...........PATRONİÇEM............22 BÖLÜM.................
İnce bir çizgiydi hayat. Kurallar, yasaklarla örülmüş, kızgın ateşte dövülerek zincirlere mahkum olmuş ve bir gıdım huzur için umut vermişti, yıkık dökük harabelere. Kocaman umutlar. Sonu görülmeyen ve büyük inançla geceyi gündüze katan kocaman umutlar. Tatlı heyecanlar.
Öyle ki sabah tatlı uykusundan kopup başka umutlara yelken açtıran küçük ama inancıyla yeşermiş, devlenmiş büyük umutlardı bunlar... Adı yoktu, kokusu limon çiçeği kadar keskin ve büyüleyiciydi. Rengi tozpembe renklerin en ışıltısı kadar berrak, saf ve duruydu. Her yanından hayat fışkırıyor, yüreklere inanç aşılıyordu. Görenler talihli ve şanslı insanlardı. Ya göremeyenler ise...
İşte onlar karanlığın içinde sesleri yok oluyordu. Tıpkı Calvin, gibi. Devin üstüne ağlayarak atlayan kızına bakarak yaptığı hatayı gözleriyle görmüş, taş kesmiş kalbi adeta burkulmuş şimdi yumruğunu sıkıyordu. Gizlendiği yerden çıkmak yerine çöp konteynerin dibine bir daha saklanmış yüzünü tıpkı bir katil gibi gizlemişti. Ambulansa taşınan iki adam ve etrafı didik didik arayan polisler gözden kaybolana kadar kaldı yerinde.
Ne büyük acı ki kalbi inançsız kalmış biri olarak, şu an umut edecek yarını olmayan bir adamdı. Kızı mutlaka oynadığı oyundan haberdar olmuştu, yoksa buraya neden gelecekti? Şimdi ölümüne nefret ediyor belki de karşı karşıya geldiklerinde yüzüne tükürmeyi düşünüyordu?
Konteynerlerin arkasına saklanan bir kedi gibi usulca çıkarak meydana dikildi Calvin! Aradan geçen saatin ekranına bakarken, yalnızlığın soğuk rüzgarında, bilinmez yerlere savruldu. Tıpkı bir vahşi gibiydi. Onun kadar acımasızdı. Bir o kadarda yaptığı hatadan pişman olacak yüreğe sahipti. Pişmanlığa götüren şey ise kızının akıttığı gözyaşları, bir hayalet gibi önüne dikilmiş ve yine de korkmadan sevdiği adama yürüyecek kadar gözünü karartmış olmasıydı. Gerçekten seviyordu gerçekten aşıktı.
***
Kim nerden bilirdi ki palyaçonun da bir kalp taşıdığını! Onu gülerek izlerken ağladığını nereden görebilirdi ki ? İşte Carmine'yi en iyi tanıtan söz, belki de buydu! Hassas ve en kıymetli tanıtımdı belki de!Dünyaca ünlü RTH'nin, göz bebeği yenilmez güçlü kadını ağlıyordu hastane köşelerinde. Hıçkırığı boğazını kesiyor canı kadar çok sevdiği adam için kalbi korkuyla atıyordu. Önünden koşturmayla gelip geçen insanlara bakmaktan beyni durmuş, dudakları tek insan için kıpırdanıyor ve yaşaması için durmadan dilinden dualar dökülüyordu. '' Tanrım lütfen! Yalvarırım, yalvarırım, bırakmasın beni!''
Beyaz renk demir koltuklara elleri titreyerek oturdu ve ağır gürültüyle kapanan ameliyat kapısına gözlerini dikince içten içe acıya gark oldu. '' Lüt-fen bırakma beni sevgi-lim! Se-ni seviyorum. Seni çok seviyorum!''
Hıçkırığa boğulan genç kadını bu amansız acının içinden omzuna dokunan iki el çıkardı. Teselli ederek yüzüne bakan gözlerin sahibi Kevin'di. '' İnancını yitirme. '' dedi gözleri dolarak. ''O seni bırakmaz! Seni ve kızını asla bırakamayacak kadar çok değer veriyor. Üstelik sizi seviyor. ''
''Biliyorum!'' dedi Carmine, kızarmış burnunu çekerek.'' O beni asla bırakmayacak. Ama yine de korkuyorum, elimde değil!''
'' Senin kadar bende korkuyorum.'' diye cevap veren Kevin, kadını omuzlarına şefkatle çekti. '' Çok üzgünüm. Yaşanan her şey için o kadar çok üzgünüm ki elimden hiçbir şey gelmiyor. En başında korktuğum şeylerle yüzleşti Alonzo. Babanın nefretini bir türlü çözemedim. Başta markası için yaptığını sandım ama sonra gözlerinde gördüğüm ateşten korktum. ''
Josh'u kullanan bir adamın kızını sarmak Kevin için farklı bir hava yansıtmıştı. Alonzo'yu kurtardıkları yerin kuytu köşelerinde Calvin, mutlaka saklanmış olmalıydı. Eğer Alonzo, ile abisinin hayatını pas geçip yanlarına gitseydi, bu adaletsizce olurdu. Polise bir şey dememişti fakat mutlaka sorguya çekilecekleri gün gibi ortadaydı. Beyin kanaması geçiren Alonzo, içerde ameliyata girmiş vücuduna inen soplarla haşat olmuş biçimde doktor gözetimine alınmıştı. Josh ise kolundan çıkarılması gereken kurşun için müdahalede bulunuluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PATRONİÇEM
Actionİkinci kez serüvene hazır mısınız? Güzeller güzeli üstelik güçlü bir kızdır Carmine Eldon! Onun karşısına iddia ile çıkan bir boksör Alonzo Hadwin'le ilklerini yaşayacak, nefreti ve öfkesiyle tanışacak. Ün'ün ve rekabetin sınırı olmadığı bir serüve...