Yanlış Seçimle Gelen Mutluluk

İnanç

Multimedya: Alt Üst olmuşum ~ Mavi Gri

Bölümü şarkı eşliğinde okuyun...

Kulaklıkla dinlemeniz tavsiye edilir...

Tuana'dan

İki hafta oldu. Onsuz geçirdiğim iki hafta...

Saçma sapan bir şekilde ailemden eziyet çekme nedenini kendine bağladı. İyi de öyle bir şey yok ki. Benim ailem deli.

Ara verelim dedi bana. Öyle olsa bile beni bırakıp gidemez!

Ara verelim ne ya? Ayrılalım der gibi. O gün dışarı çıktı. Sonra geri geldi ama kötü gözüküyordu. Can'a ve Yağız'a sordum ama söylemiyorlar. Ben de onlarla konuşmuyorum.

Leya benim yanımda ama çoğu zaman Yağız'la beraber. Ben neden sevdiğimin yanında olamıyorum?

Aşk buydu işte. Tadına varıp vazgeçmek. Tam işte buldum deyip alt üst olmak.

Evet ben alt üst oldum. Alt üst olmuşum...

"Nasıl başlarsa öyle bitermiş aşklar da
Yaşım, başım olmadan bildiğim bir tek şey var
Unutma, seni benden daha çok seven asla
(Bulamazsın, bulamazsın her yerde) arasan da

İnsan sahipsiz kalır ya
Anlar o zaman
Hep sendin, (hep özeldin)
Nefes almak zor

Üstüm başım, altüst olmuşum
Bana verilen candan hesap sormuşum
Bir varmışım bir yokmuşum
Acı çekerek ölmek için doğmuşum
Ömrümün en güzel yıllarında
Bi' deli kara sevdaya tutulmuşum
Haberin yok mu, zalim?
Ben, sen diye kalbimi mahvedip durmuşum

İnsan sahipsiz kalır ya
(Anlar o zaman)
(Hep sendin, hep özeldin)
Nefes almak zor

Üstüm başım, altüst olmuşum
Bana verilen candan hesap sormuşum
Bir varmışım bir yokmuşum
Acı çekerek ölmek için doğmuşum
Ömrümün en güzel yıllarında
Bi' deli kara sevdaya tutulmuşum
Haberin yok mu, zalim?
Ben, sen diye kalbimi mahvedip durmuşum."

Alt üst oldum ben. Hiç merak etmedi beni. O gün orada hastane odasında bırakıp gitti.

Ne aradı ne sordu. Aşk bu işte. Gerçek olmayan bir yere kadar zevk verip sonra hep acı veren bir şey.

Aşık olmadıysanız ne mutlu size. Adla üzülmeyin. Çünkü herkes bırakıp gider. Ve şu hayatın bir gerçeği:
"Hiç kimse sizi sizden çok sevemez..."

Siz kendinizin kimsesisiniz. Çünkü kim sizin kimseniz olursa bir gün gider...

Mesaj atıyorum, iletilmiyor. Arıyorum ama numara yok. Bugünlerde en çok duyduğum şey bu:

"Sayın abonemiz böyle bir numara kullanılmamaktadır."

Evine kadar gittim ama evde yok. Ev bomboş...

İnancım kalmadı hiç bir şeye. Ölmek için yaşıyorum şu an. Ölümü bekleyen ve yaşayan bir ölü.

Çağan bana hiç gelmeseydi bu kadar üzülmezdim platonik aşk yaşarken. Ama önce bana gelip sonra gitmesi çok koydu...

Hala aynıyım. Değişen bir şey yok. Okulların açılmasına 1.5 ay var. Ama ne olacağını bilmiyorum bile. Tek bildiğim şey Çağan'ı çok özledim ve Leya'yı çok kıskanıyorum...

Telefonum titredi. Şarkı dinliyordum. Kulaklığı çıkarıp telefonu elime aldım. Can arıyordu. Yine açmadım. Ona da küsmüştüm. Bana Çağan'ın neden öyle yaptığını açıklamıyordu.

Tam o sırada mesaj attı.

"Yanına geliyorum Tuana."

"İstemiyorum Can gelme."

"Hala mı triplisin?"

"Trip değil bu direk küsüm. Ayrıca sen Çağan'ının yanına gitsene!"

"Gelirken karpuzlu fuse tea alırım."

"Gelme diyorum anlamıyor musun?!"

"Tamam çikolata da alırım."

"Can sana gelme diyorum!"

"3 tane mi? Tamam üç tane de alırım."

"Defol git Can!"

"Birazdan geliyorum daha yoldayım. Bu kadar sabırsız olma."

Sinirle ayağa kalktım ama yapacak bir şey yoktu geri oturdum. Kapı çaldı. Açmazsam çilingir çağıracağını bildiğim için gidip açtım.

Bence yeter bu kadar.

Yarın gene atarım.

Mutsuz son ile bitip bitmeyeceğini hala bilmiyorum.

Öyle yazıyorum.

İyi geceler