Merakla beklediğim güne bu şekilde kavuşmak aklının ucundan bile geçmezken düştüğü durumdan dolayı kendisinden nefret etmişti.
Yüzbaşı Erkin İlber İlteriş yatakhanedeki diğer askerlerin çıkması için emir vermiş kendisi de Asenaya bakmadan yatakhaneden çıkmıştı. Asena hızla üzerine giydiği askeri üniformasını düzeltirken koyu kahve saçlarını örmüş, ensesinde küçük bir topuz yapmıştı. Düştüğü durumdan nefret ettiği kadar içinde heyecan da vardı. Sılayı görecek olmak onu olduğu durumdan daha çabuk çıkmasına neden olmuştu. Hazırlanıp hızla koridora çıktığında askeriyede heyecanlı adımlar attı. Sılanın nerede olduğunu düşünürken görevden geldiği için büyük ihtimal boş bir salonda timdekilerle muhabbet ediyor olabileceğini düşünerek ilerledi. Etrafına bakınırken Albay Akif ile karşı karşıya geldiğinde hemen selama geçmişti.
Albay başıyla selamını aldığında "Turan Timi görevden geri döndü. Onlarla tanışmak istersen gel benle." Dedi.Asena içinden "tanıştık zaten olmaması gereken bir şekilde." Diyerek söylenirken iç sesine son verdi. "Olur Albayım." Demişti.
Albay Akifle birlikte yürürken sessizdi. Kendisinin suskunluğu kadar Albayın konuşası vardı.
"Tim her geldiğinde ilk toplantı odasında olur. Oradaki koltuklarda biraz oturup rahatlamaya çalışırlar. Büyük ihtimal odaya girdiğinde Yiğit ve Serkan birbiriyle uğraşıyordur. Buğra ve Bekir de bir koltuğa oturmuş maç muhabbetine düşeceklerdir. Erkin ise tekli koltukta oturmuş tavanı izliyordur. Sıla kızıma gelecek olursak sessizce bir köşeye geçmiş telefonundan ailesine veya sana mesaj atıyordur." Albayın sözlerinin arasında cebindeki telefon titrediğinde gözleri şaşkınlık açılmıştı.
"Timdeki diğerleri de mutfak kısmında küçük bir kaçamak yapıyordur büyük ihtimal."
Asena koridorun sonuna kadar Albayı dinlemişti. Albay adımlarını durduğu an kendisi de durmuştu.
"Sen benden sonra gir istersen Sılaya küçük bir sürpriz olsun." Dediğinde Albayından aldığı emire uydu.
Albay içeri girerken Asena açık kapının ardındaydı. Odadaki askerler oturduğu yerden kalktığında hepsi asker selamını vermişti.
"Rahat ol!" Diyerek Emir veren Albayın sesi kulaklarda yankı yaparken Asenayı heyecan ve utanç esir almıştı.
"Görevden sağlam ve temiz bir şekilde döndüğünüz için sizleri tebrik ederim. Şimdi lafı fazla uzatmadan sizi tanıştırmak istediğim biri var." Herkes Albaya odaklandığında merakla konuşmasını beklediler.
"Asker, gelebilirsin." Asena kendisine seslenilmesiyle derin bir nefes alırken yavaş adımlarla odaya girmişti.
Gözleri sıraya dizilmiş timdeki arkadaşlarının üzerinde gezinirken kısa bir an Erkin Yüzbaşı ile göz göze gelmişti. Bakışlarını kaçırıp Sılaya odaklandığında yüzündeki şaşkınlığa gülmek istedi. Sıla ağzı açık bir şekilde Asenaya bakarken bulunduğu durumu unutmuştu.
"Asena?" Dedi şaşkın bir şekilde. Asena cevap vermek için dudaklarını hareket ettirecekken Sılanın çığlığı yankılandı.
"Asena!" Sıla koşarak Asenanın boynuna sarılırken bacaklarını beline sarmıştı. Timdekiler Sılanın bu tepkisine şaşkın gözlerle bakarken Asena sıkıca sarıldı Sılaya.
"Buradasın? İnanamıyorum. Burdasın." Sıla heyecanlı bir şekilde konuşurken Asena sırtında hissettiği acıyı görmezden geliyordu.
"Burdayım ama biraz daha seni taşırsam yok olacağım."
Asenanın sözleriyle Sıla hızla geri çekilmiş panikleyerek Asenayı izledi.
"Canını yakmadım değil mi,İyisin? Yaran nasıl oldu? Kesin canın yandı, özür dilerim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızılelma Asena
Teen FictionAsker olmak zordu. Bir de kadın asker olmak daha da zordu. Bir asker kadından... Ailesi onun en büyük yarası olurken bir evi olsun istedi. Küçüklüğünde sahip olamadığı yuva hissiyatını aradı hep. Büyüdü ve kendine bir yuva buldu genç kadın. "Ailem...