bu çok yanlış, bay jeon.

26.

jungkook:
uyandın mı?

taehyung:
uyuyamadım ki.
işe geldim mecbur.
eve gitmeyi bekliyorum.
uykusuzluktan bayılmak üzereyim.
sen ne yaptın?

jungkook:
okuldayım.
derslerde biraz sızdım ancak benim de bir hayli uykum var.
dün gece soğuk almış mısın?
hasta değilsin,
değil mi?

taehyung:
hayır, meraklanma.
iyiyim ben.
zaten ceketin bende kaldı.
sıcacık tutuyor.
çıkarmadım hiç.
çok güzel kokuyor|

jungkook:
sevindim işe yaramasına.

taehyung:
ne kadar uyudum dün,
biliyor musun?

jungkook:
iki saat anca vardır.
kaldırmaya çalıştım fakat çok güzel uyuyordun, hiç oralı olmadın.
üşürsün diye korktum bayağı.
tanrıya şükür üşümemişsin.

taehyung:
sen yanımdayken üşümem mümkün mü?

(görüldü)

taehyung:
her şeyi benden daha çok düşünüyorsun ya.
ona güveniyorum.

jungkook:
senin sorumluluğunu almak benim için karşı konulamaz bir lütuf.
hiçbir şikayetimin olmadığına emin olabilirsin, taehyung.

taehyung:
şüphem yok|
sen uyuyabildin mi dün gece?

jungkook:
hayır.
önümde böylesine güzel uyurken sen nasıl uyurdum|
saatlerce izlemiş olsam da yetmedin taehyung|
doymuyor aşık gönlüm|

taehyung:
okuldan çıkar çıkmaz eve gidip hemen uyu,
tamam mı?

jungkook:
yok.
öncesinde uğrayacağım bir yer var.

taehyung:
neresi?

jungkook:
senin yanın tabii ki.
yüzünü görmeden eve gitmek istemiyorum.
huzurla uyuyabilmek için bir doz taehyung almak şart.

taehyung:
gel bende uyu istersen.

(görüldü)

jungkook:
tanrım|
sanki ilişki yaşıyormuşuz gibi|
sürekli onu görme isteğim öylesine baskın ki üzerine atlamamak için zor duruyorum|
nasıl yani?

taehyung:
daha önce yapmadığın şey mi?
neden bu kadar şaşırdın?

jungkook:
önceki bir tık zorunluluktan sayılırdı.
yardımcı olmak istedin bana.
ondan çağırdın evine.
şu an keyfi.

taehyung:
uyuyacağız sadece.
evde seni rahatsız ederler diye söyledim.
tabii,
benim evimde rahat olmayacaksan söylemekten çekinme jungkook.

jungkook:
sence böylesi mümkün mü?
senin evinden bahsediyoruz.
sana dair her şey benim için rahatlığın birebir tanımı taehyung.

taehyung:
öyleyse çekinme benden.

jungkook:
çekinmiyorum.
dün çok konuşamadığım için kusura bakma.
sadece senin yanında olmak bile ruhuma günlerdir tadamadığım huzuru kolayca verdi.
mayıştım ve sonuna kadar anın kıymetini bilmek istedim.
anlıyorsun beni,
değil mi?

taehyung:
jungkook,
açıklama yapmana gerek yok.
ne hissediyorsan onu gözlerinde görebiliyordum zaten.

seni anlıyorum.
görüyorum ve duyuyorum.
yaşadığın şeyler bana uzak bir yerde gerçekleşmiyor.
yani,
farklı bir dünyadaymış gibi hissetme.