Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Siz: sence bir davet için çok mu abartı yoksa yerinde mi? (19.37)
(görüldü.✓✓)
çevrimiçi
yazıyor...
çevrimiçi
yazıyor...
Özgür: Kusursuz. (19.40)
Siz: diyorsun?
Siz: geç cevap vermen biraz düşündürdü ama sana inanabilirim.
Özgür: Emin ol nefes kesici görünüyorsun.
Yazdığı cümleler nefesimi tutmama neden olurken ne yazacağımı bilemeyerek bekledim. Nefes al! Tuttuğum nefesi bıraktım ve hızla parmaklarımı klavyede gezdirdim.
Siz: nereye diye sormayacak mısın?
Özgür: Nereye gideceğini bilmiyorum ama benimle olmanı isterdim doğrusu.
Allah'ım eriyeceğim şimdi.
Siz: inan şu an gideceğim davetten daha cezbedici bir fikir ama maalesef :(
Resmen yangına körükle gidiyordum ama bana neydi.
Özgür: Benim de öyle.
Özgür: Ama bu güzel planı çok yakında gerçekleştirmeliyiz bence.
Siz: hımmm
Siz: programıma bakmam lazım.
Özgür: Bence programınızda bana ayıracak kıymetli birkaç saatiniz vardır Özgür hanım.
Siz: eh peki madem çok ısrar ettiniz.
Özgür: :)
Yüzümdeki büyük sırıtıştan bir haber telefonu yatağın üstüne fırlattım. Boy aynamın karşısına geçtim ve kendimi baştan aşağıya süzdüm. İnce askılı, uzun, degaje yaka, derin yırtmaçlı, siyah ve kumaşı satenden oluşan bir elbise giymiştim.
