Kavga ettiğim için kanayan elime pansuman yapıyordum. Konuştum "o çocuklar hangi sınıfta?" Dedim gergin bir ses tonuyla. "Yine mi döveceksin?" Dedi Krone sırıtarak. "Ha ha çok komik. Gidip müdüre söyleyeceğim".
"Olmaz" dedi Logard. "Neden?" Dedim şaşırarak. "O çocuklar daha kötü durumdalar çünkü" dedi bana bakarak "iyide onlar sataştılar" dedim ikna etmeye çalışırken. "Onlara vurmasaydın olabilirdi ama birinin çenesi birinin kaşı kanıyordu ve ufak bir sızıntı değildi".
Pes etmiş bir sesle "O zaman şu coğrafya işine bakalım" dedim "kitap nerede?" Dedim. "Sınıfta kaldı tenefüsteyiz sınıf boş olur sınıfa gidelim" dedi Draven. "Hadi" dedi Anya. "Tamam,hadi" dedim masadan kalkarken.
"Bu burasının coğrafi özellikleri ve hava durumu buda coğrafya kitabı" dedi Draven kitabı masaya koyarken. "Kütüphaneden diğer kitapları da getireceğim burada bekleyin Logard sen benimle gel" dedi Logard'a bakarken. Logard krem renkli sandalyesinden kalkarken "bizde biraz kitaba bakarız" dedi Anya.
Kapıdan çıkarken Draven durdu ve bize döndü "kavga etmeyin" dedi bana bakarken "sakın" dedi uyararak. "Tamam" dedim sırıtırken elimle tamam yaptım "sizde geç gelmeyin" dedim onu işaret ederek. "Tamam" dedi ve gitti.
"Şimdi" dedi Krone kitabın içindekiler bölümüne bakarken. "Evet sayfa 191 ülkelerin coğrafi özellikleri" dedi ve sayfayı açtı. Anya ve ben defterlerimizi çıkarmıştık bir yandan da Draven'ın yapmış olduğu listeye bakıyorduk.
"Evet bulunduğumuz yer bir ada ve genel olarak engebeli değil hatta hiç değil. Güneşli gün sayısı fazla kar ve yağmur yağışı az. " Dedim elindeki kağıdın arka sayfasına geçerken. "Buldum" dedi Krone zafer kazanmış bir ses tonuyla. "Evet,her şey uyuyor". "Nasıl yani" dedim şaşırarak "ama bu kadar kolay olmamalı,acaba o öğretmen bilmiyor mu?" Anya'ya baktım. "Olabilir,diğer öğretmenlerle pek anlaşamıyor ve müdürlede arası iyi değil"
Biz konuşurken nöbetçi öğrenci kapıda belirdi "burası tam bir okul gibi" dedim bıkkınlıkla. "Bilerek yapmışlardır" dedi Anya hafif kızgın bir sesle. Nöbetçi öğrenciye döndüm "ne için gelmiştin" bir süre düşündü "bir saniye" cebinden bir kağıt çıkardı "ee müdür Lyra'yı çağırıyor" dedi. "Benim,tamam geliyorum" dedim yerimden kalkarken. "Siz devam edin geleceğim".
Müdürün odasının kapısındaki öğrenciye sordum "müdür içeride mi?" Dedim kapıya yaklaşarak. "Evet seni bekliyor,gir" dedi geri çekilerek.
Odanın içerisine baktım. O çocuklar vardı. "Geç şöyle" dedi müdür çocuğun yanındaki boşluğu gösterirken. Geçtim. Yanımdaki çocuğu parmağıyla işaret etti. "Şu çocuğun halini görüyor musun? Daha ne kadar devam edecek bu hallerin?" Somurttum çocuğa baktım çenesine pansuman yapılmıştı. Kötü görünüyordu.
Konuşmak için ağzımı açtığımda. "Sus,ya şu çocuğun halini görüyor musun? Bir daha bu davranışları görürsem çok ağır bir ceza alırsın anladın mı?". Döndüm "evet,anladım" oda çok kalabalıktı. Sıcaktan bunalmış bir halde. "İyi de haksız olan onlar,ilk onlar sataştılar" dedim müdüre bakarken.
Derin bir nefes aldı. "Sen yaralandın mı?" Başımı iki yana salladım. "Peki o çocuklar yaralandımı". "Evet" dedim sırıtarak. "Yani haksız olan sen oluyorsun anladın mı?" . Çocuğa baktım sırıtıyordu. "Anladım" derken odadan çıkmaya yeltendim. "Bir süre gözüme gözükme!" Dedi bağırarak. Sonrasında "sizde çıkın" dediğini duydum.
Sert adımlarla yürürken arkamdan çocukların seslendiğini duydum. "Hey ,bir baksana". "Ne var?" Dedim sinirle dönerken. "Bu daha burada bitmedi,senin yüzünden takımdan kovulduk" dedi parmağını bana doğru sallayarak. "İyi yine sataşırsanız yine döverim" dedim alaycı bir tavırla yarasını gösterirken.
Döndüm arkamdan"bu daha bitmedi!" Diye bağırdığını duydum. Elimi kaldırdım. "İyi günler!"
Sınıfa çıktım. Draven ve Logard gelmişlerdi. "Müdür mü çağırdı" dedi Logard bana bakarken "evet, bide o çocuklar bu daha bitmedi hesabını soracağız senden gibisinden şeyler söylediler, müdürde kızdı biraz". "Ne yapacaktı başka" dedi Krone. Krone'a döndüm. "Sana ne oluyor!" dedim sinirle ve önüme döndüm. "Senin bu sinirin kime. Lyra suçlu olan sensin ve bana bağırmanın anlamı yok!" dedi sesini yükselterek.
Önümdeki masayı hızla ittim. Logard ve Draven hızla oturdukları yerden kalktılar. Krone'nun karşısına geçtim ve bağırarak konuştum. "Krone bana bak! Ben suçlu değilim anladın mı?" Dedim ve elimi kaldırdım. Elimi hareket ettiremeyince arkama döndüm. Logard. Kolumu bıraktı. "Yapma" dedi bana bakarken.
"İyi be ne haliniz varsa görün!" Dedim hızla sınıftan çıktım. Logard'ın sesini duydum "Lyra!" Aldırmadım.
Bahçede boş bir banka oturdum. "Spor salonuna gideyim bari" dedim kendi kendime. Bir top aldım ve filenin karşısına geçtim. Biraz kendi kendime servis, smaç falan çalıştım.
Kenara geçip oturdum. Diğer çocuklar geldi. Futbol oynamaya başladılar. Elimdeki topa baktım. Hızla topu alıp ayağa kalktım. Biraz diğer sınıftaki lerle oynadım. Sonra o çocuklardan biri geldi bir çocukla konuştu. Çocuklar işleri olduğunu söyleyip çıktılar.
Diğerleride çıkınca sadece ben ve o çocuklar kalmıştı. Sonra içeri biraz daha birileri geldi. Konuştu "sana bitmediğini söylemiştim,bizi hafife almayacaktın. Durdum. "Hadi çık geçeceğim" derken bir yandan geçmeye çalışıyordum. Her defasında biri önüme geçiyordu. Önüme geçen çocuğa baktım "çık" dedim sinirle. "Çık!" . Karnına bir yumruk attım. Hiçbir şey olmamış gibi önümde durmaya devam etti.
Yanından çıkmaya çalıştım. Çıkamadım. "Napacaksınız ha,beni mi döveceksininiz?" Dedim gülerken. O da güldü. "Jregon tut şunu" dedi. Kimse hareket etmeyince arkama baktım. Arkamdaki çocuk iki kolumdan sıkıca tuttu. "Bıraksana" derken tekme atmaya yeltendim. Dizimizin arkasına vurdu.
Durdum "napacaksın!" Dedim elimden geldiğince bağırarak. "Ben bir şey yapmayacağım" elini açtı parmağına taktığı anahtarları gördüm. "Spor salonunun anahtarları,vay adi pislik". "Ben bir şey yapmayacağım ama sen burada kalacaksın" dedi ve "sonra görüşürüz" dedi. Adı Jregon olan çocuk beni itince yere düştüm. "Hadi çocuklar" dedi arkasını döndüğünde"bir saniye" dedim kalkmaya çalışırken. Dizim acıyordu. Kalkamıyordum.
Kapıyı kilitlediğini duydum. Bağırdım "beni buradan çıkaracaksın! Hemen!" Dedim bağırarak. Etrafa baktım. Kimse yoktu. Bağırdım "kimse yok mu?!" Bağırmaklarım boşunaydı.
*Üç Saat Sonra*
"Lyra hala gelmedi" dedi Logard. "Dışarıdadır" diyerek yanıtladı Anya. "Dışarıda başka çocukları dövüyordur" dedi gülerek Krone. Logard'ın suratını görünce sustu.
Draven "ben gidip bakacağım" dedi oturduğu yerden kalkarken. "Neden ki" dedi Krone.
"Lyra geldiğinde anlatmıştıya hani çocuklar tehdit etmişler, futbol kulübündeler onlar çok kalabalıklar hızla adam toplayabilirler" dedi. "Olabilir bende geliyorum" dedi Logard "siz burada kalın". "Tamam dikkat edin" dedi Anya.
"Draven?" Dedi Logard. "Efendim". "Sence Lyra nerededir?" , "off,bilmiyorum birilerine soralım bence". Yoldan geçen bir çocuğu durdurdu. "Bir arkadaşımızı arıyoruzda uzun boylu siyah saçlı yeşil gözlü 10. Sınıflardan ilk şubede". Çocuk biraz düşündükten sonra "görmedim ama şurada yan sınıf var biraz önce beden dersleri vardı görmüş olabilirler" dedi. "Teşekkürler" diyerek çocuğun gösterdiği çocuklara baktı. "Hadi gel Logard". "Çocuklar bakar mısınız arkadaşımızı arıyoruzda siyah saçlı ve yeşil gözlü uzun boylu gördünüz mü?" . Çocuklar kendi aralarında konuştular. Sonrasında içlerinden biri konuştu.
"Az önce gördüm sanırım spor salonundaydı,sonra büyük sınıftan biri çıkmamızı öğretmenin çağırdığını söyledi, sonrasında nereye gitti bilmiyorum" . "Tamam çok teşekkürler" diyerek spor salonuna koştular.
Draven durdu. "Logard bak,o çocuklar". "Evet hadi çabuk gidelim". Spor salonunun kapısına geldiklerinde durdular. Logard öne çıktı ve kapıyı açmaya çalıştı. "Açılmıyor,kilitli". Kapıya vurmaya başladılar.
***
Gelen sesle irkildim. "Lyra orada mısın?!". Kalktım dizim sızlıyordu sekerek gittim. Buradayım. Kapının ortasındaki kare cama baktım. Dirseğime baktım sonra da toplara baktım. Sonra "kapının arkasından çekilin!". Dedim ve toplardan en sert olanını aldım.
"Camı kıracağım" dedim yüksek sesle. "Dikkatli ol" dediklerini duydum. Topu cama fırlattım. Camı kırmıştı ama sadece küçük bir çatlaktı, bir kolumla yüzümü kapattım ve dirseğimi cama geçirdim bu sefer cam kırılmıştı. Anlamlandıramdığım bir şekilde bana bakan Logard ve Draven'a döndüm"Buradan çıkmam için sandalye yada yüksek bir şey gerek" dedim. "Ben bakarım" dedi Logard ve soyunma odalarına bakmaya başladı.
"Lyra" dedi Draven. "O çocuklar mı seni buraya kilitlediler". Kapının kenarlarında kalan camları temizliyorken konuştum "evet".
"Buldum" dedi Logard elindeki minik sandalyeyi bana verirken. Sandalyeyi aldım kapının yanına koydum. Kapının kenarına tutunup diğer tarafa atladım.
"O çocuklar yapmışlar, müdüre gitmeliyiz" dedi Draven Logard'a. "Hayır" dedim. İkisi de bana döndü. "Neden?" Dediler bir ağızdan"Cezasını biz kesmeliyiz" dedim sinirle. "Hayır" dedi Logard ona döndüm "bu sefer haksız konuma düşemeyiz". "Tamam" dedim önden kapıyı açmaya giderken.
Kapının kolunun tuttum. "Açılmıyor" dedim kapıyı zorlarken. "Nasıl?" Dedi Logard,kapıyı açmaya çalışırken. "Kilitli" dedi Logard. "Nasıl?" Dedi Draven. "Biz girerken kapı açıktı ama". "Tabi ya" dedi Draven "Ne oldu?". "Girişte o çocuklar vardı. Onlar yapmıştır". "Bu kapıdaki cam çok küçük geçemeyiz de" dedim sinirle.
Kapıya vurmaya başladık. "Kimse yok mu?!" Dedim elimden geldiğince bağırarak. "Diğer odalara bakalım" dedim.
"Bu odalarda hiçbir şey yok" dedim. Kapıyı yumruklarken. "Kapıyı kırabilir miyiz acaba?" Dedim. "Hayır,o kadar da olmaz" dedi Logard bana bakarken. "Kimse duymaz" dedi Draven kenara otururken. "Buradan kurtulduk şimdide burada kilitli kaldık" dedim bende bir kenara otururken.
*Bir Saat Sonra*
"Kaç saat oldu?" Dedim Draven'a bakarken. Kolundaki saate bakıp "bir saat" dedi. "Öğretmenler fark etmiş midir acaba?" Dedi Logard. "Bence fark etmişlerdir" dedim.
"Ya Krone, Anya onlar fark etmişler midir?" Dedim ikisine bakarken. "Yalan söylemeyeceğim, Krone'un seni umursar gibi bir hali hiç yoktu Anya'yı bilemiyorum" dedi.
Kapının sesiyle yerimden sıçradım. "Kimse var mı?". "O çocuk" dedim Logard ve Draven'a bakarken. Kapının karşısına geçtim ve konuştum "bizi buradan çıkar hadi!" Dedim. "Ben sizi çıkaracaktım fakat şu lafından sonra o iş biraz yaş" dedi. Logard şuradaki sandalyelerden bir tane getirebilir misin?" Yerinden kalktı. "Tamam,getiriyorum"
"Al" dedi sandalyeyi bana verirken. Sandalyeye çıktım. "Sert bir şey lazım" dedim etrafa bakınırken. "Bu olur mu" dedi Logard elinde kalın ve ciltli bir kitap vardı. "Ver bakalım" dedim kitabı alırken. Kitabı tuttum. Kolumla yüzümü kapattım ve camı kırmaya çalıştım. "Sadece ufak bir çatlak" dedim umutsuzlukla.
"Tekrar dene" dedi Draven. Tekrar vurdum . Ufak bir delik açıldı ortasında. "Bana bak,bizi buradan hemen çıkar hadi!" Dedim o çocuğu görmeye çalışarak. Delik camın önüne geçti. "Biraz daha burada kalmanız gerekiyor" dedi sırıtarak.
"Yaklaşır mısın?" Dedim çocuğa bakarken. Yaklaştı. Elimi boşluktan geçirip saçını tuttum. "Bu camı kafanla kırmamı istemiyorsan bizi buradan çıkar!" Dedim.
"Lyra" dedi Draven. "Bir saniye" dedim çocuğun saçını daha sert tutarken. "Hadi!" Dedim çocuğa. Elindeki anahtarla kapıyı açmaya başladı. "Logard bakar mısın kapı açılmış mı?" Kalktı. "Açmış" dedi kızgınlıkla sevinç arasında bir ses tonuyla. Çocuğun saçını bıraktım.
"Hadi bu yerden kurtulalım" dedi Draven oturduğu yerden kalkarken. "Uzun süre buraya geleceğimi sanmıyorum" dedim sandalyeden inerken.
Çıktığımızda. Kapının önünde duran çocuğa baktım. "Ne istedin bizden!" Dedim üstüne yürürken. "Sana bizi hafife almayacağını söylemiştim" dedi sırıtarak. "Seni" "mahvedeceğim" dedim vurmaya kalkarken.
Logard önüme geçti. "Logard çık önümden" dedin bağırarak. "Hayır " dedi "daha fazla kaos olmasın" dedi bana bakarken. "Çık önümden!" Dedim Logard'ı iterken. Bu sefer Draven beni kolumdan tuttu. "Lyra hadi gidelim" dedi.
"Ama" dedim çocuğa bakarken. "Neyse ya" dedim sonra. "Evet hadi sende çık git hadi" dedi Draven.
Sınıfa çıktığımızda Krone yanıma geldi. "Lyra" dedi sonra derin bir nefes alıp. "İyi misin?" Dedi bana bakarken. Başımı salladım. "Bizde" dedi "seni beklerken baya bir bilgi edindik" dedi elime bir kaç kağıt verirken. "İyi yapmışsınız" dedim.
"Ama" dedim düşünürken. "O çocukları müdüre söyleyeceğim" dedim. "Kavgadansa böylesi daha iyidir" dedi Draven.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırılgan Kalpler
FantasíaCamdan kalbi olan beş arkadaşdık biz... O gün müdürün odasına gittiğimizde öğrendiğimiz üç şey oldu. Bir hepimiz farklı ülkelerin Kraliyet ailesindeniz. İki gerçek kalplerimizin yerine camdan,yapay bir kalp yerleştirmişler. Son olarak,kalplerimi...