Bacaklarımdan aşağa akan kanın sıcaklığıyla kurumuş gözlerimden iki damla yaş aktı. Kapkaranlık bir odanın sert zemininde kıvrılmış bedenimin acısıyla tavana bakıyordum. Yarım saat öncesine kadar sevdiğim adamla evlilik hayallerini kurarken, şimdiyse Demirhan'ın bedeni altında ezilmiş bana sahip olmasını izliyordum...
Ağrılarım gittikçe şiddetleniyor du, gözlerimde derin bir yorgunluk vardı kapatmak ve uyanınca hiç birşeyin gerçek olmadığını öylesine isterdim ki. Belki de gerçekten yaşananlar bir rüyaydı bir kabustu. Göz kapaklarımın örtüsüne bırakarak derin olan uykuya bıraktım kendimi.
Biraz sonra yüzümde hissettiğim tokatların açısıyla gözlerimi açtım. Aynı yerdeydim aynı mekandaydım ama aynı adamın kollarında değildim. İri yapılı çıplak bir başka adamın kollarındaydım bana bakıp içine çektiği sigaranın dumanını üfleyerek;
"Hele şükür uyandın küçük hanım, bı an oldun sandım."
O an yüzüne bakmaktan başka elimden hiç bişey gelmedi. Bedenim sanki bütün hareketlere kapalıydı hiç bir iş göremiyordu. Kulağıma eğilip iğrenç sert sesiyle konuşmaya başladı.
"Çok güzelsin, seni becermek çok zevkliydi ama şimdi gitmem gerekiyor patron gelmek üzere o gittiken sonra yine yanına geleceğim. Ama bu sefer uyanık olucaksın bu zevkten mahrum bırakmıyıcam seni."
Kahkaha atarak ayağa kalktı çırılçıplaktı hayatımda ilk defa bir erkeği çıplak haliyle görüyordum. Gözlerimden akan sessiz yaşlarla cama doğru çevirdim başımı. Gökyüzünü aydınlatan ayın güzelliğle ağlamaya başladım sessizliğim yerini bağırış çağırışlara bıraktı. İğrenç adam bana yaklaşıp.
"Ağlamanın zamanı değil. Kalk şu kıyafetleri giy patron gelmeden."
Diyerek odadan çıktı.
Bedenimin çıplak olduğunu bile farkında değildim. Camdan başımı alıp kendi bedenime baktım derin bir utançla. Göğsümde yaralar vardı, kıpkırmızı olmuş kollarım. Sonra bacaklarıma baktım kimi yerlerinde kurumuş kan izleri kimi yerlerinde ise hala akan kanın sıcaklığıyla duruyordu. Ağrılarım sancılarım durmadan şiddetleniyor du. Kapkaranlık bir odanın içinde çaresizce durmuş bedenimle yuzleşiyordum. O an aniden ayağa kalktım karşı duvara asılı olan aynayı elime aldım sert bir şekilde yere çarptım. Her bir parçası bir tarafa fırladı en sifri ucunu elime alıp hiç düşünmeden bileğimi sertçe kestim deli gibi akan kanın acısını hissetmiyordum. Duvar dibine düşüp çıplak bedenimle ölümü beklemeye başladım....SEVDA İlk bölümü ile 28 Aralık'ta
(Bölüm hakkında ki yorumunuzu paylaşın lütfen. :)