5.Bölüm "ölüme Yakın"

38 9 1
                                    

Esatın Anlatımıyla

Aylin çıktıktan sonra arkasından adam gönderdim ne olacağı belli olmaz buralar pek tekin değil zaten.
Karşım'da oturan adamlara dönüp konuşmaya başladım.

"Sizce bu işin için'de kim var?"

Kaan "Belki'de o var"

Kaan haklı olabilir'di ama işte anlayamıyorum bu kadar ileri gitmiş olabilir'mi bunu yapacak kadar vicdansız bir insana dönüşmüş olabilir'mi, olabilir benimki'de sorumu tabiki her şeyi yapabilir bu adam.
Kısa süre bir birimize baktık sonra Akif konuşmaya devam etti.

Akif  "Bu işe hiç girmemeliydi"

Doğru söylüyordu Akif bu işe girmemeliydi sonuçları düşünmeden girdi bu işe sonun'da ölüm bile olabilir...

Ben düşüncelere dalmıştım tam o sırada telefonum çaldı telefona bakınca araya'nın Ayli'nin peşinden gönderdiğim adam olduğunu anladım. Çok bekletmeden hemen açtım telefonu daha ben konuşmadan karşı taraftan ses geldi.
"Selam Esat" bu...bu sesi tanıyordum. Allah kahretsin tanıyorum ne işi vardı bunun, bu telefonun onda ne işi vardı. Sonra tekrardan bir ses yüksel'di
" Özledin'mi beni"

"Bu telefonun sen'de ne işi var"

"Bir kız var gazeteciy'miş onu misafir edelim dedik, adam'ın rahat durma'dı onu'da aldık."

Başka bir şey demesini beklemeden direk bahçeye çıktım adamları toplayıp arabaya bindim. Gide bileceği tüm mekanlara bakmamız gerekiyordu. Uyarmalıydım Aylin'i yada arkasından ben gitmeliydim. Salak gibi izin verdim tek gitmesine.

"Kaan daha hızlı kullan şu arabayı."

Kaan. " Napayım uçurayım'mı arabayı hem sen biraz sakin olsana"

"Sakin makin olamam ya öldürürse kızı"

Akif. " Biz ne güne duruyoruz lan burada."

Ben susunca onlar'da sustu umarım yetişebiliriz...

~Aylin'den Devam~

Gözlerimi açtığımda depodaydım galiba çünkü rutubet kokuyor'du yerde şişeler vardı salon büyüklüğünde bir yerdi cam yok karanlık ve soğuktu ortada bir sandalyeye bağlanmıştım bir'de masa vardı masanın üstünde değişik şeyler vardı işkence aleti gibi bir şey, laptop var'dı

Ne gelen var ne giden yanıma döndüm,dönmez olsaydım keşke benim gibi bir sandalyeye bağlanmış bir adam bir dakika ben bu yüzü hatırlıyorum
Esat'ın korumasıy'dı bu ne işi vardı bunun burada.

Yaralı kan kaybediyor

"Biri buraya baksın" bağırmaya başladım ama kimse gelmiyor biri yokmu burada adam ölüyor.
Sonra Yavaş yavaş adım sesleri gelmeye başladı kapı açıldı, ışık açıldı.

"Ne bağırıyorsun"

"Adam ölüyor."
Yüzüme aval aval bakıyor'du pislik.
"Ölüyor diyorum adam" tekrar cevap vermedi bir şey yapmadı. Sonra kapı tekrar açıldı içeri en az 15'e yakın adam girdi başlarında'da bir adam beni kim,niye kaçırmıştı.
Patron olduğunu düşündüğüm adam konuşmaya başladı.
"Vayy misafirimiz uyanmış tabi sen benim burada ne işim var diyorsun."

"Evet ne işim var benim burada"

"Sen daha neye bulaştığını bilmiyorsun"
Neyden bahsediyordu neye bulaşmıştım ben bir süre sustu idrak etmeye çalışıyorum neyin işine düştüm ben. Bu adamı tanımıyorum bile ben hem benle ne alakası var. Sonra konuşmaya devam etti. "Ben 217 çocuğun katliamını gerçekleşmesini sağlayan kişiyim"

Ne demişti doğrumu duymuştum. Vücudumun titremeye başladığını hissettim. Bir şeyler daha diyor ama algılayamıyordum.

"Korktun'mu" korkuyormuydum neyin işine düştüm ben karşımda'ki sandalye'de adam ölüyor karşımda'ki insan ben katilim diyor. Kahka attı evet pislik kahka attı ama ben tepki veremiyorum.

"Güzel'de kızsın ama yazık olacak"

"Ne saçmalıyorsun sen"

"Birazdan görürsün" dedi ve psikopatca gülümsedi. Eliyle adamlara bir şey gösterdi adamlar'da gidip bir şey açtılar büyük bir ekran geldi karşımıza ekranda'da Esat

"Esat süprizimi beğendiniz'mi" önce karşımda'ki adamı gösterdi daha sonra ekranı bana çevirdi ekranın bana dönmesi ile arkama bir adam geçti boynuma bıçak dayadı depoda'ki olan tüm adamlar silahını çıkardı o silahların hedefi bendim yönleri bana döndü.
Silahlar şuan umrum'da değil boynumda'ki bıçak canımı yakıyor.  Bıçağı boynuma daha'da bastır'dı bastırması ile ağzımdan bir inleme kaçtı karşıdan bir ses geldi.

"Lan derdin ne ise benle hallet şerefsiz."

Kahkaha attı adını bilmediğim adam sonra konuşmaya başladı.
"Değerlimi kız senin için"

"KARAN GEBERTİRİM SENİ KIZA ZARAR VERİRSEN ÖLDÜRÜRÜM SENİ"

"Eğer elinde'ki flaş'ı getirmezsen kızın sonu kardeşin gibi olur." Esat düşünmeden direk konuştu.

"Getirmiyorum lan flaş falan" bunu demesi ile bıçağı koluma sapladı ağzımdan bir çığlık kaçtı havada bir kurşun sesi yankılandı havaya sıkmıştı ama bir dahakinin hedefi ben olacaktım.

"Sen bilirsin Esat Arslan kız'a veda et çünkü onun bu depodan anca cesedi çıkar..."

Selam ben geldimm evet kesinlikle bol kaoslu bir bölümle karşınızdayım iyi okumalar.

KATLİAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin