my bitch! \\ vegaspete

on bir

[Vegas]

''Bay Vegas, sabah oldu efendim.'' 

Kim'in, kendisine söylediği cümleyle gözlerini açtı. Neredeyse üç saatlik bir uyku uyuyabilmişti. Odanın aydınlık olmasından şikayet edercesine kaşlarını çatarak baktı karşısındakinin gözlerine. Elini şöyle yatağın diğer kenarına attığında boşluğa gittiğini ve çarşafın üstünde düştüğünü fark ettiğinde aniden uykusu açıldı ve yatakta oturur pozisyona geldi. ''Pete!'' 

''Anlamadım efendim?''

''Pete nerede?''

''İki saat önce ayrılmış efendim.''

''Neden gitmesine izin verdin Kim?!'' 

''Porsche görmüş efendim, ben orada değildim üzgünüm.'' 

''Çık dışarı Kim.'' 

''Bay Vegas-''

''Çık dışarı dedim sana değil mi?''

Kim, patronunun bu sinirli haline karşılık bir cevap vermeden önünde saygıyla eğildi  ve elindeki tableti kapatıp odadan hızla çıktı. 

Kapının kapanma sesini duymasıyla yanındaki yastığı eline alıp öfkeli bir şekilde yere savurdu. ''Kahretsin Porsche! Gitmesine nasıl izin verirsin?!'' öfkeyle elini kaldırıp saçlarını geriye doğru tarayarak düzelttikten sonra yataktan kalktı ve doğruca banyonun yolunu tuttu. Pete'e tam alışmaya başlamışken onun bir anda bırakıp gitmeleri hem üzülmesine hem de sinirlenmesine neden oluyordu. Başkasıyla değil, sadece kendisiyle yatmasını ve ona bağlı olarak yaşamasını istiyordu. Banyoya girip kapıyı sert olacak şekilde kapattıktan sonra lavabonun büyük aynasının karşısına geçip ellerini lavabonun tezgahına yaslayarak kendine baktı. Eski halinden -Pete ile tanışmadan önceki- halinden eser dahi yoktu. Gözlerindeki eski karanlık, hırs, öfke ve kin yerini aşk denen duyguya bırakmış gibiydi. Kumarhane bile umurunda değildi şu an... Sadece Pete olsa yeterdi. 

Aynadan kendisine bakan gözleri, arkada duran küvete kaydığında bir iç çekti. Pete ile seviştikten sonra onu yıkamak ve küvette bacaklarının arasına oturması ardından başını göğsüne yaslaması huzur vericiydi. Acaba dün ofisinde Porsche ile yaşadıklarını gördüğü için mi kızıp gitmişti? Ama... Pete'e açıklama yapmak istemesine rağmen bunu istemeyen kişi oydu. Dinlemek dahi istememişti ki...

Üstündeki her şeyi küvetin bir adım gerisinde çıkarıp yere attıktan sona soğuk mermer küvetin içine oturup tıpayı taktı ve suyu açtı. Suyun hızla dolmaya başlamasını gördüğünde yeniden iç çekti. Küvetin yanındaki sehpanın üstünden vanilya kokulu banyo tuzunun olduğu kavanozu aldı ve kapağını açıp kokladı. ''Pete...'' tuzun bir kısmını suya döktü, kapağını kapatıp kavanozu tekrardan yerine koydu ve küvete iyice uzandı. Suyun yüksekliğini beğendiğinde suyu kapattı ve sadece burnundan yukarısı kalacak şekilde vücudunu suyun içine soktu. Gözlerini kapattı ve burnuna buram buram gelen vanilya kokusuyla kendini sakinleştirmeyi denedi. 

[Pete]

Cebindeki parayla kendine bir şişe elma suyu alıp şehrin en işlek caddesinde yürümeye devam etti. Sabah erkenden kumarhaneden ayrılmıştı evet, çünkü Vegas'ın ona bağlanmaya başladığını hissediyordu. Zaten parasını da fazla fazla almıştı bu yüzden artık onunla bir işi de kalmamıştı. Yine de onun yanında olmak, daha önce hiç tatmadığı bir şeyi hissettiriyordu. Evet, 'eğlence' hissi... Ama onun yanında olmaya devam etmesi demek hem Vegas'a hem de kendine zarar verirdi. Kimseyle ciddi ilişki yaşamayan ve her gece başka biriyle yatan bir adam nasıl olur da birden tek eşli olmaya dönebilirdi ki? Ayrıca Vegas'ın işleri de belli ki kendisiyle çok fazla vakit geçirdiğinden dolayı aksıyordu ve kendinden başkasını düşünmese de bunun olmasını istemezdi çünkü Vegas, onun bir nevi bankası sayılırdı.