Sabah kalktığımda etrafıma baktım karan yoktu bugün kacacaktım banyo ya girdim ihtiyaçlarımı giderip giyinme odasına girdim siyah bir eşofman takımı giydim siyah bir şisme mont giydim siyah bir şapka ile saçlarımı gizledim ve spor ayakkabılatımı giydim büyük bir çanta ya biraz kalın kıyafet koydum akşamları soğuk oluyordu mini dolaptan su aldım ve yavaş ve temkinli adımlarla odayı terk ettim karan yoktu bugün demek ki şirkete gitmiş, arka kapıdan çıkacaktım evi gezerken görmüştüm evin dışındaki korumalar arka tarafta azdı kapıyı açtım şükür kilitli değildi arka bahçe kapısından topukladım mı kurtulmuşdum korumalar çay içiyolardı hızlı adımlarla ilerledim ve kapıdan dışarı çıktım ve hızla koşmaya başladım ev daha doğrusu villa ormanın tam ortasında idi manzarası güzeldi ama kaçmak için çok tehlikeliydi ormanda koşarken yorulmuştum çantadan suyu aldım ve bir ağacın altına oturdum ve suyumu yudumlamaya başladım evden kacalı kaç saat oldu bilmiyorum ama hava kararmaya başladı.
Hızla oturduğum yerden kalktım oturma zamanı değildi karan beni bulmadan ondan uzaklaşmalıydım 10 ,15 adım gitmeden bir şeye bastım yere baktım küçük bir ayı kapanıydı güçlü bir çığlık attım canım çok yanıyordu kan akıyordu ve ben ağlıyordum 2, veya 3 dakika sonra birileri geldi inşallah karan dır tahmin ettiğim gibi karan mış koşarak bana geldi
"A-ayağım acıyor" karan ayağıma baktı küfür ediyordu ayı kapanını usta bir şekilde çıkardı beni kucağına aldı yarama bir bez bağladı bense hâla ağlıyordum.Karan beni bir araba ya bindirdi ve bir yere gidiyorduk karan a baktım bana bakıyordu " Lan sana birşey oldu diye çok korktum hissettiğim gibi de olmuş meğerse hanımefendi kaçacakmış " dedi o beni seviyordu onun sevgisi de beni mahvediyordu ona karşılık vermiyodum.
Ben ağlamaya devam ederken karan tekrar seslendi" çok mu acıyor lanet olsun sana sahip çıkamadım" dedi araba kocaman bir hastane nin önünde durmuştu karan ise beni kucağına aldı ve yürümeye başladı bütün erkekler bize bakıyordu kafamı karan ın göğsüne koydum karan adeta kükredi "ÖNÜNÜZE DÖNÜN LAN" artık hiç kimse bize bakmıyordu daha doğrusu bakamıyordu şu öküz yüzünden.
Ayağıma dikiş atmışlardı 1 hafta hiç üzerine basmayacaktım bir hafta sonra dikişler çıkacakmış. Şimdi ise arabada eve gidiyorduk karan konuşmaya başladı " şu ayağa bak ya kızım madem kaçıyosun dikkatli olsana sen dur evde sana yapıcaklarımı düşün düşün " duran gözyaşlarım tekrar akmaya başladı kaçamamıştım yine o eve gidiyorduk başaramadım " siktir tamam ağlama buse gülüm ,lan ağzımı sikim tamam bak ağlama şhht " ama ben hâla ağlıyordum .
Eve gelmiştik karan beni odaya doğru götürmeye başladı ama o odada sıkılıyordum " salonda oturmak istiyorum" dedim durdu ve yüzüme baktı kafamı eğdim korkuyordum çünkü kaçmıştım ondan daha doğrusu kaçmaya çalışmıştım kafamı kaldırdı ve gözlerimin en derinine baktı gözlerimi kaçırdım " korkmana gerek yok sana bu sefer bir şey yapmıycam" diyerek salona yerleştirdi beni sehpayı koltuğa çekti üzerine bir kırlent koydu ve yaralı ayağımı üzerine koydu diğer ayağımı da ben koydum sehpanın üzerine, karan üzerime eğildi ve " eğer birdaha bunun gibi bir saçmalık yaparsan seni bulur dizlerimde akşama kadar uyutup sabaha kadar sikerim tercih senin şimdi ben şirkete gidiyorum yemek yemediğini ve ya bir yazamazlık yaptığını duyarsam çok kötü olur küçük" dedi ve alnımı öpüp gitti şok olmuştum sapık şerefsiz.
Akşam olmuştu yemek masasını kutuyorlardı kızlardan birinin yardımıyla bahçeye çıktım korumalar vardı birinin yanına gittim " karan bana bahçedeki korumalardan birinin telefonunu getir dedi " diyerek elimi uzattım adam kafası yerde bir şekilde "patron böyle bir şey istemez ben ona sorup veririm hanımefendi" dedi ondan uzaktaştım farklı bir korumaya gittim ancak ben konuşamadan o konuştu. " hanımefendi size inanmamamız konusunda bir emir geldi siz bizi kandırıyomuşsunuz ama biz kanmayız" dedi ve uzaklaştı benden bütün korumalar gitmişti ne olduğunu soracakken ensemde bir nefes hissettim of ya karana yakalanmıştım yine kollarını belime sardı " bir yaramazlık yapmadan duramıyorsun dimi " dedi kafamı eğerek olumsuz anlamda salladım gülerek beni kucağına aldı ve yemek masasına oturttu tabağımı tıka basa doldurdu bende yavaş yavaş yemeye başladım yeni bir kaçma planı yapmalıydım burdan kaçacaktım sadece bir telefon ve bir miktar para lazımdı karan a baktım gözlerini kısarak bana bakıyordu yemeğime döndüm artık doymuştum karan beni tekrar kucaklayarak salona getirdi "karan" dedim " söyle karan ın balı" dedi bana kaşlarım çatılsada " telefonumu verirmisin "dedim kaşları çatıldı ve "neden" dedi " arkadaşlarımı babamı özledim " dedim " gerek yok " dedi "lütfen " dedim gözlerim dolmuştu bile karan bana baktı "yarın 2 saatliğine veririm civciv şimdi o göz yaşlarını geri gönder" dedi gülümseyerek kalktım hemen uyumam lazım dı cünkü Kaan ı arayıp konum atıcam o arabayla beni hava limanına getiricem bende ordan yurt dışına Amerika ya giderim nasıl plan ama odaya gidiyordum ki ayağım kırık olduğu aklıma geldi karan a baktım her zamanki gibi bana bakıyordu " uyumak istiyorum beni odaya götürürmüsün " dedim calısan kızlar çoktan gitmişti bu yüzden tek seçenek karan dı gülerek beni kucağına aldı
"tıpkı bir kız çocuğu gibisin" dedi birşey demedim yoksa vazgeçerdi falan aman aman kalsın odama getirdi beni ve gitti hemen giyinme odasına gittim sarı bir pijama takımı giydim ve yatağa oturdum komodin in üzerindeki sürahi den su doldurarak içtim ve uyudum.Oylatan arkadaşlara teşekkürler çok sevindim yorum yapmayı unutmayınız. ☺️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Borç
ChickLitBabası'nın kumar borcu yüzünden acımasız bir mafya ya satılan dünyalar güzeli genç bir kız