jeon jungkook:
saat gecenin dördü.
sabaha az kaldı.
gün aydınlanırken en sevdiğim şey güneşin anbean değişen rengi ve bir de kuşların yeni yeni başlayan cıvıltısı pek tabii ki.
öyle neşeli sesler çıkartıyorlar ki bay kim,
sanırsınız dünya kusursuz bir güzelliğe sahip.
üzerinde yaşayan her canlı mutluluğu içinde taşıyormuş edasıyla yürüyor bütün düzen.fakat ben bozuk bir saatte olduğu gibi akrebin yelkovanda takılı kaldığı bir zaman dilimindeydim.
yeryüzünde geçen her saniye benim sonsuz döngüm olmuş.
size takılı kalmışım, gidemiyorum.bay kim,
bana bir arkadaşınızmışım gibi davrandığınız için teşekkür ederim.
artık eskisi gibi kısa muhabbetimiz de yok, daha fazlası var.
varlığınız ruhumu ısıtıyor,
hiç olmadığım kadar huzurlu bir adam oluyorum.
gönlüme sığdırmaya çalıştığım o küçücük odada sizi özenle koruyorum.
anılarımızı, sohbetlerimizi ve bana doğrulttuğunuz o güzel bakışları.
bal rengindeki saçlarınızın kokusu yanımdan geçtiğiniz her seferde kalbimi tekletiyor,
biliyor musunuz?bu sokak, mahalle, şehir veya ülke.
nereye gidersem gideyim sizin gibi birini asla bulamam.
irislerimiz birbirine değdiğinde tutulan dilim ve beynimi yerinden oynatan bu adamın benzerini dahi arasam da ömrüm boyunca bulmam mümkün değil.sizinle kitap okumak pek keyifliydi.
sayfalara göre mimiklerinizin değişimini görünce ister istemez benimkiler de değişti.
tatlı tatlı sevinmeleriniz ve şaşırışlarınız,
tam anlamıyla bana kalp krizi geçirtti.
dudaklarınızın aldığı şekilleri seyretmekten kendi kitabımı unuttum bir ara.
umarım telafi edebileceğim bir gün daha bahşedersiniz bana?sırf bunun için sıraya dizdiğim kitaplardan koca bir kütüphane oluşturdum.
bana ayırdığınız bir saat üzerinden okuduğum sayfa sayılarını hesaplarsam,
sanırım aldığım yirmi üç kitap bana vereceğiniz kırk iki yıla tekabül ediyor.
bana ömrünüzün yarısını bağışlayabilir misiniz?her hafta aynı sahil.
tek kitap.
uğruna kutsal kitapları gözden çıkaracağım adamla bir saat.
kabul etmeseniz de teklifim sonsuzluğu keşfedene kadar uzun bir süre geçerli olacak.(görüldü)
yüreğimin derin sızısı:
siz gerçekten gece kuşusunuz bay jeon.
bir de her sabah erkenden okula gidiyorsunuz.
hiç uyumuyor musunuz sahiden?jeon jungkook:
kusuruma bakmayın.
uykunuzdan ettim.
uyuyamıyorum.
gün içerisinde en fazla bir,
bilemediniz iki saat anca uyuyorum.yüreğimin derin sızısı:
çok sağlıksız.
doktora göründünüz mü?jeon jungkook:
hayır.
gerek de yok zaten.
ilaç kullanmak istemiyorum uyku için.yüreğimin derin sızısı:
bana neden sadece gece yarısından sonra yazıyorsunuz?jeon jungkook:
gece,
güvende hissettiğim nadide saatler.
gün içerisinde telefona pek baktığım yok.
hatta varlığını unutuyorum desem yeridir.
belli saatler size hasret duyduğum anlar oluyor.
öyle zamanlarda da gelip bir şeyler karalıyorum işte.yüreğimin derin sızısı:
anlıyorum.
birkaç haftadır sizi göremiyorum.
en son kitap okuduğumuz gün görmüştüm.
bir problem yok değil mi?jeon jungkook:
hayır, bir problemim yok.
yoğunsunuz.
denk gelmemişizdir bay kim.yüreğimin derin sızısı:
neden o yirmi üç kitabı gelip benden almadınız?
bu sayede size birkaç kitap da önermiş olurdum.
sohbet ederken az çok zevkinizi çözmüş oldum.jeon jungkook:
bu aralar sizin oraya pek gelemiyorum.
babam farklı bir kitapçıya gitmem konusunda ısrarcı.
yanlış anlamayın,
onun istediği kitaplar sizde yokmuş.
o sebeple gidiyorum yani.
yoksa her zaman ilk adresim sizsiniz.yüreğimin derin sızısı:
önceden çizgi romanlarınız için gelip adınızı yazdırırdınız direkt.
bir süredir bunu yapmadığınız için boşluğa düştüm sanırım.
alışkanlık olmuş her hafta sizi rafların arasında kitap karıştırırken görmek.jeon jungkook:
aradığımı hep sizde buldum.(görüldü)
jeon jungkook:
ve bu güzel hissettiriyor.yüreğimin derin sızısı:
yarın okul çıkışı vaktiniz var mı?jeon jungkook:
size her zaman.
sormanıza bile gerek yok.yüreğimin derin sızısı:
siz söylemeyi bırakalı,
takip ettiğiniz çizgi roman sayıları bayağı birikti elimde.jeon jungkook:
benim için ayırıp
biriktirdiniz mi bunca zaman?yüreğimin derin sızısı:
çok beğeniyordunuz.
mutlaka takip etmek istersiniz diye düşündüm.
piyasada hemen tükeniyor.
sonrasında bulmanız zor olurdu.jeon jungkook:
öyle güzelsiniz ki,
aklımı kaybediyorum gerçekten.
çok müteşekkirim.
mutlaka geleceğim.yüreğimin derin sızısı:
bay jeon.
çiçekler için sağ olun.jeon jungkook:
sizi keyiflendiriyorsa,
görevini yerine getirmiştir.yüreğimin derin sızısı:
uğurlu çiçeklerimi her gün kapıya asmanız gerçekten büyük incelik.
ama zahmet etmeyin lütfen.
gören olabilir.jeon jungkook:
kimsenin ortalıkta olmadığı saatlerde kapınıza uğruyorum.
daha güneş bile doğmamışken,
kediler dahil sokaktaki her varlık sessiz uykusundayken geliyorum ıssız sokağınıza.
kötü duruma düşmenize sebep olacak bir şeyi asla yapmam.
buna cesaret bile etmem.ben sadece,
size anca bunları yapabiliyorum bay kim.
içimde tutamadığım şeyler için bir çiçekten medet umuyorum.
etrafta size ulu orta bile bakamıyorum.
gölgeniz olmak yetiyor.
ama rahatsızsanız bunu her an kesebilirim.
benim önceliğim hep sizsiniz.yüreğimin derin sızısı:
sizin beni bu kadar sevmeniz için ne yaptım hiç bilmiyorum ama acı çekmeniz hoşlandığım bir durum değil.
çünkü sizin de dediğiniz gibi güzel bir muhabbetimiz var.aramızdaki o üç yaşlık mesafeyi sizinleyken hiç sezmiyorum.
yanımdayken benden bile daha olgun birine dönüşüyorsunuz.
bu sebeple içinde olduğunuz durumu gayet farkında olduğunuzu düşünüyorum.jeon jungkook:
endişeniz olmasın.
ben sınırımı her zaman bilirim.
özellikle mevzu bahis sizseniz,
acabasını bile düşünmem.
benden yana tasalanmayın bay kim.
yarın okul çıkışında geleceğim.
iyi geceler diliyorum.(görüldü)
jeon jungkook:
ben bugün de,
her şeyinizle sizi seviyorum.yüreğimin derin sızısı:
iyi geceler.
tatlı rüyalar bay jeon.(iletildi)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
bu çok yanlış, bay jeon.
Fanfiction[tamamlandı.] jeon jungkook sevmeyi ve yaşamayı kim taehyung uğruna öğrenmişti. @wwtgww.