2

332 22 12
                                    

G1; Buna ben karar veririm Lisya.

Daha fazla sabr edemezdim. Siteden çıkış yaptım. Çok boş yapıyordu. Bu işi de bit şekilde halletmeyi başarnıştım. Tehlikeli bile olsa.

****

Kendimi iyi hissetmiyordum, bu yüzden kahve almak için aşağı inecektim.

Kapıyı açarak dışarı çıktım. Kapı da Mesutu görmemle bi anlığına kalp krizi geçirdim.

"N'apıyorsun Mesut burda? Az kalsın kalpten gidecektim, genç yaşta." Kapı da niye dikilir ki bi insan?

"Böyle kuş gibi öttüğüne göre halletmişsin. Nasıl yaptın? Zor hani, o kadar bankaların sistemi ele geçiriliyor paraların hepsi gidiyor. Sen nasıl kurtardın peki? Eski hacker falan mısın?" Bi nefes alsaydın keşke.

"Çok soru soruyorsun Mesut." Dedim kısaca. "Hiç birini cevaplamıyorsun ama haksızlık yapıyorsun." Dedi mızmızlanarak.

"Kurtarmama gibi bi şansım yoktu."

"Arkadaşım." Dedi derinden nefes alarak. "Ortağınım ya hani? Niye herşeyi tek başına hallediyorsun?" Bi de buna hesap verecektik. Hey Allahım ya.

"Bi dahakine sen halledersin Mesut. Hadi yorma beni çekil kahve alacağım." Sabahtan beri kapıda sorguya çekmişti resmen.

"Bana da alır mısın?" Diye sordu. Ne cevap vereceğimi biliyordu,ama şansını denemek istemiş herhalde.

"Hayır." Dedim merdivenlere doğru yürüyerek. "Belliydi zaten. Neyse ben kendim alırım Lisya hanım." Triplere gel. Ortağız diye kahvesini de alacak değilim.

Merdivenlerden inerek yemekhaneye geldim. Kahve satan çalışana yaklaşarak "Bi şekerli kahve lütfen." Dedim.

Bir kaç dakikaya kahveyi hazırladılar. Kahveyi elime aldığımda Mesutun da geldiğini gördüm. Kısa süre de yanıma ulaştı. Orta kahve sipariş vererek beklemeye başladı.

Telefondan bildirim gelmişti. Bu telefona ne zaman bir bildirim gelse başıma birşeyler geliyordu.

Bir yandan kahve içmeye çalışıyor bir yandan da telefona gelen bildirime bakmaya çalışıyordum.

Gelen bildirimi görmemle içtiğim kahve boğazıma kaçtı, öksürmeğe başladım. Mesut "Lisya iyi misin?" Diyerek omuzuma vurdu.

'G1' denen heriften bunu beklerdim. Ama beni takacağını zannetmemiştim. O kadar işi varken hem de?

Yeni yeni kendime gelmeye başlamıştım. "İyiyim." Beni öldürmeye mi çalışıyorsunuz hepiniz? N'oluyor ya üst üste?

"Noldu bi an da?" Diye sordu. Gidip, işte 'G1' ya ortak, diyecek halim yoktu ya. Bu adamın bir ismi yok mu ya? Ne o 'G1', sanki ajan. Doğru ya ajan gibi bişeydi.

"Daldım bi an da kahveyi doğru düzgün yutmamışım." Nasıl salakca bi cevap bu ya? Yutmayı unutmak ne? Tövbe tövbe.

"İnanmadım ama hadi neyse sorgulamayacağım. Çünki işim var, kaçtım ben görüşürüz." Dedikten sonra hızla yanımdan uzaklaştı.

Telefonun ekranına baktığım da bi bildirim daha belirdi.

G1; Ne o cevap vermeye korktun mu yoksa?

Yuh ya. Kendi ismini bile kayd etmiş.

Siz; Senden korkmadığı mı daha önce de söylemiştim.

YALAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin