7. bölüm

3K 160 51
                                    

"Hatice teyze! Yavaşla biraz gülüm be!" Dedim sitemli bir sesle.

Şuan ne mi oluyordu? Karacaoğulları yine bize geliyordu.Bunlarda geldiklerinden belli  bizim evden çıkmıyordu.

Tamam misafir severdik tabi ki. Ama yani ne gerek vardı haftanın 3 günü gelmeye?

Yani anlamıyorum da insan niye doğru dürüst tanımadığı birinin evine giderdi? Ya insanları öldüren katillerden oluşan bir aileysek? Cesetleri de ahırlarda saklıyorsak? Bence olabilirdi.

He melek zaten Erdem de Asker kılığına girmiş bir seri katil dimi?

Bence olabilirdi. Oflayarak beni duymazlıktan gelen Hatice teyze'ye baktım.

Bu aileyi de birşey vardı. Ama ben aklıma gelen düşünceleri kabul etmek istemiyordum.

Karacaoğullar bize geldiği günden 2 hafta geçmişti. Fakat bu 2 haftanın bir günü beni rahat bırakmamışlardı.

Sürekli at binerken birisini beni izliyor olarak buluyordum. Artık paranoyak olamama az kalmıştı.

Erdem sürekli askeriyeye gittiği için bunları bilmiyordu.Ama oda farkındaydı bu aileden hoşlanmadığımın.

Ne demişler sevmediğin ot burnunda bitirmiş.

Yemekleri masaya dizen Hatice teyze'ye son kez bakıp bahçeye çıktım.

Yaz tatilinde olduğumuz için hava sıcaktı. Üstümde çiçekli bir elbiseyle etrafta geziyordum. Annemin çiçekli elbisesiyle..

Annem çok severdi çiçekli elbiseleri ve benimle giymek için elinden gelen herşeyi yapardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Annem çok severdi çiçekli elbiseleri ve benimle giymek için elinden gelen herşeyi yapardı.

Babamda hayran hayran bizi izlerdi. Her çiçekli elbise giydiğim de çocuk gibi babamın yanına gider. Nasıl olduğumu sorardım heyecanla. Oda benim bu heyecanıma gülerek cevap verirdi.

' gün ışığım çok güzel olmuşsun. Annesinin kızı.'

Annesinin kızı...

Babam anneme benzediğimi söylerdi ve bundan çok memnun olduğunu belirtirdi.

Hayır dış görünüş olarak değil. Huy olarak benzerdim ben anneme. Çocukken en çok onun gibi olmak için çabalardım.

Bu yüzden bana ' Gök kız ' ve 'Lotos'un kızı' derlerdi. Ben annem ve babamın kızıydım ve hiç birşey bunu değiştirmeyecek ti.

Adımlarımı çitlerin arasında çalışanların ilgilendiği atlara çevirdim.

Angel,siyah inci ve kar kraliçesi...

Benim, babamın ve annemin atları

Annem ve babam vefat ettikten sonra siyah inciyle Erdem ilgilenmeye başlamıştı. Bizden sonra en yakın olduğu kişi Erdem olmuştu.

Meleğin Çiftliği Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin