YALI ÇAPKINI - EN BAŞA DÖNÜLMELİ

Yalı Çapkını Alternatif 22. Bölüm

AÇIKLAMA: Lütfen sonu için bana sövmeyin ben Güngerbob değilim, sadece doğru yazılmış dramayı seviyorum. İyi okumalar :)

Ferit Pelin'in evine gelmiş, Pelin'i daha önce hiç görmediği kadar kötü bir halde bulmuştur. Pelin için endişelense de ona çok fazla yakınlaşmak, eski ilişkilerine dönmek istemiyordur. Bunu anlayan Pelin de Ferit bunalıp gitmesin diye onu sadece arkadaşı olarak dertleşmek için çağırdığını belirtir. Yerde oturup içkilerini içerken:

-Biraz yavaş mı gitsen Ferit? Ben seni kendi derdim için aradım, sen benden daha kötüsün.

+İyiyim ya ben, bunaldım sadece üst üste öyle samimiyetsiz ortamlara gir çık. Bana göre değil yani. Senin neyin var, sen anlat.

-Neyim olacak, benim senden başka derdim mi var? Televizyondan, telefondan her yerde Seyran'la mutluluk pozlarınızı izlemekten çok yoruldum, bunaldım.

+(Ferit sesli bir şekilde güler.) Senin de dediğin gibi poz veriyoruz, -mış gibi yapıyoruz işte. Bilmiyor musun?

-Ne yani mutlu değil misin Seyran'la?

+Bilmem. Aslında bazen çok mutlu çok huzurlu hissediyorum ama bazen Seyran bir şey söylüyor, bir şey yapıyor, darmadağın oluyorum. Üzerimdeki etkisinden nefret ediyorum ama elimde değil.

-Ferit... Sen... Aşık mısın Seyran'a?

Ferit bu soruyu önce kendi içinde düşünür. Seyran'ı ilk gördüğü anı, o küçük baklavacı dükkanındaki karşılaşmalarını hatırlar. O andan beri ona karşı hisleri olduğunu çoktan fark etmiştir. Bu hislerin zamanla azalmak yerine her geçen gün daha da arttığının, dışarı taşan, karşılık bulamayan, yoğun duygularının artık ona ağır geldiğinin farkındadır. Ancak bunun adının ne olduğunu bilmiyordur. Sadece daha önce karşılaşmadığı hislere sahip olduğunu, bu hislerden bir türlü kurtulamadığını ve artık baş edemediğini biliyordur.

+Bilmiyorum...

Pelin Ferit'in adlandıramadığı, içinde bocaladığı bu hislerin ne demek olduğunu çok iyi biliyor, Ferit'e baktığında kendisiyle aynı acıyı çektiğini görebiliyordur. Hayatı boyunca kimseye aşık olamayacağını düşündüğü adamın şimdi karşılıksız aşk acısı içinde kıvrandığını görmek Pelin'in üzüntüsünü arttırıyordur. Ferit, Seyran'la birlikte olsaydı bile bu kadar üzülmeyeceğini fark eder. Pelin yıllar süren ilişkisinde kendini Ferit'in aşık olma yetisine sahip olamadığı fikriyle kandırmış ve buna ikna olarak Ferit'i kabullenmiştir. Şimdi ise aynı adamın karşılık bile alamadan aşık olabildiğini görmek onun için kahredicidir.

-Seni bu hallerde görebileceğime asla inanmazdım hem de bir kadın için. Sen en büyük problemlerinde bile buraya gelir, iki alkol alır, dans eder hemen neşelenirdin. Üzülmekten, depresif hallere girmekten hep nefret ettiğini söylerdin. Şimdi ise geldiğinden beri dokunsam ağlayacak gibisin.

+Ben de ona deliriyorum ya işte. Söküp atamıyorsun, kaçamıyorsun, kurtulmak istiyorsun kurtulamıyorsun, orada öylece duruyor. Bildiğim yöntemler işe yaramıyor. Orada durduğu yetmiyormuş gibi bir de gittikçe artıyor, büyüyor, dayanamayacak hale getiriyor insanı.

-Beni biraz anlamışsındır belki, ben de aynılarını sana hissediyorum çünkü. Başkası için söylemesi çok kolay, "unut onu, hayatına bak, sana başka adam mı yok?" lafları... Ben bilmiyor muyum sanki unutup hayatıma bakmayı. Ama olmuyor, yapamıyorum, yaşamayan anlamıyor işte.

+(Ferit baya sarhoş olmuş şekilde) Ben senle aynı değilim Pelo. Ben asla sevdiğim kişiye zarar vermeye çalışmam.

-Ne diyorsun, ne zararı?