasına öpücük bırakıp, mırıldanarak cevap verdi.
"Olur gülüm. Çok iyi olur hem de." dedi ve aklıma gelen şeyle yüzüne doğru baktım.
"Bir şey daha diyeceğim." dedim ve kendimi geri çektim. Bana bakıyordu anlamaya çalışarak. "Ben Muzo'ya söylemek istiyorum. O benim en yakın arkadaşım ve ondan saklamak istemiyorum yönelimimi." dedim.
"İlişkimizi söyleyecek misin?" diye sorduğunda, yutkunarak baktım gözlerine. Söylememi istemese elbette üzülürdüm ama onu anlamaya da çalışırdım.
"Senin için sorun olursa söyleyebilirsin. Sevgilimin kim olduğunu bilmek zorunda değil." dedim. Sesim istemeden kısık çıkmıştı.
"Benim için sorun değil. Muzo'nun gidip mahalleye yayacağını sanmıyorum." dediğinde, başımla onayladım. "Söyle o zaman gülüm." diye ekledi ardından. Yüzüme istemsiz bir gülümseme yayıldı. Dudaklarına uzanıp, derin bir öpücük bıraktım.
"Teşekkür ederim." dedim ve bedenine sarıldım tekrar. O da kollarını bedenime sardı anında. Benden mutlusu yoktu yeryüzünde. Buna emindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARSIZ (BxB)
RomanceSelim çok arsızdı ve mahallenin ağır abisi Afşa'ya yanıktı. Afşa'da bunu çok iyi biliyordu.