Adı gerçekten güzeldi peki arkadaş olmak istesem çok mu hızlı olmuş olurdum? "Şey acaba arkadaş olmak ister misin?" Nedense onunla konuşmam yada iletişime geçmem için güçlü bir bağ hissediyordum.
Onu sebepsiz bir şekilde öğrenmek tanımak istiyordum. Yapacaktımda...yani umarım
"Aklınca zorbalık yapmaya çalışacaksan kalsın istemez" yüzüm şaşkınlığa bürünmüştü neden öyle demişti ki? Kaba mı girmiştim. "Şey beni yanlış anladın. Ben samimiyetle seninle arkadaş olmak istiyorum." Bana garip bakışlar atıp kafasını geri eğdi
Konuşmayacağını anlayıp başka bir soru sordum "öğle arasındayız neden yemek yemiyorsun?" Umursamaz bir şekilde omuz silkti "gitmem için neden yok" demek öyle.
Hah! O nazlıysa bende inattım. Kolundan tuttuğum gibi kaldırdım bana şaşkınca bakıyor ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu bu sefer çekistirmeye başladım. Ben yürürken bir yandan konuşuyor o ise bana ve hızlı adımlarıma yetişmeye çalışıyordu çevredekilerde şaşkın bir ifadeyle izliyorlardı. Anca izlerlerdi
"O zaman nedenin artık benim, yemek yemeye gidiyoruz" ses çıkartmamış beni izlemeye devam etmişti.
Yemekhaneye gelince hem ona hemde bana yemek alıp bir yere oturmuştuk. Etraftakilerin fısıltısı benim kulağıma kadar ilişiyordu nasıl yemek yerdi ki..
Etrafa göz gezdirmem ile önlerine dönmüşlerdi ama nafile fısıltı kesilmiyordu.
"O omega onunla mı yiyor?"
"Birde yemekhaneye geliyor? O üstümdekiler ile çöp atmaya bile çıkmam"
"Acıdım yazık"Sinirlenmeye başlıyordum böyle giderse kavga çıkartırdım. "Bebeğim ne yapıyorsun" kulağıma ve yanağıma ilişen öpücük ile yerimde titredim sevgilim gelmişti. Boynuna doğru kollarımı uzattım sarılmak istediğimi anlayıp kollarım arasına girdi boynumu öpüp kokumu içine çekti bende aynı şeyi yaparak daha yarım saatin anca dolduğu süreyle hasret kaldığım kokusunu çekiyordum. Fermonlarına aşıktım.
Daha sonra jiminin olduğunu hatırlayıp ona döndüm. Korkudan titriyordu "ş-şey ben özür di-dilerim bilmiyordum yemin ederim" sevgilimden korkmuştu yani deltaydı tabi korkulacak biriydi ama ona birşey yapmamıştı ki? Ona döndüğümde gözlerini kısmış omegayı izliyordu. Sonra 'ne yapayım' der gibi kaşlarını kaldırarak bana döndü ona kafamı olumsuz salladım.
Biraz bekledikten sonra kafasını onaylayıp gözümden öpüp kulağıma "sana güveniyorum bebeğim dikkatli ol birşey olduğunda haber ver iyi eğlenceler" diyip gitti.
Kalbim çok hızlı atıyordu!! Aniden böyle şeyler yapması heyecanlandırıyordu. Jimin önümde eğilip tam kalkıcakken ona seslendim "jimin-ah" duraksayıp bana döndü "benden korkmana gerek yok korkma lütfen bu beni rahatsız eder" ne yapacağını bilemez gibi bana bakıyordu "otur lütfen" sonunda pes edip yemekleri yiyip derse gitmiştik.
Sessiz bir omegaydı neden onun hakkında böyle düşündüklerini bilmiyordum. Bir dakika birşeyi yeni fark etmiştim. Fermonlarının kokusunu alamıyordum?
Kafamı sağa çevirip sessizce dersi dinleyen bedene baktım -şans eseri bizimlede aynı sınıftaydı ve onunla oturmayı istemedikleri için tek oturuyordu- bastırıcı mı alıyordu?
Kurtlar genellikle kızgınlığa girdiklerinde bastırıcı alırlardı ki bu zaten tehlikeliydi ama bahçede onu ilk gördüğümde fermonlarını almıştım. Kiraz çiceğiydi
Hoş ve ferahlardı ayrıca hoşuma da gitmişti ne diye saklıyordu ki? "Ne düşünüyorsun bakalım?" Hyungun kulağıma fısıldamasıyla kafamı ona çevirdim. "Önemli birşey değil sevgilim" kafa sallayıp dersine dönmüştü ama benim kafandaki soru işaretleri geçmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Chance // Taekook ≮
FanfictionBir sürü zorluğu atlatabilmiş ve hâlâ da ayakta dimdik duran bir omega ne kadar güzel olabilirdi ki... En fazla bu kadar güzel olabilirdi. OMEGAVERS (çevrildi) Delta Tae Omega Gguk