BÖLÜM 6

565 35 0
                                    

Selam nasılsınız? Umarım beğenirsiniz iyi okumalar.
______________________________________

J-Hope'a sıkıca sarıldım ve sakinleştirmek adına sırtını sıvazladım.

İkimizde derin düşüncelere dalmıştık umarım kurduğumuz saçma plan işe yarar. Nerde olduğumuz hakkında hiç bir fikrimiz yok burdan çıkınca nereye gidicektik? Çıkabilirsek tabi. "Burdan çıkarsak nereye gidicez?" konuşmakta biraz zorlanmıştım.

"Jin'i bu işin içine dahil etmek istemiyorum ama ondan yardım almak zorundayız yapacak birşeyimiz yok."

Haklıydı herkesi işin içine dahil etmemeliydik. Keşke ailem yanımda olsa ama küçükken beni terk ettiler. Daha çocukken aile sevgisi ne bilmezdim. Ortaokula geçtiğimde Jin ve J-Hope ile tanıştım o zamandan beri bana hep destek çıktılar.

J-Hope'un yüzüne baktım uykusuzluktan göz altları mosmor olmuştu. Açlıktan zayıflamıştı. Ona baktığımı farketmiş olcak ki o da bana döndü. Konuşmaya başladım. "Küçükken başımızı hep sen belaya sokardın bende sana uyardım Jin'de bizi azarlar sonra beladan kurtarırdı."

İç geçirdi, "Ne günlerdi be Jin bize hep abimizmiş gibi davranırdı. " ikimizde gülümsedik gözlerimiz yavaş yavaş dolmaya başladı.

Kapının kilidini duydum hemen gözlerim kapıyı buldu. İri cüssesiyle içeri Taehyung girdi. Bugün oldukça iyi görünüyordu.

Elinde iki tane paket vardı, mis gibi kokuyor. Kurt gibi açım gözleri yüzümde gezindi yaralarıma dikkatlice baktı. Yanımza gelip paketleri yere koydu ardından çenemden tutup sağa sola çevirdi.

"Morluklar ve yaralar geçmemiş." mırıldadı sanki kendi kendine konuşuyormuş gibi. "İyiyim ben." dedim elinden tutarak. Elini ittirdim ama elini çekmedi. Gözlerime odaklandı gözleri sanki özür dilermişçesine bakıyordu.

Kafamı geri çektim ve eli çenemden ayrıldı. Bu da neydi böyle, Neden böyle davrandı? İçimi bir his kapladı korku değildi ama yabancıydı. Ayrıca yemek vermiycem demişti.

Ayağa kalktı bana bakarak, "Afiyet olsun açlıktan yüzünüz çökmüş." yüzüne senin sayende demek istedim. Pakete uzandım ve içinden yemeği çıkardım çok lezzetli görünüyordu.

J-Hope'ta yemeğini çıkardı ve bir ısırık aldı. Bende bir ısırık aldım. Günlerdir yemek yemiyordum gözlerimi kapatıp yemeğin tadını çıkardım.

Taehyung'a baktım hala beni izliyordu. Bir yerimde bir şey mi vardı? Elimle saçıma dokundum bir şey yoktu. Bende yüzünü incelemeye başladım yüzü çok pürüzsüzdü.

Gözleri, bilmiyorum farklı bakıyordu. Dalıp gitmişti. Kafasını hafif sağa sola oynattı ve arkasını dönüp kapıdan çıktı. Garip davrandı bir şey olmuştu kesin.

J-Hope koluma vurdu. "Bu da neydi böyle? " o da şaşırmıştı. "Bilmem neden böyle davrandı? " boşverip yemeğimden bir ısırık daha aldım. Günler sonra yemek yemek mükemmel bir histi.

İkimizde yemeklerimizi yemiştik. Oda hala soğuktu. Ellerimi havaya kaldırıp esnedim. Uykum gelmişti. J-Hope'a baktığımda o da yarı uyanık olduğunu gördüm. Yerde cenin pozisyonu almıştı bende onun ayak ucuna cenin pozisyonu aldım ve gözlerimi kapattım.
___

Gözlerimi açtığımda ilk J-Hope'a baktım hala uyuyordu seslenmedim biraz daha uyusun. Soğuktan her yerim tutulmuş fazla uyuduğumu zannetmiyorum.

Kafamı yine derin düşüncelere soktum. Burdan çıktığımız zaman -tabi bunun garantisi yok- borcu nasıl ödiycez. Umarım Jin'de biriktirmiş parası vardır. Ve burdan kaçarken de yakalanmayalım.

J-Hope hafif kıpırdandı sanırım uyanıyordu. Ellerini gözlerine koyup ovuşturdu. Oturur pozisyonuna geldi. İkimizde fazla olmasada dinlenmiştik. Burdan kaçabilirdik.

"İyi uyudun mu?" yeni uyandığım için sesim kısık çıkmıştı. "Burda ne kadar iyi uyuyabilirim sence? " kıkırdadı. "Doğru günlerdir burda yatıyorum çok rahatsız. Neyse burdan çıkma zamanı geldi. " başıyla beni onayladı.

"Çok dikkatli olmalıyız Jeon, en ufak adımımızda patlayabiliriz." Ayağa kalktım. "Merak etme olumsuz düşünmeyelim. " o da ayağa kalktı. Gözlerime baktı çok tedirgindi.

Kapıya gitmeden önce anahtarını bana verdi. Kapıya doğru ilerledi ve yumruklamaya başladı. "Kimse yok mu? Tuvaletim geldi aloo! " kapıdan bir kaç adım geri çekildi. Ve kapı açıldı.

"Tuvaletim geldi lütfen gidelim yoksa altıma yapmam an meselesi. " rol gereği ellerini bacakları arasına kıstırmıştı. Koruma J-Hope'un koluna girdi ve kapıdan çıktılar. Kapı kilitlendi.

Kapıya yaklaşıp adım seslerini dinledim uzaklaşıyorlardı. Anahtarı cebimden çıkardım. Derin bir nefes aldım huh yapabilirsin Jungkook. Ağzımı araladım elimlede dudağımı tutup daha çok genişlettim.

Anahtarın sivri ucuyla kesmeye başladım. İnlememek için kendimi sıktım. Her kesişimde anahtarı daha çok batırdım. Çok canım yanıyordu gözümden yaş akmaya başladı. Anahtarı çektim ve kafamı havaya kaldırarak kanımı yuttum.

Tadı çok iğrençti, daha çok akmaya başladı hepsini yutmaya çalıştım. Hemen kapıyı tıklattım. Konuşacak halde değildim midem çok bulanıyordu. Öğürdüm, öğürdüm ve en son kustum. Tam o anda kapı açıldı. Kan içtiğim için biraz kırmızıydı. Kolumdan tuttu. Ve ayağa kaldırdı.

Taehyung gelmesin lütfen. Beni odadan çıkardı ve koridorda yürümeye başladık. Kan aktığı için yutmaya devam ettim. Bir kez daha kustum. Biraz durakladık sonra yürümeye devam ettik.

Koridorun sonundan sola döndük karşıda ki kapıda WC yazısını gördüm. Yaşasın çıkışa çok az kalmıştı. Kapıyı açtı ve içeri girdi. J-Hope şok olmuş şekilde bana baktı. "Jungkook iyi misin? Aman tanrım kapıyı kapatın hastalığı var onunla ilgilenirim. " gülmemek için kendini tuttum.

J-Hope'un arkasına geçtim kapıyı kapattı. Bende musluktan ağzımı çalkaladım. J-Hope oyalanmadan havalandırma camını açtı. Güzel çok küçük değildi ikimizde geçebilirdik.

J-Hope aşağıya baktı ve bana döndü "İyi misin? Atlayabiliriz çok yüksek değil ama dikkatli olalım gördüğüm kadarıyla etrafta korumalar yok. " endişeli şekilde bana bakıyordu.

"İyiyim, hızlı davranalım şüphelenmiş olabilirler ya da Taehyung gelebilir. " başıyla beni onayladı. Ayağını klozetin kapağına dayadı ve başını camdan çıkardı. Kapının arkasından Taehyung'un sesini duydum. Siktir.

J-Hope'a baktım ayaklarınıda camdan çıkarmıştı hemen bende klozet kapağına çıktım. J-Hope aşağı atladı. Yanağımın içi hala kanıyordu. Kahretsin hızlıca üst gövdemi çıkardım. Kapı açıldı Taehyung'la göz göze geldik. Gözlerim irileşti ayaklarımı çıkarıp. Aşağıya atladım. Kalbim çok hızlı atıyordu.

El ele tutuşup koşturmaya başladık Taehyung'un gür sesini duydum. "Korumalar arka tarafa kaçıyorlar." peşimizden koşturmaya başladılar. Ağaçların arasına daldık silah seslerini duyuyordum.

Onları gerimizde bırakmıştık. Bir caddeye çıktık evden çok uzak olduğumuz kesindi ama artık özgürlüğe kavuşmuştuk tek sorun Jin'in evine nasıl gideceğimizdi?

______

Bölüm bitti umarım sevmişsinizdir. Görüşürüzz.

Mafia Love| TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin