Başımda büyük bir ağrı vardı gözlerimi zorlukla açtım Karan yatağın yanında oturmuş ban bakıyordu koluma serum bağlamışlar zorlukla doğrularak sağlam elimi yumruk yaparak gözlerimi ovalayacaktımkı Karan bileğimden tuttu " bırak elimi" dedim sert sesiyle " güzel gözlerine zarar veriyosun" dedi bileğimi
kendime çektim ondan kurtulmıyordum hiçbir türlü çıkış biletim yoktu kaçamıyordum arkadaşlarımı ve babamı göremiyordum . Saat 8 de buluşucaktık beyaz duvardaki şekilli şüküllü saate baktım saat sabah 7 idi onları çok özlemiştim yataktan kalktım ve banyoya doğru adımladım fakat yolda karan beni kucağına alarak küvetin içine oturttu " git artık bıktım senden nefret ediyorum artık ya" diyerek debelenip ağlamaya başlamıştım sert ve bariton sesiyle " buse sakin olmaya çalışıyorum beni sınama ve sessiz ol lanet olsun ağlama kızım tamam bak gidicem ağlama artık" dedi suyu ayarlamıstı birkaç şey dökerek küvetin köpürmesini sağladı ve alnımı öperek gitti küçüklükten beri köpüklerle oynamayı çok severdim adeta bir tik gibi nerde köpük görsem oynardım severdim yarım saat sonra güzel bir duş almış üstümü giyiyordum hava sıcak olduğu için yarım tişört ve şort giydim zaten acık giyinen birisiydim bu bana bir tuhaflık vermedi ama karan dan korkuyordum ama hava baya sıcaktı saçlarımı kurutmadım taradım ve evi gezmeye başladım 3 katlı bir evdi alt katta kocaman bir mutfak bir yemek odası salon oturma odası ve kiler ve bir kilitli oda vardı gezmeye devam ediyordum ki karanın sesini duydum" burada meraklı bir civciv mi varmış" dedi ona dönerek " ben civciv değilim meraklı hiç değilim" dedim o ise gülerek " bak bak nasılda ötüyor bik bik" diyerek beni kucağına aldı.Salona geçip oturdu onun kucağında olduğum için bende oturmuş oldum ve konuşmaya başladım " babamı ve arkadaşlarımı görmeye gideceğim dimi" dedim o da bana "hayır civciv görmeye beraber gideceğiz " dedi " senin gelmene gerek yok ben kendim giderim " dedim " sabırlı davranıyorum ama olmuyo buse sinirlerimi bozma yeter lan bu kıyafet ne gerisi nerde bunun sakın akşam bunun gibi parça parça şeyler giyme yoksa gidemezsin git çabuk değiştir şunu" dedi gözlerim dolmuştu babam bile karısmıyordu ağlayarak odaya gittim ve yere diz çöküp ağlamaya başladım nefret ediyordum ondan çok kötü bir insan insan bile değil canavar dı o hıçkırarak ağlıyordum taki önüme bir gölge düşene kadar kesin karan dır cünkü bu odaya kimse giremezmiş beyefendi öyle istemişti bunu çalışanlarla bağırarak konuşmasından duymuştum elini yüzüme uzatarak " buse bebeğim bana bak hadi" kafamı kaldırıp onun simsiyah gözlerine baktım " siktir seni bu kadar kırmak istememiştim gözlerin kan çanağına dönmüş gel kucağıma" artık bıkmıştım " yeter artık ne istiyorsun ki benden para mı babam verdi işte git kendine yeni bir esir al beni bırak yoruldum artık yorgunum bıktım yaşamak istemiyorum kaçamıyorum da bu lanet olası yerden yeter yeter " beni kucağına alarak yatağa oturttu ve " şst sakin ol yavrum " diyerek saçlarımı okşuyordu bir süre daha ağladıktan sonra aşağı inip zorla yemek yemistik şuan saat6 idi hazırlanmam için erkendi ama onunla oturmak istemiyordum.
Güzelce tekrardan duş aldım ve mor bir tulum buldum onu giydim bir süre sonra karan da hazır bir şekilde odaya girdi dolaptan bir kaban çıkardı bana giydirdi elimi tuttu ve yürümeye başladı itiraz ederdim ama beni götürmekten vazgeçerdi bu yüzden sustum ve ona ayak uydurdum siyah bir bmw ye bindik ve yolculuk başladı ćok heyecanlıydım camdan dışarıyı izliyordum araba büyük bir otelde durdu otel çok büyük ve ihtişamlıydı manzarası çok güzeldi karan kapımı açtı ve arabadan indim elimi tuttu ve mekana girdik
Arkadaşlar oylayın lütfen moralim bozuluyor ve yazmaktan vazgeçiyorum yorum yaparsanız mutlu olurum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Borç
ChickLitBabası'nın kumar borcu yüzünden acımasız bir mafya ya satılan dünyalar güzeli genç bir kız