a melody and line for you tonight

143 8 4
                                    

Güzeller güzelim,

Birkaç saat önce formamı teslim ettim. Bilmiyorum, bu hissi 3 yıldır yaşıyorum ama her seferinde sonuncusuymuş gibi geliyor. Bir yıl daha bitti, yaz çoktan burada ve yıl içindeki bütün zorluklar, bütün söylenmelerim sanki sadece ufacık şeylermiş de ben onları büyüte büyüte gözümün önünü göremez hale gelmişim gibi. Şimdi dönüp baktığımda ise saniyeler içinde geçip gidiyorlar gözümün önünden. Bitsin artık diye kendi kendime yalvardığım günler toplayınca 1 dakikayı bulmuyor. Kendime kızdığım anlar da oluyor, hala arkasında durduğum taraflarım da. Bir şey var sadece; bunların hepsinden çok daha uzun, doğrusu asla bitmeyen bir anı. Aralarından en güzeli; gerçeklere sığdıramadığım, hayallerden çok daha büyülü olanı. Daha düz bir dille, seninle geçen her an.

Ah Maya, seni nasıl özledim.

Bu mektup düzeni... Başta garipsesem de sanırım yavaştan oturuyor. Beni yanlış anlama, asla rahatsız değilim ve sana söylemiştim, burada, benimle olduğun sürece duman yolunu bile çözerim. Sana gelince, kelimelerle aran her zaman daha iyiydi. Belki bana karşı yıllardır hiç yapmadığın kadar güzel ifadeler seçiyorsun kalemi her eline aldığında, ve her satırına da apayrı içim gidiyor. Sen kendini istediğin gibi ifade edebildiğin sürece her yolun gideri varmış gibi geliyor, ama sesine de hasret bırakıyorsun beni.

Son mektubunda beni görmek istediğinden bahsetmiştin, aslında çaktırmadığını sansan da hepsinde bahsediyorsun ama bu sefer kelimesi kelimesine dile getirmen hiç olmadığı kadar heyecanlandırdı beni. Seni özlüyorum, okul zamanı kollarımın arası sanki en huzurlu yerinmiş gibi uyuyuşunu özlüyorum. Sabahları evinin önünde soğuktan titremene rağmen mutlu mutlu beni bekleyişini özlüyorum. Yaptığım en aptalca şakalara bile gülüşünü, dünyanın en güzel elalarını özlüyorum.

En dayanılmaz anlarda; sabahları bazen yolu uzatıp bazense geceleri yürüyüşe çıktığımda evinin önünden geçerken buluyordum kendimi. Ve kötü haber, geçen gün okul dönüşü uğradığımda sanki senin gittiğini anlamış gibi binayı gözümün önünde yıktılar. Kaldırıma oturup izledim sadece. Deli gibi kalkıp o kırılan tuğlaları teker teker birleştirmek geldi içimden, ama sen yoksun işte. Burada bir bina olsa da, burası bomboş bir araziye dönse de sen yoksun. Oturup izledim bende. Kalktığımda hava kararmıştı.

Nasıl gidiyor diye sormamdan nefret ettiğini biliyorum. Ama sen de seni nasıl merak ettiğimi biliyorsun bu yüzden güzel bir cevap alacağım umuduyla soruyorum bu soruyu. İniş ve çıkışlar olmadıkça, aldığımız nefesler daralıp ferahlamadıkça yaşamak diyemeyiz bu hayata. Bu tür şeyler bize canlı olduğumuzu hissettirir; gereğinde uçuruma iter, gereğinde uçurumdan kurtaran oldurur. Senden içinde onlarca 'iyiyim' yazan yalanlarla dolu bir mektup beklemiyorum, demek istediğim. Ve her an iyi hissetmek zorunda olduğunu düşünmeni de hiç istemiyorum. Bana sadece kendini anlatsan dünyalara bedel Maya'm. Ben seni dinlemeyip de gidip dağı taşı mı dinleyeyim, onların derdine mi çare arayayım?

Dünyanın en yakışıklı, en iyi kalpli, en nazik ve en düşünceli insanı, yani sevgilin haricinde merak ettiklerin var mı bilmiyorum, ama burada herkesin iyi olduğunu söyleyebilirim. Bizim iletişimde olduğumuzu anlamayıp sana ulaşmaya çalışmasınlar diye arkadaşlarına hiçbir şey söylememi istemiyorsun. Senin aklından geçenler benimkinden 10 kere geçiyor ve yemin ederim anlıyorum da hepsini. Sadece, birkaç gün önce yine ikisi gelip seni sordu ve yine bilmiyorum dediğim anda hayatlarını karartmışım gibi yüzleri düştü. Bencil demiyorum sana, ama Mingi en azından iyi olduğunun bile haberini vermese sanırım onu gördüğüm ilk yerde bazı organlarının yerini değiştirirdim. Bunu bi' düşün, olur mu güzelliğim?

Sana söylemiştim, söylemeyi de bırakacağımı asla düşünmüyorum. Seni en çok ben seviyorum. Bu evrende benden kilometrelerce uzakta olan Maya, diğerinde kollarımda uyuyor ve dünyanın en mutlu insanı. Belki başka bir tanesinde de 70 yaşına geldiği halde hala dünyalar güzeli olup yanımdaki sandalyede sallanıyordur, kim bilir?

Seni seviyorum. Yaşadığımız her evrende de en çok seni seveceğim.

Yunho.

Bu arada,

Haftaya Avustralya'ya geliyorum.











AŞK ADAMI YALNIZ BIRAKACAĞIMI MI SANDINIZZZZ BOK BIRAKIRIM❤️

şaka bir yana eğer bu ikisi hakkında kafanızda soru işareti kaldıysa diye, kendim de çok isteyerek böyle bir şeyle geldim. umarım hoşunuza gitmiştir <3

öpücükleri silme, ateez (yarı texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin