Karşısında sarı saçlı yeşil gözlü bir kadın. Durdu biraz etrafına baktı sonra bana baktı. Sessizce " Duru" dedi.
Gülümsedim " Efendim"
Hala şaşkın " Sen misin?" Gözlerimi devirdim.
" Of Miran benim ben. Hadi dans etmemiz gerekiyor"
Miran kafası karışık bana baktı. Tepeden tırnağa süzdü. " Evet senin vücudun ama yüzün başka "
Koluna girdim. Dans etmeye piste götürdüm. Beni görenler şaşırmaya başlamıştı bile daha durun parti parti vericem size şoku.
Dans ederken Miran tekrardan
" saç falan mı ektirdin boyattın sen?"
" Hee Miran geceden sabaha saç ekip boyuyoruz biz"
" Gözlerine ne yaptın yeşil olmuş bi de benlerin nerde "
" Gözlerimi annem yapmış Mirancım benlerimi de çöpe attım. Artık ihtiyacım yok"
Miran sinirlenmeye başladı.
" Beni kandırdın" Kahkaha attım.
" üzülme Miran yalnız değilsin bütün Mardini kandırdım "
Dans bitince Mirandan uzaklaştım. Herkes halay çekmeye başladı. Yarım saat sonra annemi yanıma çağırdım.
" Vakit geldi mi kızım " kafamı salladım.
" Gidelim anne "
Annemle birlikte gelin odasına geldik. Üstümdeki boğazıma kadar kapalı gelinliği annemin yardımıyla çıkardım.
Dolgu bedenimi de çıkardım. 15 yıl bana ikinci bir vücut olmuştu. Annem benim için özel yaptırmıştı. Güzel olmamam gerekiyordu yoksa okuyamazdım. Hakkimda dedikodular çıkar babam, abimler çok üzülür başları belaya girerdi. O yuzden Normalde 55 kilo olan ben dolgu bedenle 110 kilo olup okulumu okuyabildim.
Son kez dolgu bedenime bakıp getirttiğim gelinliği annemin yardımıyla giydim.
Gelin odasından çıktık. Düğün salonuna girdiğimde beni ilk Baran abim fark etti sonra Poyraz abim ve diğerleri.
Abilerim hemen yanıma gelip sarıldılar. Poyraz abim elimden tutup salonun ortasına getirdi orkestraya işaret verip zeybek açtırdı. Baran abim durur mu o da hemen geldi. Annem gözlerinden yaşlar akarak yerini aldı. Babamda arkasından geldi. Biz beş kişilik güzel ailem kollarımızı kaldırıp zeybek oynadık.
Bütün salon dut yemiş bülbül gibi çıt çıkmıyor. Bizim taraf Miranların taraf sadece bizi izlediler.
Zeybek bitince Miran kolumdan tuttuğu gibi beni düğün salonunun dışına çıkardı.
İleri geri yürüyüp sonunda durdu. Parmağını bana doğru sallayıp
" Sen Duru musun?"
" Evet ben Duru yum"
" Neden yalan söylediniz bizi kandırdınız. Lan manyak mısınız siz!!"
" Neyin kandırması Miran ağa kardeşinin canına karşılık benimle evlendin unutma. ha sabah ki Duru ha Şimdiki Duru ne farkı var"
" Ne farkı mı var? Lan ben sana ayrı ev açtım. Çalışırsın dedim. Tamam istemiyorsan dokunmam ama bu kadar güzelken arkamdan gavat diye laf mı ettireceksin"
" Sözleşme imzaladık Miran AĞA bana asla karışamazsın "
" Sen umurumda değilsin umurumda olan bana gelecek laflar"
Omuzlarımı silkttim
" Bu da senin sorunun " çok da umurumda yıllarca bana neler neler dediler ben bir şey dedim mi? Yooo biraz da başkaları laf yesin ben hakkımı doldurdum.
Salona girdim. Herkes bana bakıyordu. Yengemler annemin etrafını sarmış hararetli hararetli konuşuyorlardı.
Masaya geçip oturdum. Kuzenlerim yanıma geldi.
" Tebrikler fena oynadınız " Gülümsedim
" Çok fena oynarız "
Derya hızlı hızlı yanıma geldi.
" Sendin dimi dün akşamki kız " biraz mahçup oldum ama olan olmuştu.
Kafamı salladım.
" Neden bana da söylemediniz?"
" Miranın kardeşisin " Bu sefer o kafasını salladı.
" Haklısın özür dilerim " elini tuttum "önemli değil".
