kalp tutulması, 13

234 41 18
                                    

Seokjin: Bir ihbar aldık. Biri yola kalbini bırakmış.

Taehyung: Ne?

Bu korkunç. İnsanlar artık cidden şaşırdı. Cinayet mi?

Seokjin: Evet bir cinayet.

Sessizce yapılan, habersizce yapılan bir cinayet bu.

Sen tarafından.

Taehyung: Ben mi?

Seokjin: Kalbi görmek ister misin?

Taehyung: Ne gelecek çok merak ediyorum.

Seokjin:

Seni düşünürken yolda bunu görmem tesadüf falan olamaz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Seni düşünürken yolda bunu görmem tesadüf falan olamaz. İşaret?

Taehyung: Çok tatlısın.

Bence işaret. Tüm yolların bana çıkıyor.

Seokjin: Hepsi hem de. Garip bir şekilde zihnime sızdın.

Ne görürsem göreyim sana yoruyorum artık.

Taehyung: Sabah bir fotoğraf çekmiştim... Tesadüf değil kesinlikle işaret olduğunu düşünüyorum.

 Tesadüf değil kesinlikle işaret olduğunu düşünüyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Saçımın ucuna bak...

Seokjin: O uçları öpemediğim için kafayı yiyorum şu an.

Kesinlikle işaret. Birlikte olmamız için bir işaret.

Taehyung: Bugün akşam buluşalım mı?

Kahve içeriz.

Seokjin: Çok isterim. Kafeye falan mı gidelim?

Taehyung: Kapalı alanda çalışıyorum zaten...

Bildiğin açık alan bir yer varsa oraya gidebiliriz.

Seokjin: Süper. Seni harika bir yere götüreceğim.

Artık kafam hiçbir olayı almadığında, oraya gidip kafa dinliyordum.

Şimdi seninle gideceğim için heyecanlandım.

Taehyung: Özel yerine götürmek istediğine emin misin?

Seokjin: Hem de çok eminim.

Ne yapıyorsun şu an?

Taehyung: Dosyalarla ilgileniyorum. Çevirilerini yapıp, mail atmam gerekiyor.

Sen?

Seokjin: Ben gerçekten bir olay yerine gidiyorum.

Bir ceset bulunmuş, ona bakacağız.

Taehyung: Alıştın mı?

Seokjin: Ölü görmeye mi? Hayır. Hala her gördüğümde tüylerim ürperiyor.

Ama eskisi gibi değilim. Böyle polisliğin ilk yıllarında, metreler öteden çürümüş insan eti kokusu aldığım gibi, midemi bırakırdım.

Başkomiserler o dönem, bizim gibi çaylakları hiç sevmezdi. Sonra yavaş yavaş, kadavralarla uğraşarak atlattım.

Taehyung: Yemek yiyebiliyor musun?

Seokjin: En son ne zaman düzgün yediğimi hatırlamıyorum. İştahım gitti benim. Kahvaltıyı, kahve olarak yapıyorum.

Akşam yemeği de olabildiğince hafif, içerisinde ete dair hiçbir şey olmayan öğünleri tercih ediyorum. Hala o durumu üstümden atamadım.

Taehyung: Çok üzüldüm senin için.

Sana ne iyi gelirse araştırıp, bunu atlatman için elimden geleni yapacağım.

Seokjin: Bir kere öpsem seni, hepsi geçecek gibi.

Taehyung: Serseri. :)

Ama olur, öp beni.

Seokjin: Emin misin? Öperim biliyorsun bunu.

Taehyung: İstiyorum.

Seokjin: Hemen akşam olsun istiyorum.

Taehyung: İnan, seninle aynı fikirdeyim.

Seokjin: Bir süre kendime gelmem gerekecek.

Şimdi olay yerine geldim. Sana sonra döneceğim. Akşam seni alacağım.

Taehyung: Görüşürüz Seokjin. :)

Seokjin: Görüşürüz minik surat...

Ölü ozanlar, şiir yazarlar ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin