°Kırmızı gül°

44 31 8
                                    

Kapının çalması ile yerimden kalktım. Kim gelmişti ki? Dün eve gelmiştim, sabah geç kalmıştım ama 11 di saat şimdi ise 12. Bu saatte,bide bizim eve kim gelmişti?
Kapıyı açtığımda karşımda,elinde bir gül demeti ile Gece yi gördüm. Eh yuh artık! Dünden sonra bu neydi?
Ona öcü görmüş gibi bakarken yanılmıyordum zaten öcüydü!
"Asırlar geçsin,mevsimler. Yapraklar dökülsün, ağaçlardan, bulutlar yağmurlar yağdırsın. Mezarda bile kalbim senin. Affet beni, Yıldız Tanrıçası?"
Yüzüne tokatı çaktım ve kapıyı kapattım.

Bir dakika,

Ne yaptım ben! Ay acımış mıydı acaba? Ama yaptıklarına değmişti. Değmiş miydi?
Düşüncelerimden sıyrılmak için kapının arkasına yaslandım ve derin nefesler aldım. Ardından geri kapıyı açtım.
"İyi misin?" Diye sordum mahcup bir sesle.
"Affedersen evet." Neden herşeyi kendi çıkarlarına ekliyordu ki?
"Of,tamam."
Cevabımla elimden tutup dışarıya çekti beni. Merdivenlerden inerken elimi çektim.
"Düşeceğiz!"
"Sana düştüm zaten. " gözlerimi koskocaman açtım. İltifat günümüydü bugün?!

Sahile geldiğimizde oturduk. Elimde hâlâ elime tokuşturduğu çiçekler vardı. Yani kırmızı güller.
Elimi tuttu ve kendine çevirdi. Merdivenlerden daha fazla atıyordu. Ne oluyordu?Neydi bu samimiliği?
"Gözlerin dünyayı andırıyor, gülüşün güneşi.
Kalbin bana ait olsun,
Çıkar mısın benimle Yıldız Tanrıçası?"
Dünya durmuştu. O güzel dudaklarından hangi kelimeler çıkmıştı böyle? Ne demiştin sen kalbimin sahibi?
Neler demiştin? Cevabım sana her zaman evet, sensen bu soruyu soran evet.
"Evet, kalbimin sahibi. Artık kalbim senin."
...
"Kızım sende mi bıraktın beni? Benden habersiz nasıl yaparsın...?"
"Baba, tamam." Onu sakinleştirmeye çalışıyordum ama babam hâlâ dizlerine vuruyordu. Bu kadar da abartamazdı!
"Bırak beni!" Diye hafifçe itti beni. Hata yapmıştım. Kalbimi dinlemeliydim. Ne kadar haklı olsamda o kadar haksızdım.
Düşünmeliyiz demeliydim ve babamdan nasihat almalıydım. Gece ye döndüğümde babama bakıyordu. Ancak gözleri fal taşı kadar açılmıştı.
"Kızım sen üzüldündün mü? Şaka yapıyorum gel." Diyen babama sıkı bir sarılma ile karşılık verdim. Ayrıldığımız da,
"Bebek rolünden çıkıyorum ve yaz bitmeden bir denize gidelim diyorum." Denize gitmek fena olmazdı. Peki benim olayları hemen değiştirme yeteneğime ne demeliydi? Hihihihi.
"Yarın gidelim kızım. Geç oldu. Yeni sevgilinide alırız yanımıza hem." Gece ye kınar bir bakış attım o ise sinsi sinsi gülüyordu.
"Alırız yeni sevgilimize yanımıza. Tabi tabi."
-----------------------------------------
Hihi: Biraz sinsi gibi biraz da "ışkım pırt yıptım" tarzı bir gülüş.
Ben sinsilik anlamında kullandım :).

Çiçeklerimiz! Her şeyi başlatan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çiçeklerimiz! Her şeyi başlatan. İhihi.

NİGHT of the STARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin