KAÇIŞ

6.5K 111 9
                                    

  Victor gittikten bir süre sonra hızlıca üzerime Victorun eşofmanların dan giyip evi taramaya başladım.
İkinci günümdü ve burdan ne olursa olsun kurtulucaktım. Mutfakta hizmetçi bir çalışan bahçede işini yapan bir bahçıvan ve ortalıklarda durmadan dolaşan korumalar kaçmak pek iyi bir
seçenek gibi gözükmüyordu.

Evi dolaşmaya başladım kapılar bazıları kilitliydi. Onları eş geçtim. Çalışma odası, ofis odası, banyolar, misafir odaları, derken evin içinde nerede olduğumu kaybettim.

Sikecektim böyle işi evin içinde kaybolduğuma inanamıyordum. Cılız bir ampulle aydınlanmış neredeyse karanlık, uzun bir koridordaydım.
Koridor kapıları siyah, paslı ve demirliydi. Hatta incelediğimde yüz okunma ve şifre kutucuğuna benzer sayılardan oluşan bir kösede vardı. Adımlarım tahtadan oluşan koridorda yankılanıyordu. Kendimi belli etmemek için parmak učlarımla yürüdüm.
Yürüyüşüm; korkak, ürkek ve kambur bir şekildeydi. Hemen omuzlarımı dikleştirip elimdeki tokayla saçlarımı at kuyruğu yaptım. Derin nefesler aldığımda oda kan deyeceğim bir şekilde iğrenç kokuyordu. Nihayet mutfağı bulup girdiğimde açlıktan ölmek üzereydim. Buzdolabına yönelip birşeyler atıştırsıktan sonra mutfaktan bahçeye acılan kapıdan dışarı girdim. Etraf korumalara kaynıyordu. Heryerde koruma vardı. Bahçeye bir tur attım.
Korumaların hiçbiri bana ters ters bakmadığı için seviniyordum. Öğelen kadar boş boş gezdikten sonra bir çıkış yolu bulamayınca içeriye girmeye karar verdim. Arka bahçedeydim. Ve burdada fazlasıyla koruma vardı. Hadi ama bu neyin önlemiydi.

Bahçe duvarları çok yüksekteydi. Tırmanmam imkansızdı.
Eve doğru giderken yüskekçe geniş bir ağaçla karşılaştım.
Ağaç yüksek duvara doğru yol almıştı. İşte çıkıs yolu bulmuştum. Ama etrafta hala korumalr vardı. Bende hiç farkettirmeden ağacın gölgesine saklandım. Ve korumanın gözden kaybolmasını bekledim bu bekleyiş 20 dakika sürdü.

Etrafa baktım. Şuan kimseler yoktu.
Ağaca tırmandım. Acaba kaç yıllık ağaçtı. Dalları genişti. Her yerim çiziklerle dolmuştu şimdiden zorlanmaya başlamıştım. Ağaçla debeleştikten sonra nihayet bahçe duvarına varabildim. Siktir ben burdan nasıl inicektim.
Atmaya karar verdim en fazla birkaç kırık alabilrdim. of! aptalın tekiydim. Etrafı inceledim şimdiden etraf korumalara dolmuştu neyse ki ağaç yaparakları beni saklıyordu. Yavaşca suavra tutunup biraz indikten sonra atladım. Sırtüstü yere çakıldım. Bir ana nefes alamadım. Ellerimin derisi beyaz deri halıni aldı. Soliklandıktan sonra karanlık ormanla bakısıp kaçmanın zaferiyel ormana koştum. Orman karanlık ve ürkütücüydü şimdiye kadar yokluğumu fark etmiş olmalıydılar hızlı olmalıydım.

Kocaman ağaçlar, üzeri tamamen sisle kaplıydı. Ağacın üzerindeki kuşun uçmasıyla korkup geriye adımladım. Siktir kendi kendime söylendim. Sadece küçük bir kuş

Adımlarım sert ve kabaydı. Victor piçinden kurtulduğuma inanamayarak sevinçle havaya zıpladım. Erken seviniyordum bunun bilinciydeydim. Ama o kaba ve kendini beğenmiş piçten kurtulmak bu durumdan iyi olmazdı.

SAPLANTI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin