🐈14.Bölüm

3.8K 181 10
                                    

HEYOOO BEN GELDİM

İYİ AKŞAMLAR,İYİ GECELER VE GÜNAYDINLARRR🤗


İyi okumalaar😘

"Efendim" dedi heyecanla doktor.Anlındaki terleri sildi elinin tersiyle.Korkuyordu karşısındaki adamdan Bugün bu eşleşmeyi bulamamış olsaydı başarısızlığından dolayı ölecekti.

Ama o çok çalışmalası sonucunda başarı elde etmisti.Bu sefer başarmanın verdiği gururla yılanın karşısına çıkabilmişti.

"Bana verdiğiniz DNA örneği Asaf alacanın
DNA'sı ile uyuşuyor aradağımız kan,bu örneğe göre gen birleşimini onaylıyor durumda."

Yılan doktorun verdiği cevapla "Güzeel!" Gözlerindeki parıltı çok mutlu olduğunu belli eder nitelikteydi. "Çalışmalara devam edin bu işi hız kesmeden bitirelim.Artık özgürlüğüme kavuşmam için hiçbir engel kalmadı" kahkahası bütün tesiste yankılandı.

"Peki efendim,ama kan için deneğin burada olması gerekiyor sakıncası yoksa ne zaman burada olur?üzerinde çalışmalar yapmak gerekiyor" Yılan düşünceli gözlerle doktora baktı.

"Merak etme en kısa zamanda onu sana getireceğim." dedi sakin ama korkutucu bir sesle.

Yılan tesisten çıkmış büyük bir mutlulukla arabasına binmişti.Araba hareket ederken
Telefonunu kulağına götürdü. karşı taraf hemen açmıştı.

"Harekete geçiyoruz,kızı evden çıktığı anda takibe alın !" demiş ve karşı tarafın ne söyleyeceğini dinlemeden kapatmıştı.

Sonunda yıllardır yaptığı çalışmalar kamar'ın sonunu getirmeye yeterdi.Artık onunda babası gibi dönüstüğünü biliyordu.
Şaşırmıştı doğrusu bu beklediği bir şeydi.
sadece teyit ettirmek emin olmak istemişti.

Kamar'ın yanında çalışan muhpiri sayesinde parmak izi ve saç tellerini alabilmiş ve babası gibi kamarın da aynı genlere sahip olduğunu öğrenmişti.

Ne olursa olsun sonunda ölümler bile olsa
özgürlük için attığı adımlar onu başarıya ulaştıracaktı.

Asel

Kış sert haliyle kapımıza dayanmıştı.Yine yağmur yağıyordu, minik minik yağan yağmur damlalarının pencereyi camına değerken çıkardığı sesi duyabiliyordum.

Gözlerim kapalıydı.Bulunduğum yer çok sessizdi.Başımdaki ağrı uyandığımdan beri
benimleydi.Elimi kaldırıp avucumu anlıma bastırdım.Başım fena halde ağrıyordu.

İçerden sesler geliyordu ama bulunduğum oda olmalı ki sesler boğuk ve cılızdı.Saat kaç olmuştu bilmiyorum ama öğle vaktine
yaklaştığımız kesindi.Tahminim o yöndeydi,pencereden dışarı baktığımda
göktüzü grimsi olduğu için sanki yeni yeni karamaya başladığının havasını veriyordu.Ama gerçek öyle değildi.Gün benim için daha başlamamıştı bile.

Üstümde dünden Kalan bordo elbisem vardı hâlâ.Sahi dün gece ne olmuştu.En son pars'ın yanımdan ayrıldığını hatırlamıyordum gerisi yoktu.Ve şuan ne hikmetse onun odasında uyanıyordum.
Unutkanlık mı başlamıştı acaba bende?

Gözlerimi kapatıp kendime gelmeye calıştım.Uyandıgımda beri baş ağrım benimleydi.Düşündükce başım daha çok ağrıyordu.

Gözlerimi açtım ve odada bulunan banyoya attım kendimi.Aynadaki kendimle göz göze geldiğimde kendi benliğimi tanıyamamıştım.Sahi eski Asel böyle birimiydi?Biri için giyinir süslenir miydi?değişiyordum ve bu bir adam için oluyordu.

BAL ÇİÇEĞİ +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin