AÇIKLAMA: Selaaaam gentle readers did you miss me? (bridgerton'a sardım da bu ara)
Bölümü yazmaya çok önceden başlamama rağmen bir türlü bitiremedim, dizi devam ederken berbat sahnelerini görünce bu böyle olmamalı diyip yazasım geliyordu, dizi bitince bana da rehavet çöktü :DDD Devam etmek hep aklımdaydı, ilk bölümü de tasarlamıştım ama diğer bölümlerin taslağı hala tam değil :( Size yazın okumalık güzel bir hikaye yazmak istiyorum umarım üşenmem :D Buyurunuz yeni sezon ilk bölüm. İyi okumalar :)
NOT: Zaman atlaması için bana sövmeyin flashbackler yazacağım. Bir de Seyromu mezun etmek istiyorum ondan atladık :')
(3 YIL SONRA)
(NEW YORK)
Ferit, arkadaşlarıyla kalabalık ve gürültülü bir havuzlu ev partisinde içip kafasını sertçe sallayarak bağıra bağıra çalan şarkıya* eşlik ediyordur.
(*the last shadow puppets- standing next to me)
-Want her, have her, two years have gone now
BUT I CAN'T RELATE TO THE NEVER-ENDING GAMES THAT YOU PLAAAAAYYYYAs desire passes through, then you're open to the truth
I hope you understandand your love is standing next to me
IS STANDING NEXT TO MEEEEEEEEE
The one you fell for makes it seem juvenile
And you'll laugh at yourself again and again
And we'll drink to the thought she'll remember you
Maybe tomorrow and your love is standing next to me
Is standing next to me
And your love is standing next to meIS STANDING NEXT TO ME
IS STANDING NEXT TO MEEEEEEE
(İSTANBUL-REZİDANS)
Seyran, yorgun argın ayaklarını sürüyerek banyoya gider. Bütün günü ev temizliği ve babasının misafirlerine hizmet etmekle geçmiştir. Yaz tatili bittikten sonra okulunun kalan yarım dönemini tamamlamak için okula nasıl geri döneceğini, işe başlayabilmek için ne yapması gerektiğini düşünecekken zamanını bomboş şeylerle harcadığı için, şimdi de kolunu bile kaldıramayacak kadar yorgun olduğu için çok öfkelidir. Günün yorgunluğunu ancak sıcak suyla dolu bir küvet geçirir diyerek, küveti doldurmaya başlar. Küvetin yanına oturup suyu kontrol ederken akan suya dalıp gitmiştir. Ara sıra kendine sürekli sorduğu ama bir türlü cevap bulamadığı sorular tekrar aklına gelir. Neden? Nasıl? Nasıl her şey bu hale geldi? Neden başladığımız yere, en başa geri döndük? Neden bir adım bile ilerleyemedik? Madem her şey aynı olacaktı, neden bu kadar yorulduk ve yıprandık? Belki de böyle olması gerekiyordu. Belki de kendi özgürlüğüne sadece kendi çabasıyla erişmesi gerekiyordu. Çünkü birine dayanarak ilerlemek daha rahat ve keyifli olsa da o dayanağın elinden kayıp gittiğinde yapayalnız kalmak oldukça acı verici oluyordu.
(YALI)
Suna, ürkerek çalışma odasının kapısını çalar.
-Gel..
Suna'yı gören Fuat, göz teması kurmadan bilgisayardaki işine devam eder.
+Müsait miydin?
-Çalışıyorum şu an Suna. Sonra konuşalım.
+Çok zamanını almayacağım. Sadece ufak bir şey rica edeceğim senden.
Fuat, tahammülsüz olduğunu belli eder şekilde işini bırakır.
-Evet. Dinliyorum seni.
+Bir hafta sonra İpek'in doğum günü.
-Yaa öyle mi? Tamamen aklımdan çıkmış. Yarın Carlos'u gönderirim hediye alması için.
![](https://img.wattpad.com/cover/357163079-288-k946742.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALI ÇAPKINI - EN BAŞA DÖNÜLMELİ
RomanceBu bir Yalı çapkını fix-it au'dur. Yani yalı çapkını evreninin başka bir senaryoyla yazılmış, kendi açımdan senaryo hataları düzeltilmiş, baştan kurgulanmış halidir. Biraz da biz revize yapalım diyerek, Yalı çapkını dizisine alternatif bir evren yar...