pişşşşt napıyonuz😜
Keyifler nasıl?
Bu bölüm yüzünde tebessüm oluşturur umarım.Ben yazarken jokere dönmüştüm de hdjdjdnbdjd
Neyse Yeni bölümle yine karşınızdayız efenim iyi okumalar😊
Değişiyordum.Evet çok değişiyordum o hayatıma girdiginden beri hayatımın büyük bir kısmının isleyişini bile degiştirmisti bana göre.
Evden işe işten eve idi benim günlerim.
Şimdi ise pars beni her seferinde bir yere götürüyor hayatımdan zevk almam için çaba sarfediyordu.
Bugün gelip bana bu elbiseyi giyeceksin deselerdi onları terslerdim.Yolda sadece vitrinlerde görür bir kaç dakika bakar sonra yoluma devam ederdim.Hayat çok garipti.Ben asla yaşayamam dediğim şeyleri bir bir yaşıyor bundan da en ufak bir yanlış görmüyordum.
Ve şuan Pars'ın aldığı siyah askılı bir elbiseyi giymiş arka fermuarını çekmeye çalışıyordum. makyajımı sadelikten yana kullanmış saçlarımı dağınık bir topuz yapmıştım. herşeyimin sade olması beni rahatlatıyordu.Elbisenin içinde bambaşka bir asel vardı.Güçlü götünüyordum.Ama içim hep korkak bir kız çocuğuydu.Ya güçlü olmak isteseydi o küçük kız, o zaman değisir miydi hayatımda onca şey?Bunu ben ve içimdeki ürkek kücük kız hazır olduğunda öğrenecektim.
Çekmeye calıstığım Fermuarda Bir sorun vardı.Elbisenin fermuarı beni çok zorluyordu arkama uzanabilmiştim ama çekemiyordum.Olmuyordu bir türlü
Odamın kapısı iki kez tıklatıldı.
"Asel iyi misin?" kapıdan duyduğum boğuk sesiyle konuşuyordu pars.
"İ-iyiyim" çekiştiriyordum ama yukarı çıkmıyordu.Takılacak zamanı bulmuştu.
"offf"diye yakındım kendi kendime
Tekrar kolumu arkaya uzatıp fermuarı çekmeye çalıştığım sırada koluma bir ağrı girmiş acıdan dudaklarımın arasından sesli bir inleme çıkmıştı.
O anda kapıda hızla açılmıştı.
Daha çok kapı zorlanarak açıldı da diyebilirdim.Pars Paldır küldür odaya dalmıştı.
Etrafı taradı ilk önce sonra bana baktı ayaklarımdan yüzüme gelene kadar süzmüştü beni.Birşeyim olmadığına kanaat getirince yanıma yaklaştı iki adımda.Önüne gelen saçlarını düzeltip kendine çeki düzen verdi.
"Neydi o sesler? sen neden kıpkırmızısın Asel?" kırmızı olduğumu söyleyince anlayabilmiştim. Elim yanaklarıma gitti
"şey aslında elbisemin fermuarı takılmış da kapatamıyorum"dedim utançla.
"Ah, anlıyorum...... yardım ister misin?"kafamı salladığımda yanıma daha çok yaklaştı ve omuzlarımdan tutarak arkamı dönmemi sağladı.
fermuarı çektiği sırada parmakları belime sürtünmüş ve belimin yay gibi gerilmesine
neden olmustu..Nefes alışverişlerim hızlanmıştı.Kalp atışlarım beynimin içinde yankılanıyordu.
Böyle giderse ciğerlerim iflas edecekti.
elbisemi sıkıca tuttum,kenarını çok sıktığım için buruşmuştu.Ama bu şuan dikkate alacağım bir şey değildi.
"Gerçekten çok sıkışmış,fermuarın ucu çok küçük olduğu için çekememişsin"biraz daha zorladıktan sonra çekmiş"İşte,oldu"
dedikten sonra yeniden önüme geçmişti.
"Elbisen Çok yakışmış" elini ensesine atarak söylemişti bunu.Onun her zamanki gibi siyah takımı üzerindeydi.farklı olarak Beyaz renkte bir Cep mendili takmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAL ÇİÇEĞİ +18
FantasíaGece yarısı sokakta karşısına çıkan evsiz bir kediyi evine alan bir kız en fazla kediyle ne yaşayabilirdi? "ben aslında evine aldığın kediyim, " gerçekten benimle alay ediyor olmalıydı bunun başka açıklaması olamazdı. tanımadığım bir adam karşıma g...
