13

423 30 7
                                    


Bu gün attığım ikinci bölüme hoş geldinizz

Medya: Alev (Poyraz'ın ablası)


.

.

.

Ağlamaktan kızaran gözlerime baktım. Neden ağlıyordum lan ben? Bu çocuğa iki ayda bu kadar bağlanmış olamazdım.  Ben aşktan korkan bir insan değildim. Hayatımda ne birinden hoşlandım nede aşık oldum. Poyraz'la tanışınca belki ilk aşk duygusunu onunla tadacağım diye düşündüm. Geceleri hayaller kuruyor, sabah ona mesaj yazıp hayallerime yaklaşıyordum. Sonra o pislik hepsinin içine etti. Güzelim lafını bana söyleyince çok mutlu olmuştum. Hatta ayrıldıktan sonra atmak için komik bir çıkartma bile tasarlamıştım.

Kapı çalınca gözlerimi sildim ve ayağa kalktım. Kapıyı açtığımda benimkiler tam ekip karşımdaydı. Buse birden boynuma sarıldı.

''Ağlama şapşal.'' Bende ona sarıldım. Gözlerim Baran'ı buldu. 

''Seni böyle ağlatanı ben si-'' Ağzını sıvazladı ve gelip bana sarıldı.

''Ben sana dedim bu seni üzer diye güzelim.''  Güzelim deme anısı var. Ne diyorum lan ben? İçeriye girdiler ve koltuklara oturduk. Ben hala arada ağlıyordum sonra Anıl, Aydın ve Ata'nın taklitlerine gülüyordum. İki saattir Winx taklidi yapıyorlardı.

''Bir şey yazdı mı sana?'' Hayır anlamında başımı salladım. 

Kapı zili çaldı. Aydın koşarak kapıyı açtı. Gelen ses Poyraz'ın ablasının sesiydi. İçeri girdiğinde gözlerimiz buluştu. Elindekileri yere bırakıp bana sarıldı. Saçlarımı okşarken bende kollarımı ona sardım. Gerçekten bir abla gibiydi.

''İyi misin?'' Kafamı salladım. İç çekti.

''Size her şeyi anlatacağım ama bunu bildiğinizi Poyraz'a söylemenizi istemiyorum.''

''Anlatacaklarına bağlı.'' Aydın'a baktım. Her ne kadar Alev'den etkilenmiş olsa da bana olan sevgisi ve Poyraz'a olan kini daha büyüktü.

''Poyraz on beş yaşlarındayken hiç arkadaşı olmayan, sessiz sakin ve şuan ki gibi oyun bağımlısı olan bir çocuktu. Kimse onu sevmez, saymaz ve görmezdi. Bir gün kapımızı genç bir kız çaldı. Poyraz'dan bir yaş büyük olan bir kız. Şaşırmıştım çünkü Poyraz'la arkadaş olduğunu söylemişti. Ailecek mutlu olmuştuk, Poyraz'ın arkadaşının olması ona çok iyi gelebilirdi. Bir yıl geçti ve Poyraz o kızla sevgili olduğunu açıkladı bize. Bu bizi daha çok mutlu etmişti. Bizim ucube Poyraz'ımız sevgili yapmıştı. Yıllar geçti ve Poyraz yirmi yaşına ayak bastı. Koca beş yılı o kızla geçmişti. Beraber büyümüşlerdi. Poyraz doğum gününde aldatıldığını öğrendi. Öğrenmedi kendi gözleriyle gördü. Fakat ona olan sevgisi yüzünden onu affetti. Aldatma olayı tam beş kez tekrarlandı ve benim salak kardeşim her defasında o aptalı affetti. Kızı defalarca kıstırıp dövdüm. Evet, dövdüm. Hak ediyordu. Sonuçta söz konusu kardeşimdi. Yirmi iki yaşına gelince Poyraz bu kızdan vaz geçti. Sevgisi yok oldu. Fakat kız her defasında bundan özür diledi. Poyraz tabi ki bu sefer affetmedi, onu süründürdü. Kızla iletişimini kestikten iki ay sonra kız trafik kazasıyla öldü. Bu Poyraz'ı nedense yıktı. param parça etti. Mezarında da sesli bir şekilde kimseye aşık olmayacağına dair söz verdi. 

Ama sonra seninle tanıştı. Bize sürekli senden bahsetti. İlk kavganızda hatta. Senden özür dileyebilmek için 42 numaralı otobüse defalarca bindi. Bazen sabah biniyor akşam iniyordu. Seni bulabilmek için. İki ay aşık olabilmek için çok kısa ama birine bağlanabilmek için yeterli bir zaman dilimidir. Ama o sana aşık olma yolundaydı. Bu onu korkuttu. Sende dün o soruyu sorunca sözü yüzüne vuruldu adeta.''

Sessizliğe gömülmüştük. Nutkumuz tutulmuştu. Bu nasıl bir hikayeydi. Onu defalarca aldatan biri için mi beni bu kadar üzmüştü? 

Herkes evlerine dağılınca bende yatağıma uzandım. Ata aslında dışarıya çıkacaktı ama beni yalnız bırakmak istemediği için salonda televizyon izliyordu. Gözlerim kapanacakken bir mesaj sesi geldi. Heyecanla telefonu açtım. Bu Poyraz'dı.

AsilGibiPoyraz: Asena...

AsilGibiPoyraz: Biliyorum. Kızgınsın, kırgınsın. Her şeyi berbat ettim. Belki gün sonunda aramız daha iyi bir seviyeye çıkabilirdi ama buna izin veremezdim.

AsilGibiPoyraz: Sana o lafı söylerken düşünmedim. Düşünemedim.

AsilGibiPoyraz: Kalbimden geçtiği şekilde hitap etmek istedim.

AsilGibiPoyraz: Ama hata yaptım. Ben kendime bir söz verdim Asena.

AsilGibiPoyraz: Kendime ve bir başkasına.

AsilGibiPoyraz: Seni otobüste gördüğüm anda boşlukta kayboldum adeta.

AsilGibiPoyraz: Sonra sen beni buldun. Kendimi senden uzak tuttum ama o kampta o gece kendimi tutamadım.

AsilGibiPoyraz: Ben çok korktum

Cevabını bilmeme rağmen o soruyu sordum.

AsenannMI? Çevrim içi.

AsenannMI? yazıyor...

AsenannMI?: Neyden korktun Poyraz?

AsenannMI?: Ne yaptım da korktun?

AsenannMI?: Yada ne yapamadım da korktun?

AsilGibiPoyraz: Sana haddimden çok bağlanmaktan,

AsilGibiPoyraz: Haddimden çok güvenmekten,

AsilGibiPoyraz: Seni haddimden çok sevmekten.

AsilGibiPoyraz: Belki de...

AsilGibiPoyraz: Sana aşık olmaktan korktum?

.

.

.

Olur öyle şeyler. Çok takmamak lazım :P

En sevdiğim bölüm buydu. Sonunda daha çok kaos yazabileceğim

Görüşürüzzz.

Baksana Bi   -  YARI TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin