Merhaba nasılsınız? Hatam olursa kusura bakmayın, iyi okumalar.
______________________________________J-Hope'la el ele tutuştuk ağaçların arasından hızla ilerliyorduk. Gece olduğu için etraf fazla gözükmüyordu. Hızımızı biraz azalttık etrafa bakındım Taehyung ve korumaları gözükmüyordu. Ardından J-Hope'a baktım yara almış mı diye bir şeyi yoktu.
Çalıların arasından eğilerek geçiyorduk her adımımızı dikkatli atıyorduk. Kaçmıştık eğer yakalanırsak bizi gebertmekten beter ederlerdi. Karşıma baktığımda arabaların geçtiğini gördüm bir caddeye çıkmıştık.
Tamam şimdi ne yapacaktık? Taksinin burdan geçmeyeceğini düşünüyorum. J-Hope'un kolunu çekiştirdim bana döndü gecenin sessizliğinde sesimizi duyabilirler o yüzden sessiz konuşamam lazımdı. "Şimdi napıcaz? Nerde olduğumuzu bile bilmiyoruz Jin'in evine nasıl gidicez?"
Derin bir nefes verdi bir yandan da ormanın içinde yürümeye devam ediyorduk. "Bilmiyorum Jungkook mantıklı düşünemiyorum, ana caddeye kadar yürüyeceğiz." ah tanrım. Lütfen Jin'in evine sağ salim varalım başka bir şey istemiyorum.
Yanağımın içi az da olsa kanaması azalmıştı ama ara sıra yere tükürüyordum. Etrafıma hiç bakmadığım kadar dikkatli bakıyorum her an biri gelebilir. Zaman algımı resmen yitirdim arabalar sık geçmiyordu sanırım saat gece yarısını geçmişti.
Saatlerce yürüdük ayaklarıma kara sular indi yorgunluktan ölecektim. Hava aydınlanmaya başladı cidden saatlerdir yürüdük sonunda ana caddeye çıktık J-Hope burdan sonrasının kolay olacağını söylemişti. İnsanlara yol sora sora Jin'in evini bulabildik.
Hemen kapıyı tıkladı J-Hope, benim ayakta duracak halim yoktu J-Hope'tan destek alıyordum. J-Hope kapıyı kırarcasına defalarca yumrukladı. "Tamam be ne sabırsız çıktın geliyoruz işte." içeriden Jin'in sesini duyunca rahatladım evdeydi.
Kapıyı açtı bizi böyle görünce dona kaldı. "Tanrım ne oldu size böyle? Ölü gibisiniz." hemen içeri girdik. Salona gidip kendimi koltuğa bıraktım uzanmak o kadar iyi geldi ki. Uzanmam kısa sürdü yanıma Jin oturdu.
Doğruldum hemen yüzümü avuçladı sonra J-Hope'a baktı. "Anlatın artık neler oluyor? Korkutmayın beni." J-Hope'a baktım ikimizinde anlatacak hali kalmamıştı o anları düşündükçe korkudan buz kesiyordum cidden yakalanıp ölebilirdik ya da vurulabilirdik.
J-Hope söze atıldı, "Ben mafyadan borç para aldım sonra ödeyemedim Jungkook'un evine gittim ona anlattım. Jungkook'un evinden ayrıldım-" sözünü kestim "Aradan bir kaç gün sonra J-Hope ortalıkta yoktu meraklandım evine gittim kimse yoktu kendi evime geldim kapı çaldı gelen mafyaydı kaçırdılar beni J-Hope nerde dediler bilmiyorum dedim sonra dövdüler beni." devamını anlatması için J-Hope'a baktım. Anlatmaya başladı.
"Sonra ben kendi evime gittim kapının önünde geldim korumalarla karşılaştım kaçtım ama yakaladılar. Jungkook'un yanına götürdüler bir kaç gün ordaydık kaçma planı hazırladık şimdi burdayız işte." herkes uzun bir süre sessiz kaldı. Jin yere odaklanmış ne diyeceğini bilmiyor gibiydi.
"Borcun ne kadar, niçin aldın parayı?" ikimizde J-Hope'a odaklandık. "50.000 Won, ev kirası için." sesi sonuna doğru kısalmıştı. Jin'e döndüm hayretler içerisindeydi ağzı bir karış açılmış, öylece J-Hope'a bakıyordu.
"Sen delirmiş olmalısın, sen cidden... Ne diyeceğimi bilemiyorum ilk bana gelmek yerine Jungkook'a mı gittin? Jungkook'un kendine hayrı bile yok. Abin olarak gördüğün beni es geçtin."
Jin'in söylediklerine biraz hak veriyordum, ama ne olursa olsun J-Hope'a bende yardım etmeliyim bunca zaman ne olduysa birbirimize destek çıktık hiç birimizi en zor zamanımızda bile, yarı yolda bırakmadık. Birbirimizin ailesi olduk.
Kimse uzun bir süre konuşmadı herkes kendi içinde düşünüyor, tartışıyordu. Her dakika ortam soğukluğunu arttırıyordu. Jin ayağı kalktı, "Hadi sıcak bir duş alın size giyecek bir şeyler vereyim sonrasında yemek yer güzelce konuşuruz."
İkimiz de sırayla duş almış, Jin'in verdiği kıyafetleri giymiştik. Sıcak su çok iyi gelmişti. Yanağımın içindeki yara kanamıyordu artık banyoya gitmeden önce temizledim. Beraber yemek masasına oturduk yemek enfes gözüküyor en son Taehyung'un verdiği yemeği yemiştim.
Bizi bulabilir miydi? Tekrar o yere kapatır mıydı? Jin'in konuşmasıyla gözlerimi Jin'e çevirdim, "Şimdi, evden çıkmayın yakalanma ihtimaliniz çok yüksek. Köşede biriktirdiğim para var ama geri kalanını ödemek için ne yapıcaz?"
Derin bir iç çektim ve arkama yaslandım uzun bir süre gözlerimi kapatıp açmamak istiyorum. Kimse yemeğinden bir kaşık bile yememişti. J-Hope'un burun çekişini duydum Tanrım yine ağlıyordu.
"B-b-ben gerçekten ö-özür dilerim. Kendi başıma halledebilirim d-diye düşünmüştüm." Jin sandalyesini J-Hope'un yanına çekti ve omzunu sıvazladı. "Tamam sakin ol herkes hata yapar biz yanındayız sana yardım ederiz."
Yanlarına gittim üçümüz birbirimize sıkıca sarıldık. "Hep birbirimize destek çıktık merak etme bunu atlatıcağız." sesim titredi. "Ağlamanın sırası değil illa bir çözüm yolu vardır." ağlamak üzereydim.
Yerlerimize geri döndük ve yemeğimizi yemeye başladık. Yemek boyunca hiç konuşmadık herkes kendi köşesine çekilmişti. Yemeği yedik ve masayı toparladık. Jin yatmamız için koltukları hazırladı.
Çok uykum vardı hemen uyumak istiyorum Jin yerlerimizi hazırlar hazırlamaz hemen yattım ve gözlerimi kapattım.
Gözlerimi açtığımda saatin 11.00 olduğunu gördüm uzun zaman sonra rahat bir yerde uyumak inanılmaz bir histi. Banyoya gidip işimi hallettim yüzüme baktığımda izlerin yavaş yavaş azaldığını gördüm.
Taehyung'un yüzümü dikkatli incelediği zamanı anımsadım o gün ne olmuştu öyle? Omuz silkip banyodan çıktım. Salona girdiğimde Jin'in uyandığını gördüm örtüleri topluyordu kısık sesle, "Günaydın." dedim J-Hope hala uyuyordu.
O da kısık sesle, "Günaydın." dedi. Örtüleri topladı ve odasına çıkardı geri geldiğinde mutfağa doğru ilerledik. Aramızdaki sessizliği bozan ben oldum "Benimde kenarda biriktirdiğim param var ama yarısı bile etmez biliyorsun doğru düzgün bir işte bile çalışmıyorum."
Başını salladı. Dolaptan malzemeleri çıkardı bende o sırada kesme tahtası aldım domates ve salatalığı kesmeye başladım. "Güven bana bir yolunu bulucaz uzun sürse bile." gülümseyerek omzuma destek verircesine sıktı. Bende ona gülümsedim.
Ayak seslerini duyunca kafamı kapıya çevirdim J-Hope uyanmıştı ya da hala uyuyordu onu görünce daha çok gülümsedim. "Günaydın uyukucu." diyerek işime koyuldum. Jin kolumu dürttü. "Uykucu mu? Dokuzdan beri uyanmanızı bekliyorum. Sen kendine bak asıl." gülüştük.
Tabakları masaya koyduk. Afiyetle yemeğimi yemeye başladım.
____
Bölüm bitti.
Unarım sevmişsinizdir görüşürüzz.Arkadaşlar bir de yorum atarsanız sevinirim:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafia Love| Taekook
Hayran KurguJungkook'un arkadaşı J-Hope mafya olan Kim Taehyung'tan borç para alır ve ödeyemez. Jungkook J-Hope'un evine gider ve kimse açmaz. Mafya Jungkook'u görür ve evine kadar takip eder.