KRALIYET OKULU🖤

6. Bölüm ~ Teklif ve Öpücük

Herkese merhaba güzel okurlarım. İki - üç hafta sonra yeni bölümü atıyorum. Bunları tekrar tekrar söylemek istemiyorum o yüzden fazla uzatmayayım. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız.

İyi Okumalar🤍

Hatırlatma: Bu bölümü İlya'nın ağzından okuyacaksınız.

________________________________

İLYA

Herşey üst üste geliyordu. Prens Eldon'un itirafı. Rhys'ın yarasının kanaması, çizdiğim resmi görmesi. En kötüsü de beni öpmeye çalışması. Artık herşey o kadar karıştı ki ne yapacağımı, nasıl davranacağımı bulamıyorum...

💌

Rhys tam beni öpecekken hatta dudaklarımız ddğmek üzereyken kapı çaldı. Rhys ilk başta umursamasa da kapıdaki kişi ısrarlı birine benziyordu. Kapı belirli aralıklarla sürekli çalıyordu.
Rhys bu sefer çekildi ve gömleğini almaya gitti. O gömleğini giyerken ben de kapıya doğru gidiyordum. Kapıyı açtım ve karşımda Betty duruyordu.

İyi ki geldin Betty diyip kucağına atlamak istedim ama bu çok saçma olurdu o yüzden saçma düşüncelerimden kurtulup "Hoşgeldin Betty birşey mi oldu?" diye sordum. Önce saf saf yüzüme baksa da sonra konuşmaya karar verdi. "Yok ta dans dersi vardı da. Bayan Clara sizi çağırıyor gelmediniz de o yüzden merak etmiş." dedi.. "Tamam geliyoruz sen in." dedim. Bir süre baktıktan sonra arkasını dönüp merdivenlere doğru ilerlemeye başladı.

Ben de kapıyı kapattım saçımı düzeltmek için masama oturdum. Boynumda hissettiğim sıcaklık irkilmeme sebep olmuştu. Hızlı bir şekilde kafamı döndüğümde Rhys arkamda saçımı düzeltiyordu.

Yapma be adam yapma aşık etme beni kendine.

Sen sus

Yavaşça kafamı önüme çevirdim. Rhys bir yandan saçlarımı düzeltiyordu ve tarıyordu. "Bu iş burda bitmedi. Ben yarım kalan işleri hiç sevmem. Sen her şeye hazırlıklı ol." dedi.

Ben zaten her şeye hazırım.

Sana sus demedim mi iç ses.

Tamam ben yokmuşum gibi davran.

"Sen bu halinle dans edebilecek misin?" diye sordum Rhys'a. Saçlarımı çoktan yapmış arkamdan çekilmişti. Onun çekilmesiyle ben de yerimden kalktım. "Ederim ben sen dert etme." dedi. Gözlerimi kırpıştırıp gidelim der gibi başımı kapıya doğru çevirdim. Birlikte aşşağa inip okula girmek için hızlı adımlarla yürümeye başladık...

Sınıfa girdiğimizde herkesin gözü üzerimizde gezinmeye başladı. Bayan Clara yanımıza geldi. "Bu seferlik sizi affediyorum çocuklar. Ama bir daha böyle bir durum yaşanmasın. Umarım geçerli bir sebebiniz vardır." dedi. "Geç kaldık çünkü Rhys'ın yarasına pansuman yapılması gerekiyordu. Ben de yanında gittim. Nedeni de Bayan Mary'nin Rhys'a benim bakmam gerektiğini söylemesi. Şimdi izninizle üzerimizi değiştirebilir miyiz? " dedim. Bayan Clara kafasını sallayıp önümüzden çekildi. Rhys ile biz üzerimizi değiştirmek için sınıfın en arkasındaki yere ilerledik. Prenses Emila da benimle geliyordu yardım etmek için. Rhys'ın yanında ise Prens Kyne gitmişti.

Emila da içeri girince kapıyı kapattım. Üstümü çıkarmıştım o sırada Emila da benim için bir elbise seçiyordu. Seçtiği elbise siyah, göğüs ve bel dekolteli bacak kısmı yırtmaçlı bir elbiseydi. Seçim konusunda benden daha iyi olduğu kesindi. Onun üstüne ise siyah gümüş taşlı bir taç seçmişti. Bir anda elindekiler yere düşünce ne olduğunu anlamaya çalıştı. Ah tabi ya vücudumdaki morluk ve kızarıklıkları görmüştü. Hemen toparlamaya başladım.