Afşa'yla bütün günü evde geçirdik. Akşam dışarı çıkıp, ateşte marsmellow yiyecektik. Orman içinde olduğumuzdan mı yoksa sonbahara girdiğimizden midir bilmem, hava serinlemişti akşama doğru. Yanıma kalın bir şeyler getirmediğim için, Afşa bana burada bulunan kıyafetlerinden birini vereceğini söyledi ve elimden tutup yukarıdaki odasına doğru götürdü beni. Birlikte odaya girdik.
Afşa, üstümdeki kısa kollu tişörtü çıkarttı. Onun karşısında yarı çıplak kalmak, vücudumun ve yüzümün alev alev yanmasına neden oldu. Güçlükle yutkundum ve bakışlarımı kaçırdım. Afşa boynuma doğru yaklaştı ve kulağıma doğru fısıldadı.
"O arsız çocuk nerede? Utandı mı yoksa?" dedi. Dediği şeyle gülümserken, çıplak omuzuma öpücük bırakmasıyla yüzümdeki gülümseme yavaşça silindi ve yerini deli bir heyecana bıraktı.
"Burada." dedim ve elimi Afşa'nın kalbine koydum. Hızlı bir şekilde atıyordu kalbi. Omuzumdan geri çekildi ve yüzünü, yüzümün hizasında durdurdu. Bir süre gözlerime derin bir şekilde baktıktan sonra, dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Anında gözlerim kapanırken, bu anda kalmayı diliyordum içimden.
Derin bir öpücükten sonra, dudaklarımızı nefes alma ihtiyacıyla ayırdık. Afşa, başını gerdanıma dayadı ve öpücük bıraktı tam kalbimin üstüne. Bu öpücük, vücuduma ateş salmıştı sanki. Bedenim kavruluyor gibiydi.
"Bana özel uyuşturucu gibisin. Kanıma karışıp başımı döndürüyorsun." dedi Afşa boğuk sesiyle. Elim, saçlarına giderken, öpücük bıraktım mis kokan saçlarına.
"Duygularımız karşılıklı." dedim mırıldanır gibi. Başını kaldırdı ve yatağın üstünde duran siyah sweati giydirdi hızlı bir şekilde.
"Hasta olacaksın." dedi ve kapşonun iplerini eşitleyip, karışan saçlarımı düzeltti. "Şimdi oldu." dedi gülümseyerek. Ben de gülümsedim ve beline sarıldım.
"Seninle hep böyle kalsak ömür boyu." dedim ve boynuna dayadım burnumu. Kokusunu içime çektim derin derin. O da kollarını bedenime sarıp, cevap verdi.
"Olacak. Sana söz bitanem. Birlikte olacağız hep."
Sonraki bölüm final.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARSIZ (BxB)
RomansaSelim çok arsızdı ve mahallenin ağır abisi Afşa'ya yanıktı. Afşa'da bunu çok iyi biliyordu.